Dünya yine kör ve sağır
Malatya Şam Derneği üyeleri, Malatya'da Cuma Namazının ardından Soykan Parkı'nda bir araya gelerek, ellerinde pankartlarla Suriye'nin İdlip kentinde yaşanan saldırıları protesto etti. Saldırıları protesto eden grup, Rusya, İran ve Esad rejiminin İdlib'e düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenler için gıyabi cenaze namazı kıldı.
Suriye halkı yok ediliyor
Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda grup adına açıklamalarda bulunan Malatya Şam Dernek Başkanı Hüseyin Polat, 2011 yılından bu yana Suriye’de masum kanının akmaya devam ettiğini vurgulayarak, “Halkının katili Suriye Baas rejiminin son temsilcisi Esed’in daveti ile bu ülkeye yerleşen Rus askerleri, bir yandan katil Beşşar Esed yönetimini, diğer yandan kendi güçlerini ve İran’ın askerlerini kullanarak masum Suriye halkına soykırım uygulamaya devam ediyor. Modern dünyanın gözü önünde Suriye halkı yok ediliyor. Daha önce Astana ve Soçi’de İran, Rusya ve Türkiye arasında varılan mutabakata göre, Suriye’nin çatışma bölgelerinden gelen masum, silahsız insanların gelip yerleştiği, nüfusu 4 milyonu aşmış olan İdlib, çatışmasızlık bölgesi ilan edilmiş ve Türkiye de çatışmaları önleme amaçlı olarak, bölgeye gözlem istasyonları kurmuştu" diye konuştu.
Yardımlara muhtaç hale geldiler
Dünyanın gözü önünde İdlip'te katliam ve kıyım yaşandığını ifade eden Polat, "Günlerdir İdlib’te silahsız ve savunmasız insanların üzerine, karadan ve havadan saldırarak katliama ve kıyıma başladılar. Zaten Astana’daki mutabakat metnine göre Suriye’de işgalci konumunda bulunan ve sistematik biçimde Suriye halkını katletmiş bulunan iki ülkenin, İran ve Rusya’nın garantör sıfatıyla ‘çatışmasızlık Planı’nım uygulamasında yetkili ve sorumlu olmaları anlaşmanın sonucunu göstermesi açısından yeterlidir. İşte haftalardır devam eden saldırılarda, her gün onlarca insan acımasızca katledildi, katlediliyor, onlarcası da yaralandı. Kadın-erkek, yaşlı-genç ve çocuk on binlerce insan, bombardımanlardan kurtulmak için Türkiye sınırına doğru kaçmak zorunda kaldı. Türkiye’nin sınırlarına dayanan aç, susuz, evsiz, barksız bu masumların sayısı çoktan yüz binleri geçti. Bu kardeşlerimiz şu soğuk kış şartlarında kendilerine ulaşacak yardımlara muhtaç hale geldiler. Aksi halde, hepsi ölümle ve kötü hastalıklarla karşı karşıya bulunmaktadırlar" dedi.
Bir Furkan savaşıdır
Polat, bir araya gelmeyen ülkelerin Suriye halkının özgürlük talebini boğmak için ellerinden geleni yaptıklarını dile getirerek, “Yedi bir araya gelmez; Esed, Rusya, İran, Amerika, Avrupa, PKK, Marksist-sosyalistler hepsi birlikte Suriye halkının özgürlük talebini boğmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Güya birbirlerine düşman bu unsurlar sırf Suriye halkı ve onun mücadele zemini İslami bir sosyolojiye dayanıyor diye bu sesi, talebi boğmaya çalışıyorlar. Bu bağlamda Suriye direnişi en başından beri aynı zamanda bir Furkan savaşıdır. Bugünlerde bombardıman İdlib üzerine yoğunlaşmış durumda. Şam’ın Doğu Guta bölgesi, Hama, Humus, Deyruzzur ve güneydeki Dera kentinden sonra Esed rejimi muhaliflerin özgürleştirdiği son bölge olan İdlib’de de zulüm ve tahakkümünü tesis etmek ve Suriye halkının özgürlük ve adalet çığlığını tümüyle bastırmak üzere saldırıya geçmiştir. Bizler Malatya-Şam derneği ve bize destek veren Malatya’daki sivil toplum kuruluşları olarak, 21. Yüzyılda masum insanlara, dolayısıyla insanlığa karşı böylesi bir katliamı işleme cüretinde bulunan, Suriye rejimini ve ona destek veren Rusya ve İran’ı şiddetle telin ederken, seyirci kalan ve göz yumarak katliamları onaylayan ABD, Avrupa Birliği, Bileşmiş Milletleri ve diğer Arap rejimlerini buradan protesto ediyoruz. Sistematik bir tarzda halkı katleden, şehirleri füzelerle, varil bombalarıyla, fosfor bombalarıyla yakıp yıkan Esed canisi bunlar tarafından ‘meşru’ lider muamelesi görürken, zulme karşı direnişi örgütleyen yapılar terörist ithamına maruz kalmakta ve ‘hiçbir şekilde varlığına müsaade edilemez örgütler’ muamelesine tabi tutulmaktadır” şeklinde konuştu.
Zalim idarecilerine dur demeye çağırıyoruz
'Suriye’de meşru bir şekilde direniş gösterip halkın namusunu korumaya çalışanlar terörist değil bizatihi milyonlarca Suriyeliyi katleden, sürgün edenler, ülkeyi yakanlar yıkanlar teröristtir' diyen Polat, Milyonlarca masum Müslümanı Bosna’da, Filistin’de, Mısır’da, Doğu Türkistan’da, Arakan’da Afganistan’da, Irak’ta, Çeçenistan’da katledenler teröristtir. Suriye’de sekiz yıldır ölüme ve onca vahşete terk edilen yüz binlerce masum insanın, hapishanelerde işkence ve tecavüze uğrayan kadınların, açlıktan ölen bebeklerin, sürgün edilen milyonların, yakılan yıkılan şehirlerin elbette bir gün hesabı sorulacaktır. Ancak onlar ve onlara destek verenler, sessiz kalanlar artık insanlıktan ve insani değerlerden söz edemeyecekler. İnsanların yüzüne bile bakamayacaklar. Bunun için Müslüman-gayr-ı Müslim vicdan sahibi herkesi vicdanının sesine kulak vermeye, bu zulümlere sessiz ve seyirci kalmamaya, iktidarlarının devamını kan, katliam, yıkım ve insanların gözyaşlarında gören zalim idarecilerine dur demeye çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.