Halkın tercih merkezi oldu

Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi(MEAH) bünyesinde faaliyet gösteren Hematoloji Polikliniği ve Tıbbi Onkoloji Polikliniği, Malatya ve bölge halkının tercih ettiği sağlık merkezi haline geldi.

Halkın tercih merkezi oldu

Yaklaşık 3 yıldır hizmet veren servis hastanenin Eğitim ve Araştırma hastanesi haline gelmesiyle etkinliğini daha da arttırarak Doç. Dr. İlhami Berber yönetiminde teşhis ve tedavi konusunda önemli başarılar elde etmeye başladı. Berber, Medikal tıbbi onkoloji bölümüne ilave olarak Hematoloji bölümünü da açtıklarını belirterek, “Bildiğiniz gibi kanser hastalarına genel olarak Medikal Onkoloji ve Hematoloji ile beraber bakılıyor. Hematoloji bölümü daha çok kan kanseri ve lenf bezi kanseri olan hastalara bakarken Medikal Onkoloji bölümü daha çok mide kanseri, akciğer kanseri, beyin kanseri,  kalın bağırsak kanseri gibi kanser çeşitlerinde bakıyor” dedi.

HER TÜRLÜ KANSER HASTALARINA BAKIYORUZ

Hematoloji bölümdeki çalışmanın bir ekip işi olduğunu dile getiren Doç. Dr. İlhami Berber,   “Hematoloji biraz ekip işi. Burada Patatog doktorumuz olacak. Radyolog, mikrobiyolog, Enfeksiyon doktoru olacak.  Bunları yaklaşık 3 yıldır geliştiriyoruz. Şu anda birçok hastanede bakılan her türlü hastalığa hem hematoloji doktoru olarak ben, hem de Medikal Onkoloji doktoru Aslı Yıldırım hanım ile her türlü hastalığa bakabilecek durumdayız. Hem bilgimiz hem hastanemizin ekipman ortamı bunları kaldırabilecek düzeydedir. Hematoloji onkoloji hastası için kullandığımız bir kemoterapi ünitemiz var.  Artık günde 15-20 hastaya kadar kemoterapi verecek düzeyde çalışıyoruz. Hem çalışan personel çok ilgili. Hem diğer Doktor arkadaşlarımız diğer branşlar bize yardımcı oluyorlar. Hem başhekimimiz hem İl Sağlık Müdürümüz her zaman destekleri yanımızda hep beraber çalışıyoruz” diye konuştu.

AKILLI İLAÇ KULLANIMI YAPIYORUZ

Akıllı ilaç kullanımına da değinen Doç. Dr. İlhami Berber, “Kanserde biliyorsunuz son zamanlarda akıllı ilaçlar çıktı. Kemoterapi haricinde akıllı ilaçlar hedefe yönelik tedaviler gerçekleştiriyor. Bu ilaçları bir Ankara'da bir İstanbul'da bir Büyükşehir ölene kadar kullanıyorsa biz de burada uygun endikasyondaki hastalara bu ilaçları başlayıp verebilme kapasitesine sahibiz. Hastaları burada eğitim kadromuz olmadığı için direk polikliniğimizde bizler muayene ediyoruz. Hem uzman doktorlarımız, hem ben muayene ediyoruz. Serviste vizitemizi yapıyoruz. 15 yataklı bir servisimiz var. Servisimize sürekli hasta oluyor ve son zamanlarda artan talebi artık karşılayamayacak hale geldik. Burada 3-4 yıllık bir emeğin karşılığı var. Umut ediyorum ki buranın daha çok tanımasıyla hem hastalara daha iyi bakarak hem de gerek yöneticilerimizin desteğiyle gerek personelimizin kendi kişisel gelişimlerini daha da tamamlamalarıyla bizlerin kendimize kendimizi daha geliştirmemize bu işi daha iyi yerlere getireceğiz diye düşünüyorum”             şeklinde konuştu.

HASTALARIMIZLA BİREBİR İLGİLENİYORUZ

Berber, “Buradaki en büyük kazanç burada belki daha önce hiç olmayan yani daha önce daha az hastaya hizmet eden bir bölümü Son üç beş yılda daha fazla sayıda hizmet eden daha kaliteli hizmet veren bir yere getirdik. Hep beraber yönetim tüm doktor arkadaşla beraber. Bundan sonraki çabamız tüm bu sayıyı hem hasta sayımızı hem de hastaya olan ilgimizi hem de hasta sayımız da arttırmak bu şekilde devam edeceğiz. Burada hastanın her şeyi her şeyi bir doktor ilgileniyor. Orada biliyorsunuz asistanlar uzman var. Yan dal asistanlarımız var. Ama burada her şeyi biz yapıyoruz. Burada ayrıca yardımcı personeli daha iyi yetiştiriyoruz. Onlar bize yardımcı oluyorlar. Ama ihtiyaç olduğunda gece bile evimizden geliyoruz. Acil hasta geldiği zaman bizi acilden arıyorlar biz acile geliyoruz” dedi.

