'Tek kavgamız Malatya'
İYİ Parti Malatya İl Başkanı Serdar Yıldız, kentte yaşayan herkese ulaşarak sorunların çözülmesi noktasında elini değil gövdesini taşın altına koyacağını söyledi. Yıldız, doğduğu kente vefa borcu olduğunu söyleyerek 'Kavgam Malatya' diyerek yola çıktıklarını belirtti.
İYİ Parti Malatya İl Başkanı Serdar Yıldız ve yönetimi, kent merkezinde bir restaurantta basın mensupları ile bir araya geldi. Malatya'ya vefa borcu olduğunu ifade eden Yıldız, “ Malatya'mızın merkezinden en ücra noktasında yaşayan emekli, çiftçi, memur, öğrenci asgari ücretli, kadın, genç, yaşlı hiçbir ayrım gözetmeksizin her vatandaşımıza ulaşarak sorunlara çözüm üretmek, sıkıntılarını ilgililere aktarmak ve onların yaşam standartlarını yükseltmek adına elimi değil gövdemi taşın altına koyacağım” dedi.
Tüm sorunlarını çözüme kavuşturacağız
Hiçbir vesayete boyun eğmeden Malatya'nın refahı için çalışacağını ifade eden Yıldız, “Tüm hemşehrilerimiz emin olsunlar ki bir İYİ Parti neferi olarak tek kavgam Malatya olacaktır. Bu uğurda kadim şehrimizi kaderine terk edenlerin vurdun duymazlığına karşı, halkımızı bilinçlendirerek “ne de olsa seçilirim liderim var olsun” algısını yıkacağız. Kendilerini şehrin benliğinden üstün görerek seçmeni çantada keklik diye nitelendiren bu karanlık yapının sona ermesi için, Genel Başkanımız Meral Akşener'in önce milletim diyerek başlattığı cesurlar hareketi İYİ Partimizde Malatya kavgamızı sürdüreceğiz. Daha önceleri olmaz denilerek şehrimizin yalnız ve yoksullaşmasına sebep olan tüm algıları yıkacağız. Şehrin problemlerini ve şehrimizi yöneten idarecilerin ve milletvekillerinin Malatya'ya karşı takındıkları şımarık ve hasmane tavırları gerekirse Cumhurbaşkanına bizzat ileteceğiz. Gerektiği noktada cennet ülkemizin bağımsızlığı ve milli varlığına düşman olmayan her siyasi ve sosyal yapı ile bir ayara gelip aziz hemşerilerimizin tüm sorunlarını çözüme kavuşturacağız” şeklinde konuştu.
Depremin yaraları henüz sarılabilmiş değil
6 Şubat depremlerinin üzerinden 9 ay geçmesine rağmen kentin yaralarının sarılamadığını vurgulayan Yıldız, “Malumunuz şehrimiz pandeminin olumsuz etkilerini daha üstünden atamadan 6 Şubat deprem felaketi ile vatandaşlarımız acı dolu günler yaşamıştır. İYİ Parti ailesi olarak depremin ilk gününden günümüze her daim hemşerilerimizin yanında olarak Genel Başkanımız Meral Akşener'in öncülüğünde Malatya'da her noktaya ulaşmaya çalıştık. Bu büyük felaketin ardından 9 ay geçmesine rağmen özellikle Malatya'mızda depremin yaraları henüz sarılabilmiş değil. Hemşerilerimiz halen birçok konuda zorluklar yaşamaktadır. 21 yıldır ülkemizi yöneten, yaklaşık 30 yıldır da ilimizde ki yerel yönetim mekanizmalarına hâkim olan Ak Partili idarecilerin iş bilmez, liyakatten uzak, amatör uygulamaları nedeni ile çok kısa sürede çözüme kavuşması gereken ve toplumsal yaşam için hayati öneme sahip birçok sorun ne yazık ki çözülememiştir” diye konuştu.
