Sanayicinin kazancı kiralara gidiyor

6 Şubat depremlerinden etkilenen Malatya'da, dükkanları hasar alan Küçük Sanayi Sitesi esnafı kazançlarının kiraları ancak karşıladığını söyledi. Esnaf Abuzer Bereket, 'Bizim kiralarımız çok yüksek. Kazandığımız kiralara gidiyor 'dedi.

Sanayicinin kazancı kiralara gidiyor

Yeşilyurt ilçesine bağlı Küçük Sanayi Sitesi, yaşanan depremlerde hasar aldı. Esnaflar, sanayi sorunun düzeltilmesi için çare ararken depremler sonrası sitenin yerinde dönüştürüleceği iddiasında bulundu. Yaşanan depremlerin ardından sitenin yerinde dönüştürüleceği iddialarına ilişkin konuşan Esnaf Abuzer Bereket, "Hem yerinde dönüşüm diyorlar hem de gidip yeni sanayi sitesi yapıyorlar. Bunlar çözüm değil. Bizim kiralarımız çok yüksek. Kazandığımız kiralara gidiyor. Yerinde dönüşüm bir çözüm değil" açıklamasını yaptı.

Kira şartları çok ağır

En büyük sorunlardan birinin kira olduğunu söyleyen esnaf Abuzer Bereket, "Oda başkanıyla konuştum. Sanayi esnafının yüzde 60'ı kiracı konumunda. Geri kalan mülk sahibi ama kira şartları çok ağır olduğundan sanayici kendini ilerletemiyor. Kiraların ağır olmasından dolayı sanayici zaten dükkan kullanmıyor. Daha dükkanda yok yıllardır bize verilen vaatler yeni bir sanayi yapılacak ta yok şu olacak, yok bu olacak. Herkes durumu kendi menfaatine göre yorumluyor. Biri diyor ki Malatya'ya yeni bir sanayi lazım. Diğeri yerinde dönüşüm olmalı diyor. Varsayalım burada yerinde dönüşüm yapıldı. Altay Kışlasının oraya da yeni bir sanayi yaptılar. İkisinin de aktif olduğu bir ortamda müşteriler nereye gidecek" ifadelerini kullandı. 

Ustanın çalıştığı kiraya gidiyor

Esnaf için en büyük sorun kira diyen Bereket, "Sanayide iş yerlerinin yüzde 60'ı kiracı. Bu kiracılar yer sahibi olmazsa bu sorun çözülmez. Ustalar çalışıyor, çalıştığını kiraya veriyor. Adamlar basit şeyleri güçlendirme sayıyor, iş yerini tekrar kiraya veriyor. Hem de uçuk fiyatlar. En düşük kira fiyatı senelik 100 bin TL. Bunun ödemesi peşin nasıl olacak bilmiyoruz. Ustanın çalıştığı kiraya gidiyor. Kendine yeni takım ve ekipman alamıyor. Kendini geliştiremiyor.  İşçi çalıştıramıyor. Sanayi demek bir ilin kalbidir. Kalp zayıf olursa o beden işe yaramaz. Şimdi bakın deprem olmuş. Hasarlı binalarda dahi olsa esnafın çalışması şehri kalkındırıyor. Bakın hareketlilik var. Herkes evini barkını yapıyor.  Aracı bozulan onu yaptırıyor. Bunlar büyük nimetler" açıklamasını yaptı.

Kaldırımlar ve caddeler işgal edilmiş

Küçük sanayi sitesinde kaporta ustalığı yaptığını belirten Bereket, "Sanayinin sorunu yerinde dönüşüm. Kimi diyor ki yerinde dönüşüm olacak bir yandan da yeni bir sanayi yapılıyor. Yerinde dönüşüm yapılırsa bu dükkanlar zaten daracık. 50 metre ve çoğunun lavabosu yok. Müşteri kabul yeri yok. Çoğu iş yerinde bir araç yapılabiliyor 2'inci araç yapılamıyor. Sanayi dükkanları çok küçük olduğu için doğru bir çalışma ortamı yok. Kaldırımlar ve caddeler işgal edilmiş vaziyette. Adamlar mecbur kaldırımı iş yeri olarak kullanıyor" dedi.

Sanayinin buradan çıkartılması lazım       

Yerinde dönüşümün dertlerine çare olmayacağını öne süren Bereket, "Yerinde dönüşüm yapıldığı zaman mülk sahiplerinin dükkanı zaten küçük. Sanayinin şehir içinde kalması büyük bir sorun. Hem şehir trafiği düzelmeyecek hem de müşteriler uzaktaki sanayiye gelmeyecek. Yerinde dönüşüm yapıldığı zaman sadece eski dükkan yeni dükkan farkı olacak. Sanayinin buradan kesinlikle çıkartılması lazım.  Çünkü dükkanlar küçük bu işletmelere otomobil sektöründe hepsi 50 metrekare. Yolları dar her gün burada onlarca kaza oluyor. Yani yerinde dönüşüm bu sanayiye yapılmış bir kötülük olur" şeklinde konuştu.

Branş sanayilerin kurulması gerekir

Çözümün yeni kurulacak sanayi sitesinin iyi niteliklere sahip olmasında olduğunu öne süren Bereket, "Yeni bir sanayi yapılması lazım otomotiv sanayi ile inşaat sanayinin kesinlikle birbiriyle ayrılması lazım. Otomobil uğraşanlara 100 metre kare, esnaflara 200 metre kare alan lazım. Ama bir kalasçıyı düşünün yani en azından 500 metrekare alana ihtiyacı var. Örneği kalasçılar sitesinde bir tır yanaşığında adamlar indir bindir de aşağı yukarı 30 40 dakika giriş çıkışını engelliyor. Adam ağaç indirecek, yer yok. Mesela mermerci; mermerciye büyük bir alan lazım. Dışarıya mermer stoğu yapması lazım. İçerde de atölyede bunu işlemesi lazım.  Bunları branşları daha farklı olduğu için çalışma şartları bizimle farklı. Şartlar gözetilmeli. Branşlara göre sanayiler kurulmalı. İnşaat sanayi nedir? Demir doğramacıdır, kerestecidir, mobilyacısıdır. Yani bu tür şeyler inşaat sanayi olarak otomotiv sanayinden ayrılması gerekir. Her iş grubuna özel iş yerlerinin tasarlanması gerekir" açıklamasını yaptı.

Belediyeden bir şey öğrenemiyoruz, artık çadır açacağız

Bilgi eksiliğinden dert yanan Bereket, "Yerinde dönüşüm diyorlar ne olacak ne edeceğiz bilmiyoruz. Oradaki dükkanlar iş yerleri kime verilecek bilmiyoruz. Ne edeceğimizi bilmiyoruz.  Depremden önce burası atıl bir yerdi. Artık burada olmuyordu.  İnsanların çalışma ortamı dar. Giren araç sanayiden kolay kolay çıkamıyor ve araçlar kaza yapıyordu. Belediyeyi arıyoruz bir şey öğrenemiyoruz. Odadan da bir bilgi alamıyoruz. Onu arıyoruz diyor ki belediye başkanına sorun diyor. Validen cevap yok, Çevre Şehircilik Bakanlığından cevap yok. Hiçbir sonuç alamıyoruz. Bu şartlar altında zor gözüküyor. Artık bir arsa bulup çadır açacağız ki iş yapabilelim. Alın teriyle dönüyor buralar. Kolay değil. Burada mal alıp satan komisyoncular istedikleri gibi para kazanabiliyorlar. Ama esas sanayici olan emekçiler de çok mağdur durumda" dedi.