Abdullah Ergün

Gülen adam artık yok

Abdullah Ergün

Hüzünlü bir hikayesi olan Nino Rossi’nin “İl Silenzio” adlı eserin dinleyenlerin üzerinde oluşturduğu hüznün bir benzerinin bizimde yaşayacağımız hiç aklımıza gelmemişti.

İtalya’nın Sicilya adasında askeri bölüğün trompetçisi Franco’nun gecenin ilerleyen saatlerinde trompetiyle askeri alanın bulunduğu yerdeki tepenin üstüne çıkıp “İl Silenzio” yu çalmasıyla birlikte yataklarından uyanan askerler Franco’nun yaşlı gözlerle çaldığı parçanın etkisine kapılırlar.

Parça bittikten sonra askerlerin bulunduğu alana gelen Franco’ya “ Neden bu saatte bu hüzünlü parçayı çaldın? Sorularına

“Köyden mektup geldi, sevdiğim kız vefat etmiş” demesiyle çaldığı parçanın hüznünü yaşayan askerlerin yaşlı bakışlarıyla farklı bir noktaya taşınmıştı.

Sıtmapınarında okul, futbol, muhabbet ve en önemlisi abilerimizin yaşamları ve onların hayata bakış açıları üzerinden onca yıl geçmesine rağmen hala etkisini devam ettiriyor.

Şef Memet’in bünyesinde oluşan ekibin arkadaşlıkları, muhabbetleri, sevgi ve saygı çerçevesinde hayata dair yaşadıklarını bire bir görmüş birisi olarak bizler de kendimizi şanslı hissediyoruz.

Ekibin önemli isimlerinden Turan abinin hayata veda etmesiyle ekibin önemli bir ismi daha aramızdan ayrıldı.

Şef Memet, Sihirbaz Golyad, Meseleci İsmail, Harut abi, Şef İhsan abi, Salih abi, Ünsal abi, Hayri, Memet, Çeçe Veysel, Hacı Bayram, Berber Bayram, Necmettin abi ve adlarını yazamadığım o mükemmel insanlar paranın hiçbir zaman ön plana çıkmadığı, yardımlaşmanın gırgırın, sohbetin, şamatanın futbolun, gezmelerin en kralını birbirlerini hiç üzmeden yaşadılar.

Turan abı bizim kuşak ile o muhteşem kuşak arasındaki halkanın önemli bir ismiydi.

Öz Zafer Turizm’in Malatya halkı tarafından benimsendiği yıllarda ön plana çıkan isimdi.

Yolcularını Turan abiye emanet edenleri bire bir yaşamış birisi olarak Malatyalılara yaptığı katkı her zaman anlatılacaktır.

Meseleci İsmail’den gelen mesele anlatma meziyetinin önemli bir halkası olmuştu.

Onun meseleleri anlatma ve içine biraz da martaval katarak anlattığı olayları kahkahalar içinde dinlediğimiz çok anlar yaşadık.

Turan abliyle sohbet etmek ve her şeyden önemlisi o kuşağın üyeleriyle bir araya gelindiği zaman ortaya çıkan ortamlar bizler içinde yol gösterici oldu.

Akın, Atilla, Kadir, Ali, Midi Ahmet, Sucu Oğuz ve diğer arkadaşların en büyük arzuları Meseleci İsmail ve Turan abinin anlattıkları meseleleri dinlemekti.

İstasyon onun için çok önemli bir yerdi, Hayatının en güzel yılları Sıtmapınarı, eski garaj ve hayata veda ettiği Devlet Hastanesinin bulunduğu İstasyon oldu.

Ne zaman telefonla arasam hep İstasyonda olduğunu söylerdi.

Şimdi bizler meselesiz ve Turan ağabeyiz kaldık.

Artık mesele dinlemek istemiyorum.

Muhabbeti ve anlattıklarıyla her zaman bizim için özel bir yeri olan Turan abinin olmadığı sohbet ve martavalları hiç istemiyorum.

Her zaman gülen yüzüyle bizlere hayatın farklı yönlerini öğreten abimiz artık yok.

Arık İstasyon ve eski garajı da görmek istemiyorum.

Toprağa verdiğimiz gün orada bulunan o muhteşem yılları yaşayanların gözlerinden akan yaşlardan çok etkilendim.

Erken gittin be güzel insan..

Oysa gülen yüzüne ne kadar çok ihtiyacımız vardı.

Bak artık kimse mesele anlatamayacak.

Ama bizler seni hiç unutmayacağız.

Yaşamımıza kattığın bütün güzellikler için teşekkürler.

Yazarın Diğer Yazıları