Çiftçi icralık

Ziraat Odaları İl Koordinasyon toplantısında basın mensuplarına değerlendirmelerde bulunan Koordinasyon Başkanı Yunus Kılıç,  gerek tarımda ve gerekse hayvancılıkta sorunlar olduğunu belirtip, sorunları 8 Ocak’ta Ankara giderek Türkiye Büyük Millet Meclisinde dile getireceklerini bildirdi.

Su fiyatları yüzde 100 arttı

Kılıç, üreticilerin girdi fiyatlarının yüksek olmasından dolayı bankalara, Tarım Kredi Kooperatiflerine borçlarını ödeyemediğini söyledi. Kılıç, üreticinin son 12 yıldan bu yana ziraat odalarına baskı yaptığını vurgulayarak, “Üreticimiz girdi fiyatlarının artışından dolayı şu anda bankalara, Tarım Kredi Kooperatiflerine borçlarını ödeyemiyor. Kefiller ile beraber icraya veriliyorlar.  Bugünkü Devlet Su İşleri müdürümüz Sayın Arif Tüfekçi’yi davetimizin sebebi sulamada ki fiyatların yüzde 100 artış ile ilgiliydi. Daha önceden sizlere arz etmiştik. Türkiye'de tüketici enflasyonu yüzde 50.3 iken üretici enflasyonu yüzde 100 dedik. Bunu söylerken arpayı 110 kuruşa satarken, tohumu 2 lira 20 kuruştan almamızdan bahsettik. Daha önce sulama birlikleri kayısı bahçelerine dekar başına 38 lira sulama ücreti alınırken, bugün 80 liraya çıkmasından bahsettik. Bazı konularda üreticilerimizin devletlerin almış oldukları desteklerin başka kurum ve kuruluşlara gittiğinden bahsettik. Elektrik fiyatlarının yüzde 100 artışından bahsettik. Elektrik Dağıtım şirketinin çiftçinin ikinci faturada aboneliğini iptal ettiğini, yatırdığı depozit parasını elektrik tüketimine karşılık hesabına aktardığından bahsettik.  Devletin çiftçiye göndermiş olduğu hibe desteklerinin bankalar tarafından bu kurumların hesaplarına aktarıldığından bahsettik" dedi.

Zamlar arttı

Son dönemde yapılan zam oranlarını eleştiren Kılıç, "Bugün değerli de DSİ Müdürümüz Arif Tüfenkçi toplantımıza katıldılar. Biz müdürümüze de sıkıntılarımız arz ettik. Kamuoyuna da anlatmış olalım. Şu elimizde bulunan liste, Bakanlığın göndermiş olduğu sulama fiyat listesidir. Bu sulama fiyat listesinde hububatta bakanlık tarafından daha önce 12 lira fiyat verilmiş iken, şimdi sulama birliğine atanan kayyumlar tarafından 38 lira olan kayısı sulama ücreti bugün 80 lira yapılmıştır. 2019 yılında yüzde 100'den fazla sulama fiyatı artışı sağlanmıştır. Bazı konularda dolar endeksli geliyor diye zam yapılırken barajlardaki sulara da dolar endeksi değildir. Bunu arz etmek istiyoruz. Daha önce 2018 yılında dekar başına sulama birliklerine aldığı fiyat 38 lira idi. Kayısı ve pancar üreticileri için de dekar başına 38 liraydı. Şimdiki 2019 yılında ödenmesi gereken ise 79 lira 80 kuruş. Bu konuları arz etmek istiyoruz" dedi. 