YAŞAM KALİTESİ ARTTI

Berber, “Biliyorsunuz ülkemizde de son yıllarda insanlardaki yaşam beklentisi kalitesi arttı. Önceden örneğin bir insanın normal yaşam beklentisi 60-65 iken artık 75'e çıktı. Tabii insanlar çok yaşayınca kanser olma ihtimali de artıyor. Şöyle anlatayım. Öncelikle tansiyon bizim hastamız belki bilmiyordu. Belki kullanmıyordu. Ama bilinç arttıkça öyle tuzsuz yemeye başladı, sağlık politikalarıyla ilaçlarına daha kolay ulaşır oldu. Eczaneler çoğaldı hemen gittiği köydeki Eczanesinden bile ilacını temin etti. Aspirini düzenli kullandı burada yaşam ömrünü uzattı. Bu sefer hasta Allah korusun beyin kanamasından ölmeyince bu sefer kanser olma ihtimali arttı. Kanserli hastaların daha erken teşhisi yapılıp daha iyi tedavi edebileceklerini düşünüyorum. Ama kanser artıyor mu? tabii ki artıyor. Bu kaçınılmaz. Çünkü bakıyorsunuz her ailede mutlaka bir kanser hastası çıkıyor. Akciğer kanseri çıkıyor.  Kan kanseri oldu diyor, lenf bezi kanseri oldu diyor mide kanseri oldu diyor O yüzden bizim amacımız daha iyi hizmet verip bu işleri daha iyi şekilde yapmak” ifadesinde bulundu.

ÜNİVERSİTE İLE İLİŞKİLERİMİZ İYİ

Berber, “Hastalarımız Hastanemize gelip gönül rahatlığıyla tedavi olabilirler. Ayrıca bizim burada bir üniversite hastanemiz var. Biz ihtiyaç duyarsak onlarla konuşabiliyoruz. Onlar bizlerle konuşabiliyor. Birbirimizden boş yatağımız olduğu zaman onlar bize hasta gönderiyorlar artık biz onları hasta gönderiyoruz. Bu şekilde iletişimizi sağlıyoruz. Hem ilişkilerimiz iyi hadi daha iyi hizmet veriyoruz. Ama bence şuanda şunu kesinlikle söyleyebilirim hiçbir kanserli hastanın Malatya dışarı çıkmasına gerek yoktur kesinlikle hiçbir şey için. Çünkü ilimizde bizde artık Malatya Eğitim Araştırma Hastanesi'nde her şeyi yapılır. İnönü üniversitesi Tıp Fakültesi var orada her şey yapılıyor. Hastalarımız kesinlikle gönül rahat ile bizlere başvurabilirler” dedi.

ERKEN TEŞHİS VE TEDAVİ ÖNEMLİ

Doç. Dr. İlhami Berber, “Özelikle soyut organ tümörlerinde, meme kanseri, akciğer kanseri ve bizim diğer lenf bezi kanserlerinde daha çok hastalığın evresi çok önemli.  Çünkü hasta geç evrede geldiği zaman bizim hem tedavi olanaklarını zorlaşıyor hem de hem de hastanın yaşam beklentisi kısalıyor.  Bu sebeple Biz hastayı mümkün olduğu kadar bir semptomu olduğu zaman, bir şikâyet olduğu zaman mutlaka polikliniklerimize başvurmasını tavsiye ediyoruz. Çünkü bazen gerçekten hasta o kadar ileri evrede geliyor ki, örneğin Malatya’nın bir ücra köyünde yaşayan hasta, örneğin her yerinde kocaman bezeler ile işte kilo kaybı olmuş, halsiz düşmüş, böbrek fonksiyonları bozulmuş, bu tür organ yetmezliğine girmiş, bizim artık ona yapacak faydalı olmaya çalışsak da yapacağımız şeylerin tedavilerin sayısı azalıyor.  Bu da bizim başarımızı etkiliyor hem hastayı etkiliyor hem bizi etkiliyor” dedi.