Abdullah Ergün

İdeal kulüp yapısı

Abdullah Ergün

Futbolun ekonomik yapısı hızla büyümeye devam ediyor. Fakat futbol kulüplerinin yönetim şeklinin aynı paralelde olmadığı görülüyor.

Transfer döneminin yaşandığı bu günlerde kulüpler kulübü maddi anlamda sıkıntıya sokacak yanlışlar konusunda dikkatli davranıyorlar.

Futbol kulüpleri büyük bütçelere sahip olmalarına karşın, hala klasik kulüp yönetimiyle hayatlarını sürdürüyorlar.

Bu konu doğal olarak kulüpleri sıkıntılardan kurtaramıyor. Futbol kulüplerimiz hızla değişen koşullara ayak uydurmak yerine sorunları bir kenara bırakıp biline klasik yöntemlerine devam ediyorlar.

Kulüp bütçelerinin yukarıya çıkması karşısında kulüplerin daha çağdaş ve daha akılcı politikaları uygulamaya koymaları lazım.

Aksı halde kulüplerin gelecekleri içinden çıkılmaz hale gelecektir.

Bugün süper ligin mali değeri Avrupa liglerinin üst tabakasında yer alıyor. Yıllar önce İngiltere Premier ligi izlenme noktasında La Liga, Bundesliga, Seria A liglerinin gerisinde kalmıştı.

Oysa günümüzde dünyanın en çok takıp edilen ve en değerli ligi olan Premier ligin marka değeri diğer ligler için referans niteliği taşıyor.

Futbolun 1990’lı yılların başından itibaren endüstri noktasında değişim yaşaması futbol kulüplerini artık kar eden bir işletme konumuna getirdi.

Futbol kulüpleri değişen ortamdan daha fazla pay alabilmek içim şirketleşmeye ve sermaye piyasalarına açılmaya başladılar.

Halka arzlar, kulüp ortaklıkları, proforsyonel olarak yönetilen futbol şubeleri ve onların başında ki profesyonel sportif direktörlerle yönetilmeye başlayan kulüplerden bazıları idari yönetim modellerinin getirisiyle ortaya çıkan malı tablolar holding sahiplerini bile kıskandırıyor.

Futbolun klasik yönetim modelinden çıkıp, küresel ürün pazarlama konuma geçmesi, kulüpler arasındaki rekabet, farklı düşüncelerinde hayata geçmesini sağlıyor.

İyi ve doğru yönetilen kulüpler rakipleriyle olan farkı açmakla beraber oluşan büyük bütçelerin doğru kullanımı noktasında da iyi şeyler ortaya koyuyorlar

Futbol kulüpleri futbolun ana kurallarını yerine getirmek zorundalar. Bunun sağlıklı bir şekilde yerine getirilmesi için gelişen futbol endüstrisinin tamamıyla profesyonel yapıya kavuşturulması lazım.

UEFA’nın Futbol Lisans Kuralları ve Fianasal Fair Play zorunluluklarının bu düşüncenin daha sağlıklı bir yapıya kavuşması için ortaya çıktığı biliniyor.

Futbol kulüpleri içinde bulundukları sıkıntılı ortamlardan kurtulmak için radikal kararlar almaları lazım.

Tük futbolu Avrupa ve Dünya futbolunda hak ettiği yere gelmesi için nasıl bir yönetim anlayışına sahip olmalı?

Rakipleriyle rekabet, rekabette geride kalmamak için neler yapılacak? Mevcut parasal büyüklüğün istikrarlı bir şekilde kullanılması için neler yapılmalı? Buna benzer bir kaç sorununun sağlıklı cevaplarının bulunması halinde işler daha kolay hale gelecektir.

Transfer dönemlerinde yaşanan sıkıntılar karşısında taraftarların hala neden transfer yapılmıyor? Sorusunun cevabı bugünkü yazımın belli bölümlerinde yer alıyor.

Hata payı olan bir futbolcunun takıma katılması halinde zaten pamuk ipliğine bağlı olan kulüp bütçesi daha da sıkıntılı hale geliyor.

Bonservis sorunu olmayan futbolcuların transfer edilmesi düşüncesi şu anda bütün kulüplerin ana düşüncesi haline gelmiş durumda.

Bu konu en çok teknik direktörleri olumsuz etkiliyor.

Liglerin başlamasına az bir zaman kalmasına rağmen hala beklenen transferlerin gerçekleşememesi, gerçekleşmesi halinde kısa zamanda lige hazırlama noktasında yaşanacak sıkıntılar karşında B planlarını devreye sokmak zorunda kalacaklar.

Kısaca başta ekonomi olmak üzere alt yapı ve kurumsal kimlik noktasında kulüpler sağlıklı bir yapıya kavuşmadığı sürece bu tür sıkıntıları yaşamaya devam edeceklerdir.

Yazarın Diğer Yazıları