Çifte standart uygulanmasın

4/B sözleşmeli Diyanet personeline uygulanan çifte standardın bir an önce düzenlenmesi gerektiğini belirten Diyanet-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Engin, 'Aynı kurumda sözleşmeli olarak çalışanlar arasında iki farklı uygulama söz konusudur. 9 Temmuz 2018'den sonra atananlar 3+1 formülü ile kadroya alınırken söz konusu tarihten önce atanan 18 bin personel halen kadroya geçirilmemektedir' dedi.

Çifte standart uygulanmasın

Diyanet-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Engin, sendika binasında sözleşmeli personellerin hakları ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Engin, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda şu anda 18 Bin 11 süresiz 4/B Sözleşmeli, 8 Bin 808 3+1 sözleşmeli personel çalıştığını, aynı kurumda sözleşmeli olarak çalışanlar arasında iki farklı uygulama söz konusu olduğunu söyledi. 

18 bin personel kadro bekliyor

9 Temmuz 2018’den sonra atananlar 3+1 formülü ile kadroya alınırken söz konusu tarihten önce atanan 18 bin personelin halen kadroya geçirilmediğini ifade eden Engin, "9 Temmuz 2018’den sonra atananlar ise 1 yılın sonunda becayiş ve eş durumu tayininden yararlanamamaktadır.  Aynı kurumda çalışan 4/B Sözleşmelilere uygulanan bu çifte standardın bir an önce son bulmasını istiyoruz. Tüm 4/B sözleşmeli personelin 3+1 formülü ile kadroya alınması ve çalışmalarını müteakip 1 yılın sonunda eşi ister kamuda isterse özel sektörde çalışsın becayiş ve eş durumu tayininden yararlanmasının iş barışı açısından son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. 9 Temmuz 2018’den sonra atanan 4/B sözleşmeli personel çakılı kadro gereği 1 yılın sonunda eş durumu ve becayiş hakkından yararlanamıyor, bu da eşinden ve çocuklarından ayrı çalışmak zorunda kalan personelin moral ve motivasyonunu düşürüyor. Diyanet-Sen olarak 4/B sözleşmeli personeli sıkıntıya sokan bu uygulamaların bir an önce düzeltilmesini istiyoruz. Sözleşmeli çalışanlar olarak sözleşmeli personel rejiminin (belirli görevlerle sınırlı olmak ve istisnai nitelikte ve toplam kamu görevlisi sayısının %1’inden fazla olmamak kaydıyla) kamu personel sisteminde oldukça dar kapsamlı yer almasını ve mevcut sözleşmeli personelin kadroya geçiş sürecine ilişkin çalışmalara başlanmasını, bu çalışma tamamlanıncaya kadar yer değiştirmeden, görevde yükselmeye, gelir vergisi matrahından, izin haklarına birçok hak ve konuda yaşanan mağduriyetlerin kapsamlı ve hızlı bir düzenlemeyle çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz" diye konuştu.

Kalıcı düzenleme yapılmalı

Sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi talebinde bulunan Engin, "İlk adım olarak ilgili kanunların revize edilerek tüm hakların kadrolu personelin mali, sosyal ve özlük hakları ile eşitlenmesi sağlanmalıdır. Sözleşmeli personele, kadroya geçirilmeleri süreçlerine ilişkin kalıcı bir düzenleme yapılması beklenmeksizin mazerete ve isteğe bağlı yer değişikliği hakkı tanınmalıdır. Sözleşmeli personel rejiminin tali ve istisnai nitelikte istihdam türü olma niteliğinden uzaklaşarak asli nitelikte istihdam türü olmaya doğru ilerlemesine son verilmelidir. Sözleşmeli personelin kadroya geçişleri sağlanıncaya kadar görevde yükselme ve unvan değişikliği hakkı önündeki engel kaldırılmalı, tayin, terfi, nakil, izin hakları ve disiplin cezaları gözden geçirilmeli, aynı Kanun ya da KHK’ya tabi olup aynı işi farklı kurumlarda yapanların ücretleri birbirlerine eşitlenmelidir. Demokratik sosyal hukuk devleti niteliğinin önemsendiğini ve öncelendiğini kamu personel sistemi tarafında hem vurgulamanın hem de ispatlamanın en kolay ve kesin yolu; kamuda istihdam politikasının kadrolu ve güvenceli istihdam olarak benimsenmesi ve sözleşmeli personel rejiminin oldukça istisnai hallerde ve sınırlı sayıda uygulanması kararının deklaresidir" şeklinde konuştu.