'Siyasi istikrarın olmadığı yerde ekonomik gelişme de olmaz'
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 'Türkiye'de siyasi istikrar ve güven ortamı devam ediyor. Bu çok kıymetli. Bunu en iyi iş dünyası bilir. Çünkü siyasi istikrarın ve güvenin olmadığı yerde ekonomik gelişme de, refah da olmaz' dedi.
Deprem bölgesi Malatya’da sivilm toplum kuruluşları ve iş dünyasının temsilcileri ile stişare toplantısında bir araya gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, dünyanın zor günler geçirdiğine dikkat çekerek, Türkiye’deki siyasi istikrar ve güven ortamının önemine vurgu yaptı. Yılmaz, Türkiye’nin 11 ili etkileyen 6 Şubat depremlerine rağmen yoluna güçlü bir şekilde devam ettiğini kaydederek, 14 Mayıs Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili seçimlerinde halkın verdiği destekle Türkiye’de siyasi istikrar ve güven ortamının devam ettiğini, bunu ise en iyi iş dünyasının bileceğini söyledi.
Bizden sürpriz beklemeyin
Ekonominin düşmanının belirsizlik olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, ”Ekonominin düşmanı belirsizliktir. Belirsizliği ne kadar azaltırsanız, öngörülebilirliği ne kadar arttırabilirseniz ekonomik hayat o kadar sağlıklı bir şekilde çalışır. Biz de onu yaptık. Bu aralar bazı çevreler yerel seçimi gerekçe göstererek bir belirsizlik oluşturmaya çalıştırıyorlar. Sanki yerel seçimler sonrası sürpriz bir şeyler olacak gibi hava oluşturmaya çalışıyorlar. Ona da kesinlikle prim vermeyin, böyle bir şey söz konusu değil. Biz genel seçimleri yaptık, Meclisimizi, başkanımızı seçtik ve 5 yıllık süreç içerisinde yol haritalarımızı da istişarelerle şekillendirdik. Dolayısıyla bizden sürpriz beklemeyin, tam aksine öngörülebilirlik bekleyin. Politika dokümanlarımız da ne yazdıysak onları adım adım kararlı bir şekilde hayata geçireceğiz. Birileri yerel seçimler vesilesiyle spekülasyon yapmaya, piyasaları bozmaya çalışıyor. Bunun üzerinden siyasi ve ekonomik rant elde etmeye çalışanlar var. Bunlara ben inanıyorum ki halkımız itibar etmeyecektir“ ifadelerini kullandı.
“Enflasyonda belirgin bir düşüş başlayacak”
Kararlı bir şekilde politikaların sürdürüleceğini belirten Yılmaz, “Bir taraftan büyümemizi ve istihdamımızı makul bir çizgide sürdürürken, diğer taraftan da depremin yaralarını saracağız. Bir yandan da enflasyonla mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Bu yılın ikinci yarısında enflasyonda belirgin bir düşüş başlayacak. 2025’te bunun hızlandığını göreceğiz, 2026’da ise tek haneli rakamlara ulaşacağız. Bunun planını programını yapmış durumdayız. Bir taraftan para politikaları ile diğer taraftan maliye politikaları ile üçüncü bir başlık olarakta yapısal reformlarla hedeflerimize birer birer ulaşacağız. Deprem harcamalarına rağmen bütçe açığımızı kontrol altına almış durumdayız. Ekonomik büyüklüğümüz 1 trilyon 119 milyara ulaştı yıl sonu itibarıyla. İlk defa trilyon dolar seviyesini geçmiş olduk. Kişi başına düşen gelirimiz 13 bin 100 doları buldu. Burada iyi bir seviyeyi yakaladık. İstidam olarak 32 milyonu aşmış bir istihdamımız var. Burada iyi gidiyoruz. Türkiye kim ne derse desin en iyi performansı gösteren ülkelerin başında geliyor. Reel ekonomik tarafımızda sorun yok, meselemiz enflasyon, onu da inşallah adım adım aşağılara çekeceğiz” diye konuştu.