'Yankı ve Yansı Arasında Anadolu Kadınları' Sergisi Malatyalılarla Buluştu!
Malatyalı resim sanatçısı İkranur Doğan 'Yankı ve yansı Arasında Anadolu kadınları' sergisini Malatyalı sanatseverlerle buluşturdu. Malatyalı kadınların kültürel zenginliğini ve geleneksel yaşamını sanatsal bir bakış açısıyla ele alınan sergi büyük bir ilgi gördü.
Anadolu kadınlarının motiflerini ele alan "Yankı ve Yansı Arasında Anadolu Kadınları" sergisi, daha önce Dolmabahçe Sarayı Resim Müzesi'nde sanatseverlerle buluşturan Doğan, bu kez memleketi Malatya’da sanatseverlerin beğenisine sundu. Malatya Kongre ve Kültür Merkezi Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde düzenlenen sergi, 28 Ocak Salı (bugün) kapılarını açtı ve yoğun ilgiyle karşılandı.
Sergi Geçmişin İzlerini Taşıyor
Resim sanatçısı İkranur Doğan, "Yankı ve Yansı Arasında Anadolu Kadınları" sergisinin açılışında yaptığı konuşmada, sanat yolculuğunun ilham kaynağının doğduğu toprakların insanı, dokusu, hikayeleri özellikle Anadolu kadınları olduğunu söyledi. Sergisinin geçmişle bugünü birleştiren bir köprü işlevi gördüğünü ifade eden sanatçı, "Bu sergi, kaybolmaya yüz tutmuş bir kültürün yankısı ve bu yankının bendeki yansımasıdır. Bu sergi geçmişle bu coğrafyanın hikayesini sanatla anlatma çabasıdır. “Yankı ve Yansı Arasında Anadolu Kadınları” sergisi kaybolmaya yüz tutmuş bir kültürün yankısı ve bu yankının bendeki yansımasıdır. Sizler sergiyi gezdiğinizde hepimizden bir parça taşıyan bu Anadolu kadınıyla, bir ana ile karşılaşacaksınız. Bu sergi Anadolu'nun sessiz kahramanlarını fedakarlıklarıyla hayatı omuzlayan yani onlar için bir selamlamadır. Çünkü bir her güçlü adamın arkasında aslında sessizce duran bir ana vardır. Karşınızda farklı suretlerde analar göreceksiniz. Ama bu sureti aşmak oradaki kadınla tanışmak asıl mesele. Hepimizin bir ana sözüne ihtiyacı olduğu bu günlerde dilerim. Buradaki Kadınlar da size güzel hikayeler anlatır" şeklinde konuştu.
“Yitirdiğimiz değerler için benim adıma bir tuğla koyma çabasıdır”
Resim sanatçısı Doğan, 6 Şubat depremiyle birlikte sadece binaların değil, belleğimizin, kültürümüzün, geleneklerimizin ve toplumsal bağlarımızın da sarsıldığını belirtti. Yıkılan her duvarla birlikte, geçmişin hikayelerinin, geleneklerin ve kimliğimizin gömüldüğünü ifade eden Doğan, "Ancak bu kayıpların ardından umudu yeniden inşa etmek bizlerin sorumluluğundadır. Bu sergi, yitirdiğimiz değerler için benim adıma bir tuğla koyma çabasıdır" dedi. Sanatın iyileştirici gücüne inandığını vurgulayan sanatçı, "Bu toprakların ruhunu görünür kılmayı ve yaraları bir nebze olsun sarmayı amaçlıyorum. Eserlerim, geçmişi geleceğe taşıma ve bu kültürün unutulmamasını sağlama arzusunun birer ifadesidir" ifadelerini kullandı.
