Sosyal Medya Aileleri Ayrıştırıyor mu?

Malatya'da düzenlenen programda, sosyal medyanın aile bağlarını zayıflattığına dikkat çekildi. Malatya Kent Konseyi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen programa konuşmacı olarak Malatya Kent Konseyi Genel Sekreteri Dr. Hasan Batar katıldı.Dr. Hasan Batar, teknolojinin gelişmesiyle birlikte ailelerin bir araya gelme ve iletişim kurma fırsatlarını kaybettiğini belirtti. Batar, "Çocuklar yemek yerken bile telefonlarla meşgul, ebeveynler ise sosyal medyada kaybolmuş durumda. Bu durum, aile içindeki iletişimi zayıflatıyor ve toplumsal sorunlara yol açıyor." dedi.

Batar ailenin, toplumun temel taşlarından biri olduğunu belirterek,  “Öğrenilen ve kazanılan çoğu davranışlar ilk etapta ailede başlar. Aile içi iletişimin, kaliteli ve yeterli seviyede olması sağlıklı toplum yapısına katkıda bulunur” dedi.

Gelişen teknoloji ile birlikte iletişim hızının arttığı fakat yüz yüze iletişimin azaldığı bir dönemde yaşadığınızı ifade eden Batar,  “İnternet kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte sosyal medya platformları da gündelik hayatın vazgeçilmez öğesi haline gelmiştir. Bilgisayarlar, tablet ve akıllı telefonlar sayesinde internete kolaylıkla erişilebilmektedir. Bu erişim bireylerin hızlı ve kolay etkileşim kurmasına imkân sağlarken onları sanal ortama mahkûm ediyor. Bu nedenle gün geçtikçe bireyler yüz yüze iletişimden kopuk ve yalnız bir halde yaşamına devam ediyor” dedi.

Günlük hayattan örneklerle konuyu pekiştiren Batar “ Çocuklar yemek yerken bilgisayar, akıllı telefonlar gibi teknolojik aletlerin karşısında yediği yemeğin tadını almadan karnını doyuruyor. Ebeveynler, aile içindeki iletişimi daha canlı tutmaya çalışmak yerine sosyal medya platformlarında vakit harcıyor. Hal böyle olunca birbirine değmeden iletişimin zayıf olduğu toplum, ev içinde oluşmaya başlıyor” dedi.

‘Bilinçli aile bilinçli topluma dönüşür’

Aile içi iletişimi korumak için alışkanlıkların değiştirilmesi gerektiğini söyleyen Batar “Çocuklarımızı koruyup toplumumuza katkıda bulunmak istiyorsak önce bizler değişmeliyiz. Birlikte sofraya otururken önce kendi telefonlarımızı kenara koymalı, örnek davranış sergilemeliyiz. Muhabbetin, paylaşımın ve birlikte zaman geçirmenin keyfine varalım. Evde başlatacağımız küçük bir adımla bilinçli ailenin bilinçli topluma dönüşeceğine inanarak harekete geçmeliyiz” dedi.
Program sonunda katılımcılar günlük ev yaşamlarından örnekler sunarak, programın verimliliğinden duydukları memnuniyeti ifade ettiler.