Tasarruf çağrısı

Yıldırım, sendika binasında son günlerde artan döviz fiyatlarının yükselmesini bahane eden bazı fırsatçıların başta kağıt ürünleri olmak üzere tüm ürünlere fahiş zamlar yapıldığını söyleyerek, öğretmen, veli ve öğrencilerle birlikte bütün vatandaşları bu konuda duyarlı olmaya davet etti. Yıldırım, “Biz sendika olarak şöyle bir çağrı yapmak istiyoruz. Hem velilerimize hem eğitim çalışanlarımıza hem öğrencilerimize. Özellikle kırtasiye, defter, kalem ve devletin vermediği kitaplar konusunda. Bunun dışındaki malzemelerde defter, kitap, kırtasiye kullanımında velilerimizin ve öğrencilerimizin ve işin başında olan öğretmenlerimizin daha iktisatlı kullanmalarını istiyoruz. Örneğin bir kâğıdı kullandığınız zaman sonuna kadar kullanın. Bununla birlikte özellikle kullandığımız kâğıtların çöpe gitmesine göz yummayalım. Bunları geri dönüşüme kazandıralım. Okulların birçoğunda zaten geri dönüşüm kutuları bulunmakta. Geri dönüşümle tekrar kâğıt olarak kazandırıldığında fiyatları da olumlu yönde etkileyecektir. Ama okullarda gördüğümüz şu kâğıt yeterli ve verimli bir şekilde kullanılmıyor. Ve çöpe atılmış. Tamam, fırsatçılar bu konuda büyük bir haksızlık yapıyorlar ama biz de kendi tedbirimizi kendimiz almamız lazım. Kullandığımız her malzemeyi sonuna kadar, dikkatli ve ölçülü kullanmak zorundayız” dedi.

Denetimler arttırılmalı

Kerem Yıldırım, “Eğitim camiası büyük bir camia,17 milyon öğrenci, 1 milyon öğretmenden bahsediyoruz. 80 milyonun hepsini ilgilendiriyor bu konu. Anne baba bu konuda çok dikkatli olmak zorunda. bu anlamda önce Malatya’mıza sonra Türkiye’mize bir çağrı yapmak istiyorum. Böyle bir çağrıyla bir kampanya başlatılırsa yüzde 50 oranında işimiz kolaylaşacak. Fiyatlar frenlenecek. Ama bu tek başına yeterli değil tabii ki de.  Yönetenlerin bu fırsatçıları çok iyi bir şekilde denetlemesi ve cezalarını vermesi gerekiyor. Eğitim malzemelerinin dışında da bir fırsatçılık söz konusu. Birçok konuda zam yapılıyor. Örneğin sebze alacaksınız sebze yurt içinde üretiliyor ithal edilmiyor. Daha önce 1,5 liraya aldığımız sebzeyi 4 liraya alıyoruz. Neden diye sorduğumuzda dolar yükseldi diyorlar. Sen bunu dolara göre almıyorsun ki. Bu da gerekli denetimlerin yapılmadığını gösteriyor. Denetimlerin çok iyi bir şekilde yapılması gerekiyor. Burada yapılması gereken toplumun menfaati ne gerekiyorsa onu yapmak lazım. Meşhur bir sözde, ‘Toplumun olduğu yerde ferde müsamaha gösterilemez.’ Toplumun faydalanması için o ferdin gerekirse büyük cezalarla cezalandırılması lazım. Bu anlamda eğitimcilere çok görev düşüyor. Bu süreci böyle devam ettirmek ve hassasiyeti artırmak zorundayız” şeklinde konuştu.