Emekten tasarruf olmaz

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Genel Başkanı Hakan Toy, tüm üniversitelerle 2021 Kamu Çerçeve Protokolü yapıldığını ancak İnönü Üniversitesi ve hastane yönetiminin Cumhurbaşkanı ve Çalışma Bakanına rağmen, inat ederek, bahane üreterek, işçinin emeğinden tasarruf edip, sağlık işçilerini huzursuz ederek 2021 Kamu Çerçeve Protokolü teklifini reddettiğini söyledi.

Emekten tasarruf olmaz

TÜRK-İŞ Konfederasyonu’na bağlı Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası üyeleri, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi önünde bir araya gelerek, Turgut Özal Tıp Merkezi ve Diş Hekimliği Fakültesinde çalışan sağlık işçilerinin '2021 Kamu Çerçeve Protokolü'ne dahil edilmemesine tepki gösterip, üniversite ve hastane yönetimini protesto ve ederek, basın açıklamasında bulundular. Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Genel Başkanı Hakan Toy, pandemiye karşı mücadele eden sağlık emekçilerinin hiçe sayılmasına, işçi memur ayrımı yapılmasına, kamu çerçeve dışında tutulmasına karşı olmak için basın açıklamasını gerçekleştirdiklerini söyledi. Toy, sendika olarak taşeron köle sistemine karşı ilk mücadeleyi Turgut Özal Tıp Merkezinde 2000 yılında 600 işçimize sözleşme ile yeni haklar alarak başlattıklarını anımsatarak, "O dönemin idaresi işçilere haklarını ödemedi dava ile işçilerimize haklarını ödettirdik. İşçileri işten attılar işe iade ettirdik. 20 yıl geçti fakat burada emeğe karşı hâla anlayış maalesef değişmemiş. 2020 yılı haziran aylarında idarenin her türlü işkolu engellerine karşı mücadele verdik, yaklaşık 1 yıl İŞ-KUR’dan işe başlayan işçilerimizi sözleşmeden mahrum ettiler. İşçilerin hakkı üzerinizde kaldı.     Sizlerin teveccühü ile sözleşme çoğunluğumuzu sağladık" dedi.

Mali krizin sorumlusu işçiler değil

Toy, hastanedeki mali krizin sorumlusunun sağlık işçileri olmadığını anlatarak, "İşçinin emeğinden tasarruf edemezsiniz ve gördük ki; işçilerini kamu çerçeveye dahil eden yürekli üniversite idarelerimizin kamu çerçeveden kaynaklı oluşan toplu iş sözleşme borçlarını Türk-iş başkanımızın da çabaları ile şimdi hazine ve maliye bakanlığından ek bütçe göndererek kapatıyorlar. Ah!! başhekim hazretleri ah!!  bizi dinleseydiniz, bu fedakâr işçileri kamu çerçeveye dahil etseydiniz maliye şimdi sizin de borçlarınızı kapatacaktı. Unutmayın ki; zulüm ile abad olunmaz,  maalesef süreci adaletli ve tarafsız yönetemediniz. Nitekim idarenin anlaşmazlık tutumu sonunda sözleşmemizi hep silah olarak dayattıkları yüksek hakem kuruluna sürüklemişler ve pandeminin kahramanları sağlık işçilerimiz asgari ücrete mahkum edilmiştir.  4.100 ün altında kamu işçi taban ücreti kalmamıştır diyen Cumhurbaşkanımıza ve çalışma bakanımıza rağmen, inat edenler, bahane üretenler, sağlık işçilerini huzursuz edenler, bu pandemi döneminde sağlık işçilerine zulüm edenler, konforlu koltuklarında huzurla oturamazlar. Bu idareciler markete gittiğinde yağ fiyatlarını, yumurta fiyatlarını görünce hastanesinde asgari ücrete mahkum ettiği bu sağlık işçiler aklına gelmiyorsa, vicdanları sızlamıyorsa, merhamet duyguları kaybolmuş, üzerlerine metal yorgunluğu çökmüş demektir. Buradan hastane idaresine tekrar çağrıda bulunuyoruz acil olarak tekrar masaya oturalım bu zulüm sona ersin Turgut Özal Tıp Merkezi sağlık işçilerimizi hak ettikleri kamu çerçeveye ek protokol ile dahil edilsin" diye konuştu.