Devlet kazancından vazgeçmeli

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Eğitim İşleri Başkanı Metin Kaya, Türkiye'de ciddi bir ekonomik krizin olduğunu krizin, plansız özelleştirmeler, üretime destek verilmemesinden kaynaklandığını söyledi. Üretime dayalı bütün sektörlerin özelleştirildiğini vurgulayan Kaya, 'Serbest piyasa olduğu için özel sektör dışarıdan gelen hammaddeden kaynaklı sürekli fiyat yükseltmesine gidiyor. Kepçeyle alıyorlar, çay kaşığı ile veriyorlar. Devletin kendi kazancından vazgeçerek, ciddi adımlar atması lazım' dedi.

Devlet kazancından vazgeçmeli

Seçim barajı adaletsizliktir

Birtakım eğitim ve ziyaretlerde bulunmak üzere Malatya’ya gelen HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Eğitim İşleri Başkanı Metin Kaya ile Türkiye ve Malatya gündemini konuştuk. Kaya, Türkiye’de ciddi bir ekonomik krizin olduğunu ancak krizin hangi seviye olduğunu kestirmenin zor olduğunu anlattı. Sürekli artan fiyatlara vatandaşın yetişemediğini söyleyen Kaya, Devlettin kazancından vazgeçerek, başta gıda ve akaryakıt olmak üzere tüm ürünlerde KDV ve ÖTV’yi kaldırması gerektiğini vurguladı. Seçim barajını yüzde 7'ye düşürecek düzenleme ile ilgili konuşan Kaya, yüzdeliğin değil seçim barajının olmasının bile başlı başlına bir adaletsizlik olduğunu söyledi. HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Eğitim İşleri Başkanı Metin Kaya ve HÜDA PAR İl Başkanı İlker Dönmezer ile yaptığımız sohbetten kesitler.

Ciddi bir ekonomik kriz var

NETHABER: Ekonomik olarak zor süreçten geçiyoruz ekonomi ve art arda gelen zamları nasıl değerlendirirsiniz? 

Kaya, Türkiye’de ciddi bir ekonomik kriz var, hangi seviyededir, bunu kestirmek mümkün değil. Ekonominin bu seviyeye gelmesi geçmişten gelen ekonomik problemlerden kaynaklı. Plansız özelleştirmeler, tarım ülkesi olan Türkiye’de tarıma verilen desteğin yeterli olmaması gıda krizi oluşturdu. Toplumda oluşturulan algı ile ülkemizde gıda krizi olduğu algısı oluşturuldu. Üretime dayalı bütün sektörler özelleştirildi. Özel sektör istediği şekilde fiyat koyabiliyor. Serbest piyasa olduğu için özel sektör dışarıdan gelen hammaddeden kaynaklı sürekli fiyat yükseltmesine gidiyor. Hükümetin bu konuda adımlar atması lazım. Bazı adımlar atıyor, gıdada KDV indirimi. Bazı gıda ürünlerde KDV yüzde 1’e düşürüldü. Bütün temel ihtiyaçlarda KDV’nin sıfırlanması gerektiğini düşünüyoruz. Akaryakıtta da KDV ve ÖTV’ni kaldırılması lazım. Akaryakıtta ciddi bir problem var. Petrolün varil fiyatı 60, 70 liradan 140 dolar seviyelerine çıktığında mazot ve benzinin litresi 7-8 liradan 25 lira seviyelerine çıktı. Petrolün varil fiyatı 100 dolar seviyelerine düştü ancak mazot ve benzin fiyatı hala 18 liranın üzerindedir. Kepçeyle alıyorlar, geri iadesinde çay kaşığı ile veriyorlar. 

Devlet kazancından vazgeçmiyor

NETHABER: Devletin denetim mekanizmasında sıkıntı yaşanıyor mu?

Kaya, Elbette ki yaşanıyor. Şuanda 5 litre ayçiçek yağının fiyatını kimse biliyor mu? Kimi yerlerde 5 litresi 109 lira, bazı yerlerde 190 lira, kimi yerler yok diyor. Bunun sebebi nedir? Önce panik havası oluşturuldu. Toplumda kıtlık varmış gibi oldu. Toplumu o hale getirdiler. Sanki Türkiye’de savaşa girecek gibi bir algı oluşturuldu. Bu da sektörlerin işine yaradı. Hükümete düşen bu algıyı kırmak. Serbest piyasa olsa bile bir standart getirmek. Şuan stokçuluğa karşı bir caydırıcılık yoktur. Ceza verileceği söyleniyor, bu stokçuluğun yanında ceza devede kulak kalıyor. Hükümetin, toplumun gerginliğini giderecek ciddi adımlar atması lazım. Devlet, bu toplumu sömürü haline getiren her kim ise bunun önünü alacak. İkincisi devlet şuanda kendi kazancından vazgeçmiyor. Ama yükü vatandaşın sırtına bindirmiş, devletin sorumluluk alması lazım. Asgari ücrete yüzde 50 zam yapıldı, aynı hafta içerisinde o zam eridi. Elektrik faturalarında yeni düzenlemeye ciddi bir el atılması lazım. Aksi takdirde hem vatandaşı hem de ülkeyi mağdur ediyor. 

