Türkiye'nin nüfusu yaşlanıyor
İnönü Üniversitesi ve Malatya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü iş birliğiyle 8-24 Mart Yaşlılara Saygı Haftası kapsamında Yaşlılara Saygı Haftası Paneli gerçekleştirdi.
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Funda Datlı Yakaryılmaz, Sağlık Bilimleri Fakültesi Gerontoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Selman Bölükbaşı, Turgut Özal Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Gerontoloji Bölümü Öğr. Gör. Barkın Dere ve Malatya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Engelsiz Yaşam Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi Kuruluş Müdürü Ahmet Feti Hulat programa konuşmacı olarak katıldı.
Turgut Özal Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen panele Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Yıldız, Malatya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ali Sait Çeçen, akademik personel, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü çalışanları, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı.
“Gerontologlara Çok Önemli İşler Düşüyor”
İstiklal Marşı ve saygı duruşunun ardından başlayan panelin açılışında konuşan Sağlık Bilimleri Fakültesi Gerontoloji Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Çiğdem Bozkır, Türkiye’deki yaşlı nüfus oranları hakkında dinleyicilere bilgiler aktardı. Yaşlı nüfus oranlarının arttığına dikkat çeken Bozkır “TÜİK verilerine göre 2022 yılında toplam nüfus içinde yaşlı nüfusumuzun yüzde 9,9 olduğunu ve 2023 yılı itibariyle de bu oranın yüzde 10,2’ye çıktığını biliyoruz. Bu oran dünya ortalamasının üzerindedir. Yani Türkiye’de, yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranının yüzde 10’un üzerine çıkması nüfusun yaşlandığının bir göstergesidir. Bu nedenle toplum sağlığının iyileştirilebilmesinde ve sürdürülebilmesinde Gerontoloji yani Yaşlılık Bilimi bölümüne ve gerontologlara çok önemli işler düşüyor.” dedi.
Daha sonra konuşan Ali Sait Çeçen, Gerontoloji bölümünün Türkiye’de az sayıda üniversitede bulunduğunu İnönü Üniversitesinde bölümün aktif olmasının da çok kıymetli olduğunu ifade etti. Çeçen “Bize gelen yaşlı kimsesiz değildir. Bize gelen yaşlı artık bu büyük ailenin bir ferdidir. Bize gelen yaşlı belki de bize gelene kadar yalnızdı, kimsesizdi, kendini yalnız hissediyordu ama bize geldikten sonra büyük ailenin bir ferdi olmuştur.” diyerek sözlerini tamamladı.
“Üniversitemizin Birikimi Bilimsel Üretkenliğimizi Artırıyor”
Çeçen’in ardından konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay katılımcıları selamlayarak İnönü Üniversitesinin yetiştirdiği öğrencilerin gerontolojiye katkı sağladığına vurgu yaptı. Rektör Kızılay, konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Yaşlılık artık ülkemizde bizim geleceğe dair plan yapmamız gereken önemli bir alan. 11. Kalkınma Planı’nda 1-2 maddeyle yer alan yaşlılık şimdi ise 12. Kalkınma Planı’nda çok sayıda maddede yer aldı. 12. Kalkınma Planı’nda da bu konuya geniş yer verilmesi geleceğe iyi hazırlanmak için en iyinin hedeflendiğini göstermektedir. Üniversite olarak da biz bu konuda başta şehrimiz, sonra tüm ülkemiz için insan kaynağı yetiştiriyoruz. Üniversitemizin birikimi ve yetkinliği de bu konuda bilimsel üretkenliğimizi artırıyor.”
Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay’ın akabinde konuşan Doç. Dr. Funda Datlı Yakaryılmaz, yaşam içerisindeki yaşlıların her konuda danışılan bireyler olarak ön plana çıktıklarının altını çizdi. Araştırmalardan veriler paylaşan Yakaryılmaz, 22-25 yaş arası bireylerin stres seviyelerinin tavan yaptığını ancak bu stres seviyelerinin 50’li yaşlarından sonra hızlı bir şekilde düşüşe geçtiğini belirtti. Ayrıca Yakaryılmaz, yaşlıların kaygı ve endişeyi kontrol etme yeteneğinin yüksek olduğunu sözlerine ekledi.
Genel olarak toplumların yaşlılığa bakış açısını değerlendiren Dr. Öğr. Üyesi Selman Bölükbaşı da “Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) yaşlılığın toplumsal bir başarı olduğunu söylemektedir. DSÖ yaşlılık sınırını 65 kabul etse de Birleşmiş Milletler 60 kabul etmektedir. 65-74 yaş aralığına DSÖ genç yaşlı, 75-84 arasına yaşlı ve 85 yaş ve üstüne de en yaşlı veya ileri yaşlı demektedir.” dedi.
Tazelenme Üniversitesinin ne olduğu hakkında dinleyicilere bilgiler aktaran Öğr. Gör. Barkın Dere ise Tazelenme Üniversitesinin bireyleri yaşlılık dönemine hazırladığına vurgu yaptı. Öte yandan Dere, Tazelenme Üniversitesinin öğrencilerle birlikte daha anlamlı ve değerli olduğunu dile getirdi.
Son olarak Ahmet Feti Hulat da Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının yaşlı ya da çocuk bireylerin doğumundan ölümüne kadar sosyal politikalar ürettiğini anlattı. Bakanlığın sosyal yönden birçok proje geliştirdiğini söyleyen Hulat, panelde emeği geçenlere teşekkür etti.
Panel bitiminde konuşmacılara teşekkür belgesi takdim edildi.