İyilik için çalışıyor

6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin hemen ardından, depremzedelerin ihtiyaçlarını gidermek için tüm Türkiye seferber oldu. İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik öğrencisi olan ve Van’da yaşayan Emine Bişeng Sabırlı, yaşanan deprem sonrası duyarsız kalmamak ve depremzedelere yardım etmek için depremden hemen sonra önce Malatya’ya, sonrasında Hatay’a giderek gönüllü olarak depremzedelere hizmet vermeye çalışıyor. 
70 bine yakın insana yemek pişiriliyor 
Yapılan yardım çalışmalarını gazetemize anlatan Sabırlı, daha önce birçok sivil toplum kuruluşunda, insan olmanın yüceliği, daha adil ve güzel bir dünyada hoşgörü içinde yaşamanın umuduyla iyilik için çalıştığını söyledi. Depremzedeler için kurulan Gönül Mutfağında her gün 70 bine yakın insana yemek pişirildiğini söyleyen Sabırlı, şöyle konuştu, “6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremlerin etkilediği Hatay’da,  7 Şubat günü Şef Ebru Baybara Demir ve Türev Uludağ’ın, İskenderun Muhyiddinİbni Arabi Erkek Yurdunun İdare ve Sosyal Tesis Binasında kurduğu Gönül Mutfağı, hala yoğun bir tempoyla devam ediyor. Burası Gençlik Spor Bakanlığa ait bir işletme ancak burada pişen her şey bağışçılar tarafından bize ulaşıyor. Gönül mutfağı her gün 70 bine yakın insana yemek pişiriyor. Ramazan ayında bu sayı kahvaltı ve sahur dâhilinde 150 bine ulaştı.”

Gönüllülere uygun işler var

Gönül Mutfağındaki çalışmalar hakkında bilgiler paylaşan Sabırlı, mutfakta gönüllü olarak gelen herkese uygun bir iş olduğunu vurgulayarak, “Tırlardan mal indirmek, kolileri ayırıp sınıflandırmak, mutfakta patates soğan soymak, et doğramak, büyük kazanlarda yemek pişirmek, çorbayı karıştırmak, bulaşık yıkamak, bilgisayardan Gönül Mutfağı başvuru taleplerini sisteme işlemek, ihtiyaç sahibi aileler için bakliyat paketlemek, tuvalet banyoları yıkamak gibi birçok iş bölümü mevcut” dedi.

Ailem endişelendi dönmek zorunda kaldım

Depremin ardından Malatya’da KYK yurtlarında, yurt idaresinde gönüllü koordinatör olarak çalışmaya başladığını söyleyen Sabırlı, ailesinin endişelenmesi üzerine memleketi Van’a döndüğünü ifade ederek şunları ekledi: “Deprem sonrası depremzedeler KYK yurtlarına yerleştirildi, çoğunluğu yaşlı insanlardan oluşan yaklaşık 5 bin insan Battalgazi Kız Yurdunda kalmaya başladı. Depremzedelerin talep ve şikâyetlerini dinlemek daha iyi bir çözüm bulmak adına 1 hafta orada çalıştım. Çok zordu. 2 hafta önce ayrıldığım bir şehri o an o halde görmek çok kötü hissettirdi. Yüzlerce yıkım, yüzlerce enkazın başında arama kurtarma noktasındaki çaresizce bekleyen insan, sokakları dolaşırken burnuma gelen o koku, sürekli gezdiğim caddeleri tanınmayacak halde bulmak, korkunç moloz yığınlarına baktığımda orada bir insanın can verdiğini düşünmek, kiminin enkaz altında kurtarılmayı beklerken soğuktan can verdiğini düşünmek çok kötü hissettirdi. Dünyanın hiçbir yerinde yaşanmamış bir deprem felaketi adeta. Devam eden artçılar yüzünden, ailem endişelenmeye başladı ve memleketim olan Van’a dönmek zorunda kaldım.”