Malatya'da depremlerde kaç cami yıkıldı? Kaç cami hasar aldı? Detayı haberimizde
Malatya Müftüsü Şahin Yıldırım, Malatya'da 990 cami ve 220 Kuran Kursunun bulunduğunu ancak 6 Şubat tarihli depremlerde depremlerde 48'inin yıkıldığını ve 222'sinin de ağır ve orta hasarlı olduğunu söyledi. Yıldırım, yapmış oldukları hizmetleri, deprem sonrası hasarsız cami ile Kuran Kurslarında ve konteyner kentlerdeki mescitlerde sürdürdüklerini açıkladı.
6 Şubat tarihli Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerde Malatya’da birçok cami ve kuran kursu yıkıldı ve ağır hasar aldı. Yaşanan depremler sonrası yapılan hizmetler hakkında bilgi veren İl Müftüsü Şahin Yıldırım, camilerin ve kuran kurslarının inşası için çalışmaları yürüttüklerini söyledi.
140'ı ağır hasarlı cami, 36 cami de orta hasarlı
Depremlerde kuran kursları ve camilerin etkilendiğini ifade eden Yıldırım, “Malatya ilimizin genelinde toplamında 990 camimiz bulunmakta. Bunlardan 43'ü şu an yıkılmış durumda. 140'ı ağır hasarlı yıkılacak durumda ve 36 tanesi de orta hasarlı. Bunlardan da bir kısmı yapılan araştırmalar, alınan örnekler neticesinde yıkımı gerçekleşebilecek. Camilerimizin bir kısmının da minarelerinden dolayı risk teşkil ediyor. 220 de Kur'an kursumuz bulunmakta. Bunlardan biri hafızlık eğitimi veren kursumuz olmak üzere 5 tanesi yıkıldı. 38 tanesi ağır hasarlı, 8'ide orta hasarlı. Diğerleri hafif hasarlı ve hasarsız durumda. Bunların kullanımı hususunda yetkililerle görüşerek takip ediyoruz. Bilindiği üzere camilerimizin bir kısmı halkımızın destek ve katkılarıyla inşa edilmekte. Bir an önce camilerin ve Kur'an kurslarının inşası için çalışmalarımızı yürütmekteyiz" dedi.
Camilerde ve konteyner kentlerdeki mescitlerde hizmet ediyoruz
Yıldırım, "Konteyner kentlerde oluşturulan mescitlerde, hasarsız ve az hasarlı olan camilerimizde ve Kur'an Kurslarımızda bu hizmetlerimizi yürütmekteyiz. Din hizmeti olarak Malatya'da üretmiş olduğumuz hizmetlerimizi duraksamadan, depremin ilk anından bu yana halkımızın her kesimine mahalle araları köyler, kasabalar, her tarafa ulaştırmanın gayreti içerisinde olduk. Ve şu ana kadar da Hamdolsun ulaşabildiğimiz her kesime ulaştık. Camilerimizde, konteyner kentlerde, mescitlerde, geçici mekanlarda dahi olsa bu hizmetleri devam ettiriyoruz" ifadelerini kullandı.
Doğumdan ölümüne kadar bir hizmet akışımız var
Din görevlilerinin doğumdan ölümüne kadar yürüttükleri bir hizmet akışlarının olduğunu kaydeden Yıldırım, "Okul öncesi eğitimi verdiğimiz 4-6 yaş Kur'an kurslarımız var. Bu kursları ihtiyaç duyulan her yerde açarak görevlendirmiş olduğumuz görevlilerimiz vasıtasıyla faaliyetlerimizi yürütmekteyiz. Gençlik Koordinatörlüğümüz var. Gençlik Koordinatörlüğümüz de gençlerimizle beraber, faaliyetlerine devam etmekte. Burada gün boyunca değişik gruplar halinde, ortaokul grubu, lise grubu bazen üniversite grubuna faaliyet yürütmekteyiz. GSB ve KYK yurtlarında manevi danışmanlarımız vasıtasıyla gençlerimize yönelik dini hizmetleri ve dini rehberliği yapmaya devam etmekteyiz" diye konuştu.
Hizmet etmeye devam etmekteyiz
Aile ve Dini Rehberlik Büroları vasıtasıyla konteyner kentlerdeki aileleri belli periyotlarla ziyaret ederek kendilerine manevi destek hizmeti sunduklarını belirten Şahin, şöyle devam etti: "Aynı zamanda engellilere yönelik faaliyetlerimiz var. Bize tahsis edilen ortamlarda onlara eğitim vermek ve onlarla ilgilenmek suretiyle hizmetlerimizi ve faaliyetlerimizi aynı şekilde devam etmekteyiz. Hastanelerde manevi rehberlerimiz var. Hasta kardeşlerimize rehberlik etmekteyiz. Hapishanelerde yine cezaevi vaizlerimiz var. Onlar vasıtasıyla cezaevinde hizmetlerimizi yürütüyoruz. Yani deprem öncesinde hangi alanlarda hizmet yürütüyor isek deprem sonrasında hizmet alanlarına daha yenilerini de katarak şehrimizin dini rehberliğini Diyanet İşleri Başkanlığımızın buradaki hizmetlerini yürütmenin gayreti içerisindeyiz" dedi.