MTÜ'de akademik yıl başladı
Malatya Turgut Özal Üniversitesi 2021-2022 akademik yıl açılış programı gerçekleşti. Açılış programına AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım da katıldı.
Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nin 2021-2022 Akademik Yılı, üniversitenin konferans salonunda düzenlenen törenle açıldı. Açılış programına Toyota Türkiye Ceo’su Ali Haydar Bozkurt, Merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın oğlu Efe Özal, iş adamları Zeynel Abidin Erdem, Vahap Küçük ve Ayşe Ilıcak konuşmacı olarak katıldı. Öğretim görevlileri ve öğrencilerin de yoğun ilgi gösterdiği programa eski Başbakan ve Meclis Başkanı, AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım da video konferans yöntemi ile katıldı.
Bütün dünyayı kasıp kavuran korona virüs nedeniyle öğrencilerin 1,5 yıl yüz yüze eğitimden uzak kaldığını belirten Binali Yıldırım, “Üniversite yılları gençlerimiz için altın değerinde yıllardır. Sizin heyecanınız, enerjiniz önceki kuşakların tecrübesi ile birleştiğinde ülkemizi hiç kimse tutamaz. O yüzden biz tecrübemizi sizin enerjinizle birleştireceğiz ve Türkiye’nin gelecek yıllarını, 2023 hedeflerini, 2053 vizyonuna giden yolda yapacağımız işleri hep birlikte planlayacağız” ifadelerine yer verdi.
Türkiye’nin genç, dinamik ve üretken insan kaynağı konusundaki üstünlüğüne de değinen Yıldırım, “Bazı ülkeler vardır mutlak üstünlüğü vardır, bu ülkeler hidrokarbon yataklarına sahip olan ülkelerdir. Bizim son zamana kadar böyle bir imkanımız yoktu. Şimdilerde Doğu Karadeniz de bir damar bulduk. İnşallah ilerde bu da ülkemiz adına daha da genişleyerek ülkemiz adına önemli bir katkı meydana getirir. Bir de ülkelerin mukayeseli üstünlüğü vardır. Mukayeseli hedefler demek; genç, dinamik üretken ve orta uzun vadeli hedefler koyabilen insan kaynağı demek. İnsan kaynağı bakımından ülkemiz birçok ülkeyi geride bırakabilecek fırsatlara ve imkanlara sahiptir. Genç bir nüfusumuz var, üniversiteye erişim açısından da ülkemiz son yirmi yılda çok büyük mesafeler kat etti” dedi.
Üniversite eğitiminde, kariyer edinmede fırsat eşitliği sağlanıyor
Türkiye’nin üniversitelere giden ayrı bir nüfusunun olduğunu belirten ve üniversitelerde kız öğrenci sayılarının artışına vurgu yapan Binali Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Üniversiteye erişimde kız öğrencilerimizin sayısı erkeklerden daha fazla olmaya başladı. Aynı şey akademik personelde de hızla artıyor. Bu şunu gösteriyor, üniversite eğitiminde, kariyer edinmede fırsat eşitliği sağlanıyor. Bu gurur verici bir şey. Yargı mensupları arasında, öğretmenlerimiz arasında kadın personelimizin sayısı erkeklere ulaşmış durumda. Nüfusumuzun yarısı kadın yarısı erkek olduğuna göre buradaki fırsat eşitliğini kotalarla, korumalarla değil gayretle ve mücadeleyle elde edilmiş olmasını çok kıymetli buluyorum.”
Gençlere her zaman güvendik, gurur duyduk
Gençlere her zaman güvendiklerini ve gurur duyduklarını dile getiren Yıldırım, “Türkiye Cumhuriyeti Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesini ve ötesini hedefleyen işleri sizlerle kazanacak. Bizim tecrübemiz ile sizin enerjiniz bir araya gelecek ve ülkemizi sadece bölgenin değil dünyanın parlayan yıldızları arasına sokacağız. Ben buna adım kadar eminim. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum Allah’a emanet olun” dedi.
Pandemi sürecinde öğrencilerimizin eğitim haklarını en iyi şekilde sağladık
Programda konuşan Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut ise pandemi sürecinde öğrencilerin eğitim haklarını en iyi şekilde sağlayarak, sosyal ve kültürel etkinlikler konusunda yanlarında olduklarını belirtti. Karabuyut, “Gerçekleştirdiğimiz 350’nin üzerinde online kongreler, sempozyumlar, konferanslar ve söyleşiler ile geleceğimizin teminatı gençlerimizi her zaman destekledik” ifadelerini kullandı.
Geleceği şekillendirmek üzere bu yola çıktık
Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nin kısa bir sürede bölgede tercih edilen gözde üniversitelerden biri olduğunu ifade eden Rektör Prof. Dr. Karabulut, “Büyüyoruz, gelişiyoruz, hatta yaş alıyoruz. Gelecek nesillere, tarihe büyük izler bırakıyoruz, bırakacağız. Bizler bugünümüzün değerini bilip, geçmişimizden öğütler çıkarıp, geleceği şekillendirmek üzere bu yola çıktık. Bizler dünyadaki gelişmeleri iyi tanıyan, geleceğe yönelik sorunlar ve talepleri tahlil eden, teknolojiyi kullanan ve yeni teknolojiler üretebilen bir bilim merkezi olmayı hedefledik ve bu doğrultuda çalışmaya devam ediyoruz” dedi.
Öğrencilerimizin istihdamı için her türlü adımı atıyoruz
Öğrencilerin istihdamı ve toplumun kalkınması yolunda adımlar attıklarını da belirten Rektör Prof. Dr. Karabulut, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Her fırsatta belirtiyorum, evet bir anne şefkati ile sizlere yaklaşıyorum, çünkü anneler evlatları için her şeyi yaparlar, onların en iyi yerlerde olmasını isterler. Sizleri ülkemizi her alanda temsil eden, üniversitemizin ismini Turgut Özal’ı anlatan gençler olmanızı istiyoruz.”