6 Şubat depremlerinden bugüne kentteki sorunların artarak devam ettiğine dikkat çeken Yıldız, “ 6 Şubat depremlerinden bu güne Malatya TSO'ya kayıtlı kapanan şirket, şahıs firması ve kooperatif sayısı toplam 204'tür. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin hazırladığı “Üretim Sektörünün Deprem Etki Analiz ve Raporlama Çalışmasına göre Malatya'daki sigortalı özel sektör çalışanı 95 binden 71 bine geriledi. Bu da yüzde 25'lik istihdam kaybı anlamına geliyor. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yayınlanan listeye baktığımızda; depremin öncesindeki ay olan Ocak 2023 dönemi ile en son yayınlanan Eylül 2023 dönemi kayıtlı gelir vergisi mükellef sayısını karşılaştırdığımızda Adıyaman'da 158, Hatay'da 54 ve Kahramanmaraş'ta 862 artış gösterdiği, buna karşın Malatya'da kayıtlı bulunan mükellef sayısında ise Ocak- Eylül arasında 307 azalma olduğu görülmektedir. Malatya'da 35 bin 680 ağır hasarlı bina bulunuyor. 133 bin bağımsız bölüm ağır hasarlı. Şuanda 18 bin civarında binanın yıkımı yapıldı. Yıkım seviyesi yüzde 51. Malatya'da yıkılan ve ağır hasar alan bağımsız işyeri sayısı 27 bin 500, Malatya'da orta hasarlı bina sayısı yaklaşık olarak 2 bin 500 tane. Malatya'da 74 noktadaki 28 bin 643 konteynerde 112 bin 454 kişi yaşıyor. Malatya'da bu yılın ilk 10 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,5 düşüş ihracat gerçekleşti. 2023 yılının ilk 10 ayında (Ocak-Ekim) 317 milyon 919 bin dolar ihracat gerçekleşti. Geçen yıl aynı dönemde ise 359 milyon 307 bin dolar olarak gerçekleşmişti. Buna göre; Malatya'nın yılın ilk 10 ayındaki ihracat kaybı rakamsal olarak 42 milyon tutarında. Olduğu görülmektedir” dedi.
Sorunları not ettik
Depremin yarattığı sorunları ilk günden not ettiklerini ve çözüme kavuşturacaklarını belirten Yıldız, “Deprem ve yarattığı tüm sorunları ilk günden bugüne tek tek not ettik. Özellikle konteynır kentlerde yaşamak zorunda kalan hemşerilerimizin yaşadıkları sorunları çözümü konusunda da son derece önemli projeler hazırladık. Kış mevsimin başlaması neticesinde yaşam standartları giderek kötüleşen konteynır kent sakinlerimizin biran evvel kalıcı konutlara taşınması hususunda yerel yöneticileri her daim uyarmaktayız. Yerel seçim politikalarımızda en öncelikle hedefimizde bu husus olacaktır” ifadelerini kullandı.
Tüm değerler yitirilmiş
Kent için önemli olan ülke çapında katma değer sunan tüm değerlerini yitirildiğini belirten Yıldız, “21 yıldır hâkimiyetini sürdüren iktidar saikleri şehrimizin tüm değerlerini alt üst etmişlerdir. Kayısımızdan, Malatyasporumuza kadar ülke çapında ilimize katma değer sunan tüm değerlerimiz ne yazık ki teker teker yitirilmiştir. İçimizi acıtan bir diğer husus ise ilimizde görev yapan üst düzey akademik bilim insanlarının görevlerinden teker teker istifa ederek Malatya'dan ayrılmaya başlamaları olmuştur. Varlıklarına en çok ihtiyaç duyduğumuz şu zor günlerimizde bilim insanlarımızın adeta şehirle küsme durumuna getirilmesi tarafımızca kabul edilebilir bir durum değildir. Bilim insanlarımızın ihtiyaçlarının ve yaşadıkları zorlukların giderilmesi hususuna kör ve sağır kalan yerel yöneticilerin bu tutumlarından biran önce vazgeçmeleri gerekmektir. Akademik yaşamın olmadığı yerde vasatlık ve cehalet toplumsal yaşamı boğar. Hayatı yaşanmaz hale getirir. Özellikle İnönü Üniversitemizin yıllar içerisinde geldiği konumun yok olması tehlikesine karşı her platformda tepkilerimizi dile getirmeye devam edeceğiz. Yerleşke içerisinde zor şartlarda eğitim görmeye çalışan öğrencilerimizin de tüm sorunlarını yerinde gözlemledik. Yıkılan binaların yerine sözüm ona çözüm olarak sunulan çadırlarda, yemek ve benzeri ihtiyaçlarını gidermek zorunda kalan tüm öğrencilerimizin bu sorunları biran önce çözüme kavuşturulmalıdır” diye konuştu.