Abdullah Ergün

Hala öğrenemediniz mi?

Abdullah Ergün

Seçilmiş ile atanmış arasında oluşan çizgi arasında oluşan farkın kendimce değişik bir takıntısı fazla yok.

Seçilmişler konusunda duygu ve düşüncelerim her zaman ilk sırada yer alıyor. Hangi mekan ve ortam olursa olsun halkın oylarıyla görevde olan birini gördüğüm zaman ayağa kalkarım. Ailemden ve çevremden aldığım saygı ve sevginin gereği olarak bunu her zaman yaparım

Seçimlerde halkın oyunu almak, göreve gelmek ve görev yaptığı süre içinde daha önceki yaşamın kendisine sunduğu değerlerin farklı yönünü daha yukarıya taşıma ve halkın kendilerine sunduğu kutsal görevi yaparken bu düşünceyi kendilerinde bulanların yaşadıklarını hmeniz halinde bu satırları yazmamıza hiç gereke kalmaz.

Malatya Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlemiş olduğu geceye katılan seçilmiş ve atanmışların ilgi göstermeleri gayet normal.

Basın çalışanları benim yaşamımda her zaman önemli bir yere sahiptir.

Yıllar önce Orduzu Pınarbaşı’na arkadaşlarla yaptığımız gezilerin birinde Merhum Gazeteci Erhan Kırçuval abimizle karşılaştığım ve onun Malatya’ya dair anlattıkları bu şehri daha çok sevmeme, yıllardan beri köşe yazılarımla Malatya medyasının yaptığı işe saygımı da katarak ve verdikleri ödüllerin bazıları almış birisi olarak doğduğum şehrime katkı yapmaya devam ediyorum.

Malatya Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlemiş olduğu ödül gecesinde Milliyetçi Hareket Partisi Malatya Millet Vekili Mehmet Fendoğlu’nun protokol krizi olarak adlandırılan konunun ana temasını oluşturan bir büyük yanlışın ortaya çıkması, Mehmet Fendoğlu’na oy verenler kadar gecede bulunan iktidar partisinin vekillerine oy verenleri de derinden üzmüştür.

Mehmet Fendoğlu’nu gördüğüm zaman hangi ortam olursa olsun ayağa kalkarım. O anda aynı mahallede büyümemiz, aynı okullarda okumamız, kışla caddesinde yaptığımız muhabbetlerde konu türlerine bakılmaksızın Malatya’nın en güzel yıllarını yaşamış olmamızdan dolayı zamanın nasıl geçtiğinin farkına varmadan yaşadığımız anları ve yaptığımız muhabbetleri bir kenara bırakır saygımı gösteririm.

Sonrasında her şey tekrar başa döneriz.

Malatya için en iyisini en doğrusunu yapmak için görüş alış verişlerinde bulunuruz. Halkın vekili olmak, omuzlarına yüklenen yükün hakkını vermek ve amcası ve babasının bu halk için yaptıklarının devamı noktasında bazı konular hakkında düşüncelerimi anlatmam beni de mutlu ediyor.

Milletvekili olmasından sonra klasik söylemler arasında yer alan” Ezber Bozan Vekil” tanımına uyması benim için sürpriz değil ki…

Yolda karşılaştığı çocuğun futbol oynama davetini kabul eder, yaşlı amcalar ve teyzelerle sanki ailesinin bir ferdiymiş gibi muhabbet eder, konuştuğu kişilerin hangi düşünceye sahip olursa olsun ayrım yapmadan yaklaşımlarının altında Malatya sevgisinin yanı sıra yetişme tarzı ve 70’lı yılların okul statüsündeki yaşamın kendisine sağladığı duyguların yattığını biliyorum

Milliyetçi Hareket Partisi Malatya Millet Vekili kartvizitini onurla taşımasının ana nedenleri arasında Malatya Gazeteciler Cemiyeti’nin ödül gecesinde yaşananlar sonrasında ortaya koyduğu tepki Malatyalılar tarafından da benimsenmesi de gayet normal.

Malatya’da belediyecilik noktasında serbest seçimlerin tarihine batkımızı zaman Cumhuriyet Halk Partisinin hemegonyası haline gelen tabuyu yıkan şimdilerin “Cumhur İttifakı”  oluşumunun çok daha geniş kapsamının çok daha büyüğü bu şehirde gerçekleşmişti.

Türkiye’de yapılan ilk ittifak 1977 yılında Malatya Belediye Başkanlığı seçiminde yaşandı.

Malatya’da Cumhuriyet kurulduğundan beri Cumhuriyet Halk Partisi dışında bir partiden Belediye Başkanı seçilmemişti. Hamido tek parti devrini bitirmek istiyordu. Hamido’nun Malatya sevgisi bir başkaydı. Şehrin yeni bir oluşuma ihtiyacı olduğunu ve çözüm noktasında nelerin yapılacağını yanındakilerle paylaşıyordu.

Adalet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Milli Selamet Partisi seçimlerde aday göstermeyerek Merhum Hamit Fendoğlu’nun bağımsız olarak secime girmesini destekleyerek Cumhuriyet Halk Partisinin kalesi konumundaki Malatya’da bağımsız olarak belediye başkanı seçilmesini Gazeteciler Cemiyetinde olan kaç kişi biliyordu? Acaba

Bu konularla ilgili ne zaman yazı yazsam 1977 yılında yapılan seçim günü aklıma gelir ve Sıtmapınarı’nda bulunan Mustafa Necatı Bey ilkokulunun önünde bulunduğum sırada arabayla okulun önüne gelen şalvarlı, kafasında şapka olan Hamt Fendoğlu’nun bana “ genç nasılsın?” demesi ve tokalaşmam elini öptürmeye fırsat vermemesi, başımı okşaması o anda orada bulunanların”Hamido bugün senin zafer günün olacak “demelerini dün gibi hatırlıyorum.

Cumhur İttifakının temel prensipleri gereğince bir arada olan Milletvekilleri ve Belediye başkanlarının olduğu ortamda Mehmet Fendoğlu’na yapılan bazıların göre saygılılık, bazılarına göre rezalet olan tepkinin en çarpıcı yanını Soykan Çay evinde gündüzleri çay ocağının “Maraton” bölümünde oturan Mensucat Fabrikasından Emeklisi Mehmet Dayı’nın

 “ Mehmet Fendoğlu’na yapılan yanlış rahmetli Hamido ve İbrahim Fendoğlu’na yapılmıştır “demesi oldu.

Mehmet Fendoğlu’nu daha fazla tanıtmama gerek olmadığını düşünüyorum.

Klasik Vekil ve Belediye Başkanları gezilerinde sürekli arkalarında olan gazetecilerle beraber (yazarken hata yapmamak için kelimeleri özenle seçmeme dikkat ediyorum ve daha fazlasını yazmak istemiyorum) ilgili-ilgisiz kişilerle halkın arasına çıkmak yerine bu şehirde Mevlut Arslanoğlu’yla başlayan Mehmet Fendoğlu’yla devam eden değişimin son temsilcisine yapılanları kabul etmeyeler sonuna kadar haklılar.

Yeri gelir Mehmet abı olur.

Yeri gelir Mehmet amca olur,

Yeri gelir halkın kendisine uygunu olanı olan Hamido’nun yeğeni olur.

Sonuç olarak karşımızda Milliyetçi Hareket Partisi Malatya Millet Vekili Mehmet Fendoğlu gerçeği var.

Şu anda hangi etikete sahip olduğunu hala öğrenemediniz mi?

Yazarın Diğer Yazıları