En büyük özelliklerinden bir tanesi birleştiriciydi
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın oğlu Efe Özal da babasının örnek kişiliği ve yaşantısı hakkında bilgiler vererek, “Bir baba olarak, bir insan olarak Turgut Özal’ın nasıl bir kişiliği vardı anlatmak isterim. Birincisi çok hoşgörülüydü. En büyük eleştirilere bile hoşgörü ile karşılayabilirdi. Kavgacı değil uzlaşmacıydı. Karşı fikirde olsanız bile oturup dinlerdi sizi ve sabırla ikna etmek için konuşur genelde de ikna ederdi. Günlük devlet ile ilgili bilgiler dışında maçlar gibi kaset satışları gibi şeyleri de takip ederdi sürekli okurdu, araştırmacıydı. Hayata, ilgilendiği her konuya böyle yaklaşırdı. Yeniliklere çok açıktı, teknolojiye çok meraklıydı. Yurt dışı ziyaretlerinde mutlaka teknoloji dükkanı gezmeden gelmezdi. En büyük özelliklerinden bir tanesi birleştiriciydi. Siyasi görüşü ya da hayata bakışı ne olursa olsun her türlü insanla çalışırdı. Yeter ki o masada oturacak bilgi birikimi olsun” dedi.
Türkiye’yi dünyaya açan bir lider oldu merhum Özal
Kariyer hayatında vizyon belirlemenin ve hedefler koymanın önemine değinen Malatyalı İşadamı Vahap Küçük de, “Rahmetli Özal’ın başbakan olmadan önceki Türkiye’nin durumunu o dönem yirmili yaşlarda olan bir genç olarak iyi bilen birisiyim. Elektriksiz köylerimiz vardı ve o zamanlar nüfusun çoğunluğu köylerde yaşıyordu. Böyle durumdaki bir ülkeden ihtilalin gölgesinde hükümet kurup, Türkiye’yi dünyaya açan bir lider oldu merhum Özal. Tabii Turgut Özal Üniversitesinin öğrencisi olmayı bir gurur olarak düşünüyorum. Rektörümüzü yakinen tanıyorum, gayretlerini biliyorum. Bundan dolayı şanslı bir öğrencilik sürdüğünüzü düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın yol arkadaşı Zeynel Abidin Erdem ise öğrencilere nasihatte bulunarak, “Bugün Türkiye’yi yöneten ve dün yönetenlerin sandalyesine hazırlıklı olun çünkü bu millet daima kendi bağrından sizin gibi kaliteli insanları yarın Cumhurbaşkanı, milletvekili, bürokrat olarak görmek ister. Sakın ola kendinize ben bunu nasıl beceririm diye düşünmeyin. Sizler hepimiz için önemli bir değersiniz, yarınımızsınız. Bir Menderes, bir Atatürk, bir Celal Bayar, bir Turgut Özal olma niteliğine sahip insanlarsınız. Üniversite öğrencileri buna hazırlıklı olmalıdır ve bu adımı atmalıdır. Eğer siz bunu böyle düşünmezseniz Türkiye’nin geleceği karanlıktır” şeklinde konuştu.
Programda öğrencileri selamlayan iş kadını Ayşe Ilıcak da öğrencilere okumanın ve ülkeye hizmet etmenin çok kutsal değerler olduğunu ifade etti. Darende Bekir Ilıcak Meslek Yüksekokulu öğrencilerine eşi Bekir Ilıcak’ın verdiği öneme değinen Ayşe Ilıcak, gençleri geleceğin iş insanları olarak gördüğünü belirtti ve ilime ve bilime yatırımın geleceğe hizmet olduğunu söyledi.
Konuşmaların ardından açılış dersi için kürsüye çıkan Toyota Türkiye CEO’su Ali Haydar Bozkurt da şu ana kadar birçok üniversitede seminerler verdiğini belirterek, “Sizler doğru tohumlar olarak, doğru topraklarda, doğru fidanlar olarak büyüyüp doğru meyveleri verecekseniz ki bu memleket büyüyecek” dedi.
Aranan cevherin gençlerde bulunduğunu da ifade eden Bozkurt, “Bu nedenle şu okul, bu okul, dünya sıralamasında hangi yerde olursa olsun bütün bunlar işin sadece küçük bir bölümü. Eğer sizin içinizdeki cevher ışıldıyorsa, gözleriniz ışık saçıyorsa, eğer hayat karşısında yılmadan yürümeye devam etmeye hazırsanız ve düştüğünüz zaman yeniden kalkamaya hazırsanız hayat size her zaman yeni olanaklar sağlayacak” şeklinde konuştu.
İnsanın hayatta her zaman karşısına en az iki yolun çıktığını ve bunlardan en kolayının seçilmesi durumunda hep kolay sonuçlara ulaşılacağını da ifade eden Bozkurt şunları söyledi:
“Şu an sizler çok şanslısınız. Ben üniversiteye başladığımda üniversite binamızda yalnızca bir tane bilgisayar vardı. Haftalar öncesinde randevu alırdık ve bize sıra gelsin de biraz çalışalım derdik. O gün bilgiye ulaşmak da çok zordu. Bugün elimizin altında internet var, dünyaya açılma şansımız var. Artık bundan sonraki hayatımızda kendi ayakları üzerinde durmaya hazır bireyler olarak yolcuğunuz başladı. Yani okulu bitireceğiz, sonra iş bulacağız, çalışmaya başlayacağız diye düşünmeyin aslında hayat çoktan başladı.”