Abdullah Ergün

Malatya Atatürk Lisesi

Abdullah Ergün

Battalgazi Belediyesi tarafından yapılacak olan “Yeşil Kuşak” projesi kapsamında yıkılan Atatürk Lisesinin yıkım anına tanıklık etmek benim gibi bu okuldan mezun olanları da derinden üzdü.

Tarihi lisesinin karışık öğrenim gördüğü son mezunlarından olmakla her zaman gurur duydum.

Vatan, Bayrak ve Millet sevgisini yüreğimize kazıdığımız yıllarda yaşadığımız arkadaşlığın son nefese kadar devam etmesini hep konuşuyorduk.

Geriye dönüp baktığımız zaman üzerinden 39 yıl geçmiş.

6 Edebiyat A ve B sınıflarının yan yana olduğu, Fen bölüm sınıflarının sayıca fazla olduğu son senemizde Malatya Belediye Başkanı Hamit Fendoğlu’nun katledilmesi sonrasında Malatya’da yaşanan olaylar sonrasında son sınıf öğrencileri Nisan ayında apar topar mezun edilirken lise 1 ve 2 nci sınıfta okuyan öğrenciler Fatih Lisesinin yolunu tutmuşlardı.

Onlar Malatya Atatürk Lisesini ortadan kaldırmakla yaşanan kaosun ortadan kalkacağını düşünüyorlardı.

Nisan ayında mezun olan ve bu konuda ilk olan Malatya Atatürk Lisesi öğrencileri olarak bizler okulumuzu hiç unutmadık. Edebiyat mezunu öğrencileri olarak birbirimizden kopmamak gibi bir sözümüz vardı.

İletişim çağında bu işin daha kolay olacağını arkadaşlarla her zaman konuşuyorduk.

Aradan geçen süreçte arkadaşlarımızın adlarını ve simalarını unutmamak için büyük mücadele verdik ve halende vermeye devam ediyoruz.

Artık torun sahibi olanlarımız kadar o yıllarda yaşanan sıkıntılar sonrasında aramızdan ayrılan ve yaşananları kaldıramayan bazı arkadaşlarımız artık hatırlama noktasında beklenen düzeyde olamadığını görmek beni çok üzüyor.

Akıllı telefonlarımızda sınıf arkadaşlarımızın yazdıklarını silmek istemiyorum.

O Kadar çok özlem yaşıyoruz ki, okulun yıkım anına ait fotoğrafları yazılanlarla birlikte saklama düşüncesi ön plana çıkıyor.

 Yazılanları ve okulumuz en güzel yıllarına ait fotoğrafları saklayacağım.

Biz bunları tabi ki yapacağız.

Apar topar okuldan uzaklaştırılmanın ortaya çıkardığı olumsuz etkiyi yıllar geçmesine rağmen hala yaşıyoruz.

Çok iyi arkadaşlığımız ve geleceğe dönük çok güzel beklentilerimiz vardı.

Derslerimizde yaşanan güzellikler ve notlarımız bunların gerçekleşmesi için yeterliydi.

Teneffüs aralarında vatan ve milliyetçiliğimize ait dersler ve okuna marşlar, kanal boyunun şimdilerde ortaya çıkan ve tepki gören görüntüsüne inat yazın yeşil, sonbaharda hüzün rengi ve kışın karlarla kaplı yapraklarının altında geleceğimizi konuşuyorduk.

Okul kantininde çay ve gazoz eşliğinde yenilen simitler, boyacı Kazım’ın yanık sesiyle söylediği türkülerle geçen günler…

Bizlere bu güzellikleri çok görenleri her zaman nefretle anmaya devam ettik.

Malatya Atatürk Lisesinin isminden korktular, Vatan ve Millet sevgisiyle yaşanan bizlerden koktular…

Şimdilerde yaşananları gördükten sonra bizlere büyük haksızlık yapıldığını o yılların karar mercileri çok iyi biliyorlar.

Malatya Atatürk Lisesinin yıkıldığı anlarda kamyonlara yüklenen parçaların her diliminde yaşadığımız güzellikler var.

O anda iş makinelerinin önüne atlamak istedim.

Bunu düşünürken sınıf arkadaşlarımızın da benle olduklarını düşündüm.

İş makinesinin okula durduğu her darbede vücudumdan bir parça eksiliyor gibiydi.

Malatya Atatürk Lisesi artık yok.

Artık kanal boyuna gitmenin bir anlamı kalmadı.

Yasin, Sevgi, Aysel, Emine, Jokej Mehmet, Hüseyin, Rahmi, Mustafa, Celil, Kemal ve diğer arkadaşlarım sizlerin yerine okula gittim son defa okulun duvarlarına dokundum gözlerimden akan yaşların eşliğinde “Çırpınırdı Karadeniz”i söyledim.

Bir dönem yaşandı ve kapandı.

Yaşanan güzellikler ve hayatımızın en anlamlı arkadaşlığını yaşadığımız yıllar için bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

 Okulumuz artık yok. Fakat okulun bahçesinde bulunan ağaçlar ve kanal boyunun değişen görüntüsüne rağmen akan sular yaşanan güzelliklerin tanığı olmaya devam edecek.  

Yazarın Diğer Yazıları