İcra dosyaları kabardı

Kılıç çiftçi ve kefillerine yönelik icra dosyalarının arttığına dikkat çekerek, "Diyoruz ki, çiftçi bu şartlarda ne yapabilir, biz odalar olarak ne yapabiliriz. En son aldığımız karar şöyle, Türkiye'de 765 Ziraat Odası başkanı telefonu açarak birbirilerimizi haberdar ettik. Ocak ayının 8'inde tüm odalar Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde olacağız. Biz üreticimize baskı yaparken, biz de çiftçiyi sokağa dökmeden, eylem yürüyüş yaptırmadan bu milletin temsilcilerine bu milletin vekillerine gideceğiz.  Çiftçiye bir çözüm bulunsun. Gerçekten çiftçi artık çok tedirgin. Eylem, yürüyüş yapmak istiyorlar. Bu da ülkemizin huzurunu bozacağından dolayı biz bunu kabul etmiyoruz. Ama bir çiftçilerin temsilcileri olarak 8 Ocak'ta tüm Türkiye'deki oda başkanları Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde olacağız sesimizi oradan duyuracağız. Çünkü çiftçi zor durumda, herkes icralık durumda. Bugün bankalar, Tarım Kredi Kooperatifleri, Sulama Birlikleri, TEDAŞ çiftçileri icraya veriyor. İcra dosyaları kabarıp gidiyor. Üreticinin bu borcunu ödeme şansı yoktur. Bunun bir an önce yapılandırılmasını isteyeceğiz. Elektrik Dağıtım şirketlerinin yapmış olduğu yanlış uygulamaları, milletvekillerimize arz edeceğiz. Sulama birliklerine kayyumlar atandıktan sonra yapmış olduğu aşırı fiyat yükselişini de milletin vekillerini arz edeceğiz. İnşallah çiftçimize bir çözüm bulunur.  Gerçekten çiftçi çok mağdur. Biz bunun için hep beraber olduk bu konuları tartışıyoruz. Bu ülke bizim, memleket bizim, biz kimseye karşı değiliz.  Ancak ziraat odası olarak çiftçimizin hak ve menfaatlerini savunmak zorundayız. Nasıl ki bir asgari ücret belirlenirken hükümet sendika işçi temsilcilerini sendikalarına karşılarına alıp konuşuyorsa, üreticinin meseleleri içinde ziraat odalarını karşısına alıp bunları nasıl çözüleceğini hep beraber konuşmalıyız" dedi.   

Türkiye'de olmayan bir hayvana yüzde 40 destek veriliyor

Damızlık düve ile ilgili gelişmeleri de değerlendiren Kılıç, "Son günlerde yüzde 40 devlet damızlık düve desteği verileceğini Tarım İl Ve İlçe Müdürlükleri vatandaşa duyurdu. Bunun şartnamesine baktığımız zaman üreticilerimizin bundan faydalanma imkânı olmadığını gördük. Mesela orada diyor ki "hayvan sayısı 2'de ise 10’a tamamlayacak. 8 tane ise 10’a tamamlanacak. Daha önce bu hayvancılığı yapmış olacak belirli şartlar koymuş. Bu şartların hepsi doğru. Ancak en son koymuş olduğu bir şartta Tarım Bakanlığı'ndaki Ahbap-Çavuş ilişkisinin halen devam ettiğini ortaya çıkarıyor.  Örneğin simental ırkı süt ineği alımına destek verecek, fakat özel bir belgesi var o belgesi olan hayvan şu anda Türkiye'de yoktur.  Bu ne demek oluyor ki, Türkiye'de olmayan bir hayvana yüzde 40 destek veriliyorsa yine bu ithalatçıların, dayı yeğen ilişkilerinin menfaatçilerin işine yarayacak. Üreticimiz bu şartı yerine getirmediğinde dolayı şu anda başvuramıyor. Biz bu sıkıntıların hepsini üreticimizden alıyoruz. Sizlerin vasıtasıyla tam oyuna bürokratlarımıza da siyasetçilerimize de duyuruyoruz. Bunu duyurmaya da devam edeceğiz. Ta ki üreticinin enflasyonun yüzde 10’a düşünceye kadar biz bu mücadelemizi sürdüreceğiz" sözlerine yer verdi.