Zamlar geri çekilsin

MESOB Başkanlar Kurulu, birlik binasındaki toplantı salonunda gerçekleşti. Toplantının açılışında konuşan Keskin, esnaf ve sanatkarların 2018 yılında büyük sıkıntılar çektiğini ifade etti. Enflasyonla mücadele konusunda yapılan kampanyaların milletin aklıyla alay eder duruma getirildiğini belirten Keskin; “Bir kriz yaşandı. Her şeye yüzde 100'ü geçen zamlar yapıldı. Bu doğrudur. Bunu yaşadık. Bunun sıkıntılarını Malatyalılarda, vatandaş da, esnaf ve sanatkar kesimi de çekti. Ama bugün; Euro ve Dolar yeniden düştü. Dolarla gelen bu zamlar, neden Dolar düştükten sonra yeniden indirmediler? Bakınız; yüzde 120, yüzde 150 zam yapanlar var, halen bu zamlar devam ediyor. Bilbordlara asmışlar, televizyonlara reklam vermişler, diyorlar ki; ‘Enflasyonla Topyekun Mücadele, yüzde 10 indirim' . Gerçekten bu milletin aklıyla alay etmiyorlar mı? Bu inandırıcı mı? Bütün Oda başkanları olarak hep birlikte görüştük, istişare ettik, hangi üründe indirim yapıldı? Bir kere Devlet yaptığı zamlarda indirim yaptı mı, yapmadı. Şimdi biz bu durumu dile getirince ‘Bazı partilere karşısın' diyorlar. Yok kardeşim böyle bir şey. Daha sizler yokken biz bu partiler için mücadele verdik, bu partilerin kurulması için mücadele verdik. Siz o zaman yoktunuz. Bu partinin daha tabelası yokken, Kernek Meydanı'nda haykıran bizdik. Siz o zaman evlerinizde oturuyordunuz. Siz daha o zaman siyaseti dahi bilmezdiniz. Ama şimdi siz geldiniz ve tamamen her şeyi siz biliyormuşsunuz gibi hareket ediyorsunuz. Yok böyle bir şey” diye konuştu.

Kriz esnafın sermayesini eritti, borçlandırdı

MESOB Başkanı Keskin esnafın ekonomik krizdeki durumu hakkında da konuşarak şu ifadeleri aktardı; “Şimdi şöyle bir şey tutturmuşlar; ‘Esnaf zam yapıyor' diye. Ya kardeşim esnafın gücü ney? Gelen zamlardan dolayı esnafın sermayesi eriyip yok oldu. Kriz öncesi aylık örneğin 5 bin TL'lik ürün alan bir esnaf, zamlardan sonra aynı ürün için 10 bin TL verdi. Aradaki fark sermayesinden, birikiminden gitti, yada borçlandı. Kriz küçük esnaf ve sanatkarın sermayesini eritti, yada borç altına soktu. En büyük bakkal bile elindeki sermayesi ile stok yapacak güçte değil. Çünkü sattığı malın yerine mal koyamıyor. Açıkça söyledim; gidin kayısı depolarına bakın, kim Malatya'yı sömürüyor, bunu görün. Kim Malatya'nın kaderiyle oynuyor, bunu ortaya çıkartın. Kimler yıllarca Malatya'yı sömürmüş, bunları ortaya çıkartın. Ama bunların üzerine giden yok, gitmeye de niyetleri yok. ‘Esnaf zam yapıyor' diyenler, esnaf bir ürünü 10 TL'ye de alsa, 2 TL'ye de alsa aynı karı üzerine koyacak. Başka bir karı yokki. 1 kiloluk bir salça 3-4 katına çıkmış, hiç kimsede bir ses yok, ama vatandaşta da bir ses yok. Vatandaş, ‘Yüzde 10 indirim olmuş' diye koşarak gidiyor, halbuki diğer taraftan yüzde 60-70 zam yapılmış. Esnafın zam yaptığı yoktur. Esnaf aldığı fiyata satamıyor. Bütün piyasada bir sıkıntı var. Hiç kimse bunun üzerine gitmiyor. Şimdi topyekun enflasyonla mücadeleyi bırakmışlar, esnafla topyekun mücadele başlamış. Yazıktır, günahtır. Esnafın dükkanına gideceksin, ama mal tedarikçilerinin üzerine gitmeyeceksin. Olmaz böyle bir şey. Bir torba un 65 TL'den alınıp, 110-150 TL'ye kadar satıldı. Bütün yetkililere söyledim; kayısı depoları ağzına kadar malzeme doluydu. Bunu 2 ay önce söyledim, belki şimdi boşaltmışlardır. Kimse bunların üzerine gitmedi.”