Abdullah Ergün

Ligin en iyi takımı

Abdullah Ergün

Kulüpler lige tam anlamıyla hazır olmadan giriyorlar.

Özellikle büyük takımların transfer politikalarında geride kalan sezonların aksine biraz da mecburiyetten genç futbolculara yönelmesi hiçte alışık olmadığımız durumlar arsında yer alıyor

Ligde şampiyonluk mücadelesi verecek olan takımların özel maçlar ve Avrupa maçlarındaki performanslarına baktığımız zaman lige hazır olmadıkları görülüyor

Beşiktaş'ın maliyeti yüksek futbolculardan kurutulma düşüncesi başarıya ulaşamazken dünya kupası maçlarında ön plana çıkan Vida'nın elde kalması beklentiler arasında yer almıyordu.

Perşembe günü izlediğim Başakşehir takımı ise bana göre ligin şu anda en hazır takımı...

Ligin en iyi orta saha oyuncusu olan Emre Belözoğlu'nun idaresindeki takımın bu sene daha da etkili olacağını düşünüyorum.

Abdullah Avcı ve öğrencileri futbolun hem savunma yönünü hemde hücumda daha fazla oyuncuyu bulundurma düşüncesinin bir başka uygulamasını bu sene uygulamaya koyacaklardır.

Kulübün kuramsal kimliği ve izlediği transfer politikası Avrupa kulüplerinin her sene yaptıkları doğru işlerin başında geliyor.

Her sene transfer sezonunda yaptıkları en iyi iş olan kadro yapısına zarar vermeden takıma katılan futbolculardan azami verimi alan Abdullah Avcı bu sene aynı transfer modelini uygulayarak büyük kulüplerin yaptıkları yanlışların aleni şekilde ortaya çıkansını da sağlıyor.

Yeni Malatyaspor'un da benzer bir kurumsal kimlikle lig macerasına devam etmesini hep hayal etmişimdir.

Bunu gerçekleştirecek vizyona sahip yönetim kurulunun olması lazım.

Tek başına alınan kararlar sonrasında yapılan transferlerin sağlıklı transferler olamayacağına dair örnekleri çok yaşadık.

Futbolun evrensel yapısı içinde kulüpler artık futbolun saha içindeki başarısının yeterli olamayacağını mutlaka sağlıklı bir yönetim modelinin de ortaya çıkmasının gerekliliği son yıllarda sıkça gündeme geliyor.

Avrupa’da büyük kulüplerin bazı futbolcuların serbest kalmalarına yönelik sözleşmelerine koydukları astronomik bonservis rakamlarını ödeyen kulüpler bu işin alt yapısını sağlama almalarından dolayı rekor transferler gerçekleşiyor.

Real Madrid'den Juventus'a rekor ücretle transfer olan Ronaldo'nun İtalyan kulübüne gelmesinden sonra Ronaldo'un 7 numaralı formasının rekor satış rakamı bu tür kulüplerin neden büyük kulüp olduğunu ortaya koyuyor.

Futbol kulüpleri iyi idare edildiği sürece bu kulüplerin maddi ve manevi anlamda sıkıntı yaşamaları mucizelere bağlı.

Ülkemizde büyük kulüpler saha içi mücadelelerinden çok mali kongrelerde ortaya çıkan borçlarıyla gündeme geliyorlar.

İşin en ilginç yanı ise UEFA'nın uyarılarına rağmen hala transfer peşinde koşmaları.

Yılarca Avrupa'da futbol oynayan ve emeklik günleri gelen futbolculara milyonlar ödeyen büyük kulüpler hala akıllanmış değiller.

Kadrolarında bulunan ve maliyetleri yüksek olan futbolcuları gönderememenin verdiği sıkıntıyı bu sene daha fazla yaşamaya devam ediyorlar.

Oysa alt yapılarında genç ve yetenekli futbolcular bulunuyor. Biraz onlara şans tanımış olsalardı bugün açıklanan borç batağının içinde olmazlardı.

Başakşehir takımı büyük kulüplerin hep yapmak istediği fakat bir türlü yapamadıkları doğru işleri yaparak büyük kulüpleri kıskandırıyor.

İkinci bir Başakşehir takımın olmadığı süper ligimizde ilerleyen haftalarda saha içi sonuçlardan çok saha dışında yaşanan gelişmeler konuşulacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları