Hizmet alamıyoruz
Yeşilyurt ilçesi Tecde Mahallesi Sırça Sokak'ta bulunan kanalizasyon borusu yaklaşık 5 ay önce patladı. 5 aydır kanalizasyon suyunun açık sulama kanalına aktığı çözüm için Büyükşehir Belediyesine defalarca başvurduklarını dile getiren sokak sakinleri, yetkililerin geldiğini ancak sorunun çözülemediğini söylediler. Kanalizasyon kokusundan ve çevreye yaydığı mikroplardan kurtulmak istediklerini belirten sokak sakinleri, belediyenin hizmet için olduğunu ancak hizmeti göremediklerini soruna bir çözüm bulunmasını istiyor.
Malatya'nın Yeşilyurt ilçesi Tecde Mahallesi Sırça Sokak’ta yaşayan vatandaşlar, aylardır kanalizasyon sıkıntısıyla mücadele ediyor. Sırça Sokak'ta bulunan kanalizasyon borusu yaklaşık 5 ay önce bir bahçenin içerisinde patladı. Bahçe içerisinde, patlayan kanalizasyon borusuna MASKİ yetkililerinin, bahçe sahibinin izin vermediği için boruları değiştiremediği iddia edildi. Mahalle sakinleri, MASKİ'nin verdiği boruyu kendi imkanlarıyla 150 metre döşeyerek sorunu çözmeye çalıştıklarını ancak bunun çözüm olmadığı söylediler.
Belediye bir kanalizasyonu yapamıyor
Konuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan mahalle sakinleri, MASKİ’nin atık su bedeli almasına rağmen hiç bir hizmet yapmadığını öne sürdüler. Mahalle sakinlerinden Mete Orhanoğlu, sokağın Yeşilyurt Belediyesi'ne yaklaşık 3 km uzaklıkta olmasına rağmen patlayan 5 ay önce patlayan kanalizasyon küngünün bir türlü yapılmadığını belirterek, "İlgili yerlere başvurmamıza rağmen bir yetkili gelip sorunu çözmedi. Sadece mahalle muhtarı Ali Yiğit bizimle ilgilindi, MASKİ'den 11 tane boru getirdi. Kendi imkanlarımızla yaklaşık 150 metre boru döşedik. Açık şekilde akan sulama kanalının üstüne bıraktık. Sulama suyunun gittiği kanala akmakta. 5 aydır sivrisinekten, kokudan ne durabiliyoruz ne de yaşayabiliyoruz. Bir misafirimiz bile gelemiyor. Zaten korona var biz koronayla mı uğraşalım buradan yayılacak hastalıkla mı uğraşalım. Temizlik diyorlar gelip görsünler ne şartlarda lağım suyunun aktığını. Belediye niçin var. Gelsinler, görsünler, sesimizi duysunlar ama sesimizi duyan yok" dedi. Kanalizasyondan gelen pisliğin mahalleye aktığını söyleyen Sabri Parlakyıldız, "Belediye gittik, bahçe sahibi izin vermiyor diye yapamıyoruz diyorlar. Böyle bir şey var mı? Belediye bir kanalizasyonu yapamıyor. Atık su bedeli alıyorlar ama kanalı yapamıyorlar. Böyle bir şey var mı?" şeklinde konuştu.
Sıkıntı böyle mi çözülür!
Mahalle sakinlerinden Mustafa Horoz da, kanalizasyonun 5 aydır açık bir şekilde sulama kanalına aktığını dile getirerek, kanalın 30 evin önünden geçtiğini kokudan kimsenin dışarıya çıkamadığını kaydetti. Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan'ın sizin bütün sorunlarınızı çözeceğim dediğini öne süren Horoz, "Selahattin Gürkan seçimden önce buraya gelip diyor ki' sandıkta Selahattin deyin, ben sizin bütün sorunlarınızı çözeceğim' bu sözü verdi. Sıkıntı böyle mi çözülür. Lağım, pisliğin içerinde yaşıyoruz böyle mi çözülür. Evden başımızı çıkaramıyoruz. Bu Allahtan reva mı? Yetkililerin sesimizi duymalarını istiyoruz. Gelsinler görsünler ne haldeyiz. Valiye kadar gittik, ama belediye kulak asmıyor. Virüs var diyorlar. Virüs hiç bir şey. Burada veba hastalığı var. Veba hastalığına yakalanırsak hiç kimse kurtulamaz. Bize bir çare bulsunlar. Bahçenin içinden yıllar önce götürülen kanal istimlak edilmediği için şuanda bahçe sahibi diyor ki' ağaç bedelimi öde gelip kanalı yap' ama belediye bedeli ödemediği için bahçe sahibi izin vermiyor" diye konuştu.
Sesimizi duyun
Mahallede 30 yıldır imar sorunun da olduğuna dikkat çeken Horoz, "36 senedir Tecde bölgesinde oturuyorum. Münir Erkal döneminde bu bölge imara girdi ve tapularımız verildi. Cemal Akın Bey Bostanbaşı'nı imara açtı. Buraya gelince herkes bir şey söylüyor. Biri diyor sizin bölge tarım, diğeri diyor imarlı. Bizde şaştık. Eğer tarım ise, tam teşekküllü tarımı verin biz tarımımıza devam edelim. Eğer tarım değilse, açın imara verelim daire karşılığı çıkıp gidelim. Yazık günah bize. 30 senedir bir ağaç dikemedik. Sulama Birliği bu yaz 3 kere su vermiş. Allah’tan reva mı? Hırsızlık mı yapalım. Yazık günah. Bostanbaşı ile aramızda 800 metre var. Her tarafta 17 kat daire dikilmiş. Şimdi oraya bir yol açmak istiyorlar. Diyorlar buraya size 2 dükkan vereceğim. Eğer başkanın vicdanı bunu götürüyorsa, bizde vatandaş olarak vicdanı götüreceğiz. Eğer hak yemiyorsa emsale uysun, biz yoluna taş koymuyoruz. Açsın yolunu vatandaşın hakkını yemesin. Ne yolumuz, ne itfaiye gelir var. Bir yangın çıksa, ne olacak. Bu yolda traktör geçmiyor. Sesimizi duyun" değerlendirmesinde bulundu.
MASKİ 'nasıl yapacağız' diyor sen bilmiyorsan biz nasıl bilelim
Mahalle sakinlerinde Kazım Doğan ise, 5 aydan fazladır pislik içerisinde yaşadıklarını anlatarak, "Kanalizasyon böyle bir açık şekilde akıyor. MASKİ gelip bakıyor, gidiyor. Bu sıcakta kokudan, sivrisineklerden dışarı kafamızı çıkaramıyoruz. Derdimizi kime söyleyeceğiz, kime anlatacağız bilemiyoruz. Virüs diyorlar. Burada virüs yok veba var. Ufak çocuklar ister istemez çıkıp oynuyorlar. Lağım suyu sulama kanalına akıyor. Çocuklar suya girseler ne olacak. Biz çiftçi adamız. Çocuğa nasıl sahip çıkacağız. Sebze yiyemiyoruz. MASKİ personeli muhtarla gelmiş diyor ki 'nasıl yapacağız' sen bilmiyorsan biz nasıl bilelim" dedi.