Üretim desteklenmeli

NETHABER: Parti olarak çözüm önerileriniz nelerdir? 

Kaya, Devletin kendi kazancından vazgeçmesi gerekiyor. Vergi çok yüksek, vergiyi düşürmesi lazım sadece gıdada değil, akaryakıtta da düşürülmesi lazım. Ama bundan vazgeçerken, bu vatandaşın cebine gitmeli, işverenin değil. Devletin vazgeçtiği ÖTV, KDV gibi kalemler vatandaşın cebine yansımıyor, işverenin cebine yansıyor. Bunu vatandaşa yansıyacak düzenleme getirilmeli. Dışarıya bağımlı hale gelmekten vazgeçilecek politikalar geliştirilmeli. Tarım desteklenmeli, çiftçi üretmekten vazgeçmiş, ilaç akaryakıt, gübre fiyatları başını almış gidiyor. Vatandaş düşünüyor, bu haliyle tarlayı eksem bana yük oluyor. Devlet bunlar için üretime destek vermeli. Buğday için dolar dökersen yarın ekmek fiyatı 8-10 lirayı bulacak vatandaş eve ekmek götüremeyecek.

Temsiliyette adalet yoktur

NETHABER: Seçim barajı tartışmalarıyla var bununla ilgili neler söylersiniz? 

Kaya, Seçim barajının olması bile başlı başlına bir adaletsizliktir. Yüzdeliği önemli değil. Temsiliyette adalet yoktur. 12 Eylül sonrası koalisyon olmaması için baraj getirildi. Amaç birilerinin önünü kesmek, güçlüyü daha güçlü yapmak, güçsüzü daha güçsüz ederek, yok etmektir. İlle iktidar ve muhalefeti seçmek zorunda değilsiniz, baraj sistemi buna mecbur bırakıyor. Toplum parti liderlerinin gösterdiği adaylara muhtaç hale getirilmiştir. Olması gereken nedir? Adil bir sistemde barajın olmaması gerekiyor. Herkes mecliste görmek istediği kişiyi seçme hakkına sahip olması lazım. Bu aynı zamanda vatandaşa hakarettir. Çünkü vatandaşa hakkaniyetli bir oy verme fırsatı vermiyorsun. 

Sistem ittifakları zorunlu hale getiriyor

NETHABER: HÜDA PAR ittifakların içerisinde yer alacak mı? 

Kaya, Seçim sistemi bir anlamda ittifakları zorunlu hale getiriyor.  HÜDA PAR’ın ittifaklarda yer almasının ölçüleri bellidir. Kendi ilkeleri çerçevesinde ittifak olursa niye olmasın. Amaç ülkeye hizmet değil mi? Şuan oluşan ittifaklar hepsi farklı düşüncede. Neticede bizim ilkemiz çerçevesinde bir ittifak olursa; halkımıza, insanımıza hizmet etmeyi düşünüyoruz. 

Bizim ölçümüz İslami ölçüdür

NETHABER: Nafakadan kaynaklı mağduriyetler yaşanıyor, bu duruma çözüm için yeni bir yasa hazırlanıyor neler söylersiniz?  

Kaya, Öncelikle detaylarının belli olması gerekiyor. Bizim ölçümüz İslami ölçüdür. Kişi mağdur olmuşsa mağduriyet giderilecekse nafaka verilir, yoksa nafaka yoktur. Boşanmada mağduriyet varsa mağduriyet giderilmesi gerekiyor.  Ama ömür boyu bir nafaka ödemesi zulümdür. Bunun temel nedeni İstanbul Sözleşmesi ve 6284 nolu yasa. Bu yasalar kadın cinayetini engelledi mi hayır arttırdı. Bunun sebebi, toplumun değerleri yok edildi. Değerler yok edilince arkasından inançsızlık geldi. Allahtan korkan, ahireti düşünen bir insan eşine zulüm etmez. Bu kültür aramızdan çıkarıldı, çıkarılınca her şey maddi değerlere yüklendi. Toplum olarak artık son gidiyoruz. 

Kayısı sektörü göz ardı edilmemeli

NETHABER: Son olarak Malatya özelinde söylemek istedikleriniz? 

Kaya, Ülke genelinde yaşanan sorunlar Malatya’da da olduğu gibi yaşanıyor. Malatya bir üretim yeri, kayısı şehridir. Kayısı üzerine birçok yatırım vardır. Devletin kayısı sektörünü göz ardı etmemesi lazım. Buradaki insanlar sektörden kazanç sağlıyor. Devletin destek vermesi lazım ki, Konya’daki buğday gibi olmasın. Kayısı sektörü sıkıntıda; çünkü akaryakıt, ilaç gübre maliyetleri çok fazla.