Kükürt oranı için çalışıyoruz

Gıda kodeksine göre kükürt oranının 2 bin ppm ve üzerindeki kayısının pazarlanması konusunda cezai işlem yapıldığını söyleyen Çiçek, ‘’İzlenebilir üründen çıkartılması durumunda cezai miktarda düşüşler meydana geliyor. Bu gıda kodesinden kaynaklanan bir sebep. Değişik ülkelerde kendilerine özgü belirledikleri gıda kodeks oranları var. Türk gıda kodeksinde 2 bin ppm’dir. Bunun üzerinde cezai işlem uygulanıyor. Ama bunun yanı sıra Amerika’da 3 bin ppm’dir. Yine bizim koyduğumuz kendi kuralımızdan dolayı Avrupa ülkelerinde 2 bin ppm’in üzerinde cezai işlem başlatılıyor. 5996 sayılı yem gıda kanunun 40 maddesine göre, şuan bu oranın üzerinde bir oran söz konusu olursa 22 bin TL bir cezai işlem uygulanıyor. Üreticiler, bu işin ticareti ile uğraşanlar ise kısa vadede 2 bin 3 bin TL talep ediyorlar. Uzun vadede de bu 2 bin ppm’in daha yükseğe çıkartılması talep ediliyor. Ancak Avrupa birliği şuan ki çalışmasında bu 2 bin ppm’i de kabul etmiyor. Bu oranın altına indirmeye çalışıyor. Çiçek, Bilim adamlarının Kükürt’ün insan sağlığına zararlı olmadığını hatırlatarak, ‘’Alerjik reaksiyon göstermesi nedeniyle risk var. 2 bin ppm de gıda kodeksinde yer alması da Türkiye’nin bir taahhüt’ü gibi algılanıyor. Burada çiftçilerimiz haklı olarak ürünü ne kadar saklayacağı belirli olmadığı için kükürt oranları saklama durumuna göre yapıyor. Aslında bu kontrollü 2 bin ppm’i çiftçilerimiz ayarlayabilir, el ayarı ve becerileri vardır. Ama depolama, pazarlama süresi belirli olmadığı için bu kükürt oranlarını biraz yüksek verip daha uzun süreli depolama imkânı kazanmaya çalışıyorlar. Anlaşmalı çiftçi modelleriyle bu aşılabilir. Uzun vadede gıda kodeksi değiştirilebilir ama Avrupa Birliği bizim Pazar alanımızsa, Avrupa Birliği’nin başka arayışları vardır ve uyum sağlamak gibi bir mecburiyetimiz var. Yerelde bu işin ticaretini yapan arkadaşların sıkıntıları da 2 bin ppm’de izlenebilirlikten kaynaklı yazılmış olan cezai işlem miktarının çok yüksek olması, ciddi külfetler meydana getirmesidir. Orada o arkadaşlara katılmamak mümkün değil. Onların bir mağduriyeti söz konusu. Buda, Bakanlık tarafından mevzuat olarak düzenlenmesi gerekir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.