Kurbanlık sayısı yeterli
Malatya'da büyükbaş hayvan üreticileri ve satıcıları, yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde kentte yeterli kurbanlık hayvan olduğunu ifade ettiler. Malatya Canlı Hayvan Pazarı Dernek Başkanı Ramazan Kırma ise, devlet tarafından hayvancılığa verilen destekten belli kesimlerin yararlandığını, küçük işletmelerin oluşturulan şartlardan dolayı yeterince yararlanamadığını öne sürdü.
Malatya’nın Hatunsuyu mahallesinde hayvan yetiştiricisi Hamdi Horoz, 30 yıldır besicilik yaptığını ve son zamanlarda doların aşırı yükselmesinden dolayı zarar ettiklerini belirterek, “Hayvanları dolar ile alıp TL ile satıyoruz. Doların dalgalı olmasından dolayı zarar ettik. Geçen sene yemin torbasını 45 TL’ye alırken bu yıl 70 liradan alıyoruz. Saman kışın 700 kuruştu. Şimdi harman zamanı olmasına rağmen 500 kuruştan aşağı saman yoktur. Geçen yıl 28 liradan et satıyorduk. Bu sene de zorla karkas etin kilogramını 28 liradan veriyoruz. Onu da vadeli alıyorlar. Besici şu durumda çok zarar ediyor. Etin bugünkü şartlarda üreticiden alım fiyatının 35 TL olması gerekiyor. Bu da ya besiciye kurtarır yada kurtarmaz. Geçen yıl 1 ton inşaat demiri bin 400 TL idi bu yıl 3 bin 300 TL. Kepek geçen yılın 8 liraydı şimdi 30 lira. Büyüklerimize sesleniyoruz esnafı düşünsünler” dedi.
İTHAL ETİ DEVLET PAZARLASIN
Horoz, “İthal et konusuna gelince biz istiyoruz ki devlet bu işi yapsın. Özel firmalarda verilince fiyatlar artıyor. Devlet getirdiği hayvanı kendisi bizlere satsın. Biz bu taleplerimizi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımıza da ilettik. Yem fiyatlarının düşeceğini beklerken yemlerin fiyatı iyice arttı. Yemin en kıymetli ürünü arpa piyasada 90-95 kuruş arasında işlem görüyor. Önümüzde Kurban Bayramı var. Hatta Türkiye’ye rahat yetecek kurbanlıklarımız var. Genel olarak piyasa ucuz para etmiyor. Besicilerimiz mevcut fiyatlarla zarar ediyorlar. Mecburen 8-10 ay beslediğimiz hayvanları kesime gönderiyoruz çünkü ödeme yapacağımız yerler var. Şuan genel hayvan piyasası ucuz olduğu için biz zarar ediyoruz. Yetkililerin bu konularda el atıp incelemeleri lazım. Geçen yıl 400 dana ben sattım. Bu yıl ancak 200-250 dana besledim başka türlü gücüm yetmiyor. Üreticilerimizin hepsi de aynı durumdadır. Yıldan yıla baktığımız hayvan sayısı düşmeye başladı” şeklinde konuştu.
KÜÇÜKBAŞ UCUZLADI BÜYÜKBAŞ ARTTI
Malatya Kırmızı Et Üreticileri Birlik Başkan Yardımcısı Abbas Arslan ise, büyükbaş hayvan alımı yapacak vatandaşlara hayvan alımlarında aldanmamaları için canlı kilo hesabı almalarını tavsiye etti. Hayvan alımlarında birim fiyatı genel merkezin belerildiğini söyleyen Abbas Arslan, “Böyle olunca zarar etmezler. Böylelikle vatandaş kilo ile alınca aldırmazlar. Bu sene küçükbaş hayvanda sıkıntı var. Hem talebi çok hem de hayvan az. Küçük hayvanın karkas et fiyatı 36-37 TL’den işlem görüyor. Büyükbaş müsait 27,5 -28 TL arasında işlem görüyor. Dolayısıyla arada 10 TL fark var. Önceki yıllarda büyükbaş hayvan fiyatı küçükbaş hayvan fiyatından en az 2 TL fazlaydı. Bu şimdi tam tersine düştü. Şimdi küçükbaş hayvan daha pahalıya geliyor. Bu da küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde büyük bir bölümü şehirlere göçtüler. Kimse küçükbaş hayvan beslemiyor. Köylerde de kimse kalmadı. Kırsal kesimdeki insanların desteklenmesi lazım. Küçük işletmecilere desteklenmesi lazım. Köyde ikamet eden insanlara destek verilmesi lazım. Destekle birlikte damızlık hayvan verilmesi de gündemde. Damızlık hayvan seçim öncesinde verilecek ancak seçim oldu dolarda yükselince bu bir miktar geriledi. Eğer bu hayvanlar yeniden gündeme gelir küçükbaş üreticilerine küçük işletmelere bunlar verilirse küçük çiftçiler kalkınır. Bu kapsamda da küçükbaş üreticilerimizin de desteklenmesi önemlidir. Çünkü biz kendi kendimize yeten bir ülke olmak durumundayız” dedi.
