Gerçek açığa çıkarılsın
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Genel Başkanı Ramazan Beyhan, 26 yıl önce, Sivas Madımak ve Erzincan Başbağlar'da katliam yaşandığını belirterek, 'Failleri ve azmettiricileri etkin bir şekilde soruşturulmayan bu olayların adil yargılanma hakkına riayeti esas alan, bağımsız ve tarafsız bir yargılamaya dayalı olarak irdelenip açığa çıkarılması gerekmektedir' dedi.
MAZLUMDER 14’üncü genel kurulunun ilk toplantısı kentteki özel bir otelde düzenlendi. Genel kurula MAZLUMDER Genel Başkanı Ramazan Beyhan, Malatya Şube Başkanı Mehmet Aslan farklı illerden gelen çok sayıda MAZLUMDER üyesi katıldı.
Olaylar 28 Şubat sürecinin basamak taşı olarak kullanılmıştır
Genel kurul öncesi 26 yıl önce, Sivas Madımak ve Erzincan Başbağlar’daki olaylar ilgili açıklama yapan Beyhan, 26 yıl önce, insanların yaşam hakları ihlal edilip, katliam yaşandığını söyledi. Beyhan, Pir Sultan Abdal Şenliklerine katılmak için 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas iline gelen katılımcılar özellikle Aziz Nesin dolayısıyla Sivas halkı tarafından protesto edilmişti. Yerel halktan oluşan grubun provoke edilmesi ve bu grup içerisine katıldığı sonradan anlaşılıp halen yakalanamayan bazı provokatörlerin gayretleri sonucu çıkan olaylarda, 33 katılımcı, 2 otel görevlisi ve 2 gösterici olmak üzere toplam 37 vatandaş öldürülmüştü. Olay sonrası başlatılan soruşturma ve kovuşturma neticesinde, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin 2001 yılında onadığı tartışmalı karar uyarınca, sanıklardan 33'ü için ölüm cezası, 4’ü 20 yıl, 1’i de 15 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Bu kararla 26 yıldır cezaevinde hapsedilen hükümlüler bulunmaktadır. Sivas olaylarının sonuçları/etkileri, sadece, bu davayla ve bu davada yargılanan sanıklarla sınırlı kalmamış, o dönemde yargılananların şahsında, İslam’a inananların tamamı bazı odaklarca hedef gösterilmiş, olaylar 28 Şubat sürecinin basamak taşı olarak kullanılmıştır. 37 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan Sivas olaylarının faillerini, azmettiricilerini, inançlara hakaret ederek kitleleri provoke edenleri açığa çıkarmak, yargılananlar bakımından Adil Yargılanma Hakkı’nın gereğini yerine getirmek, mağdurlar ve toplum bakımından da adalet ihtiyacını karşılamak, toplumsal hastalıklarımızla ve eski devlet anlayışıyla yüzleşmek ve bir daha asla bu tür olayları yaşamamak için acilen yargılamanın yenilenmesi gerekmektedir” dedi.
Adaleti, hep birlikte ve hepimiz için istemeliyiz
Başbağlar Katliamının Sivas olaylarına misilleme olarak 3 gün sonra gerçekleştirildiğini dile getiren Beyhan, “PKK mensupları, köyde önce propaganda yaparak bildiri bırakmış, erkekleri köy meydanına toplayarak kurşuna dizmiştir. İki yüzü aşkın ev ve bir caminin yakıldığı köyde, yanarak öldürülen 4 kişiyle birlikte aralarında kadınların da bulunduğu toplam 33 masum katledilmişti. PKK tarafından bırakılan notta bu katliam "Sivas'ın intikamı” olarak belirtilmiş, PKK yöneticileri de bu eylemi örgütün yaptığını kabul etmişti. Bu katliam üzerine olayı gerçekleştiren 100 civarındaki PKK militanı yerine, şüphe üzerine yakalanan ve sivillerden oluşan 20 kişi yargılanmıştır. Yargılama sonucunda 18 kişi beraat etmiş, 2 kişi de yardım yataklıktan cezalandırılmış olup, katliamı bizzat yapan veya azmettiren tek bir kişi bile tespit edilip, yargılanmamıştır. Başbağlar Köyü katliamı mağdurları da, dönemin hükümeti ve kolluk makamlarının gerekli tedbirleri almaması, etkin ve adil bir soruşturma ile kovuşturma süreci yürütülmemesi sebebiyle adalet beklemektedir. Uğranılan mağduriyetlerin görünen failleri yanında, asıl zalimlerin ve buna emri veren kirli azmettiricilerin ortaya çıkarılması gerekmektedir. Unutmamak gerekir ki, adaleti, hep birlikte ve hepimiz için istemeliyiz. Sivas davasında asıl fail olmayıp, intikam mantığıyla yürütülen hukuksuz yargılamalar neticesinde adil yargılanmayan ve halen cezaevlerinde tutulan mazlumların da yeniden yargılanmalarını, masumların serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Başbağlar katliamında olayın gerçek faillerinin ve azmettiricilerinin yakalanıp, cezalandırılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.