YURTDIŞINDAN GELEN HAYVANA KARŞIYIZ
Abbas Arslan, “Şuan bütün hayvanlarımız yurt dışından geliyor. Bir üretici olarak ben buna karşıyım. Biz bir tarım ülkesiyiz, meramız var. Çalışan adamımız var. Her şeyimiz var ama devlet biraz bu bizim üreticiye destek verirse yurt dışından hayvan getirmeyiz. Çünkü bizim paramız yurt dışına gidiyor ben buna karşıyım. Üretimimiz her şeye yeterlidir. Hem tarımda, hem hayvancılıkta her şeyde iklimimiz her şeye elverişlidir. Bu konuda yerli üreticinin desteklemesi için Tarım Bakanlığı'nın küçük üreticilere küçük çiftçilere destek olması lazım. Eğer damızlık hayvan getirme verse küçük işletmecilere verirse yarın o hayvanları getirip dağıtanlar, Onun da danası olacak. Elbirliğiyle dışa bağımlılıktan bu şekilde kurtuluruz” diye konuştu.
DEVLET YETİŞTİRİCİ İLE MUHATAP OLMALI
Malatya Canlı Hayvan Pazarı Dernek Başkanı Ramazan Kırma, devlet tarafından hayvancılığa verilen destekten belli kesimlerin yararlandığını, küçük işletmelerin oluşturulan şartlardan dolayı yeterince yararlanmadığını ileri sürerek, önerilerini sıraladı. Kırma, devlet tarafından desteklenmesi gereken küçük üreticilerin şartlarının yeniden gözden geçirilmesini, dolayısıyla küçük üreticinin teşviklerden daha fazla yararlanması gerektiğini söyledi. Kırma, “Devlet doğrudan üretici ile yetiştirici ile muhatap olmalı. Demeyecek şu adreste bu adreste al demeyecek. Bir Düvenin piyasa değeri 7 bin TL ise biz oraya gittiğimiz zaman direk 10 bin TL veriyorum. O zaman devletin bize verdiği 3 bin TL o zaman cebinizde kalır üreticiye destek olur. Bir diğer kolu yetiştirme yapıyoruz. Bu malı yetiştirip kesme götürüyoruz yapıp satıyoruz. Eğer biz firma olarak buradan zarar ederse bu işi bırakırsak bizim ülkemiz et konusunda dışarıya bağımlı kalır” diye konuştu.
KÖYE DÖNÜŞ PROJESİ YENİDEN BAŞLASIN
Kırma, “Malatya'nın tarım ili olduğunu herkes biliyor çiftçinin yüzde 35'i kayısı ile geçiniyor geriye kalan yüzde 60’ı hayvancılık ile geçiniyor. Dışarıdan mal getirerek bütün köyü kırsal alanı öldürdüler. Faizsiz kredi veriyoruz diyorlar hangi 300 bin TL teminat istiyorlar. Ya da merkezden 2 tane memur kefil istiyorlar. 300 bin TL sermaye ile olursa iki tane de memurum olursa ben devletten niye borca para alayım. Bütün zenginler şu anda bu teşvikten yararlanmak için besici besicilik yapmaya başladılar. İşi bilmeyenler bu işi aldılar. Kırsal alan Aman verilirse daha iyi olur. Örneğin 5’den başlayıp 50'den fazla kimseye verilmemeli. Böylelikle herkeste yararlanmış olur bu teşviklerden. Köye dönüş projesinden bütün iller faydalandı Malatya bundan faydalanamadı. Örneğin bizim olur köyde 350 hane vardı şimdi bizim köyler boşaldı köye dönüş projesinden faydalanamıyor. Yine köye dönüş projesi istiyoruz” dedi.