Malatya için tehlike büyüyor! Bunu yaparken 2 kez düşünün! Ürkütücü hastalıklara yakalanmayın!
Malatya gelecekte obezite hastalığı tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. Dünya Obezite Federasyonu tarafından yayınlanan verilere göre, 2035 yılında 4 milyara yakın insan obeziteden etkilenecek. Peki, obeziteye neler yol açıyor? Nasıl mücadele edilir? İşte cevabı…
Dünya Obezite Federasyonu’nun geçen yıl yayınladığı Dünya Obezite Atlası, dünyanın gelecekte obezite hastalığıyla mücadele edeceğini ortaya çıkardı. Verilere göre, 2035 yılında 4 milyara yakın insanın kilo fazlalığı ve obeziteden etkileneceği öngörüldü. Memorial Ataşehir Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümünden Doç. Dr. Eylem Çağıltay ise obeziteyle ilgili önemli bilgiler paylaştı. İşte detaylar…
Rakamlar giderek ürkütücü!
2035 yılında 4 milyara yakın insanın obeziteden etkileneceğini vurgulayan Çağıltay,“Mart 2023 tarihinde yayınlanan Dünya Obezite Atlası’nda 2035 yılında 4 milyara yakın insanın kilo fazlalığı ve obeziteden etkileneceği öngörülmüştür. İzole olarak obezite penceresinden bakıldığında ise aynı peryotta bu oranın %14’ten %24’e çıkacağı, 2035 yılında yaklaşık 2 milyar yetişkin, çocuk ve adolesanın etkileneceği değerlendirilmektedir. Obezite rakamlarındaki en hızlı yükselme çocuklar ve adolesanlarda yani gelişme çağındaki bireylerde görülmekte; 2020’den 2025’e gelindiğinde erkek çocuklarda %10’dan %20’ye yükseleceği, 2020’den 2025’e gelindiğinde kız çocuklarda %8’den %18’e yükseleceği hesaplanmaktadır. Bu tablolar eşliğinde obezitenin nedenlerini ve etkilerini tanımak, buna göre önlem almak önemlidir.” dedi.
Neler obezite gelişimine yol açıyor?
Obezitenin nedeninin çoğunlukla hareketsiz (sedanter) yaşam tarzı ve artmış kalori alımı olarak tanımlayan Çağıltay, obezitenin hormonal nedenlerinin de araştırılması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Kilo alımı yaşı, kilo alımı ile ilişkilendirilen olaylar, geçmişteki kilo verme çabaları, beslenme alışkanlıklarındaki değişiklikler, geçmişte ve günümüzde kullanılan ilaçlar, bedensel aktivite (egzersiz) durumu ve sigara bırakma öyküsü değerlendirilmelidir. Obezite tanım ve derecelendirmesi beden kitle indeksi (BKİ)’ne dayanarak “BKİ= Ağırlık (kg)/Boy (m2 )” formülü ile değerlendirilir.”
Beden kitle indeksine göre obezite dereceleri:
Yetişkinlerde Gruplar (Beden Kitle İndeksi -BKİ, kg/m2)
Zayıf <18,50
Normal 18,5 – 24,99
Fazla kilolu 25,00 − 29,99
Obeziteli ≥30,00
Hafif obeziteli 30,00 − 34,99
Orta derecede obeziteli 35,00 − 39,99
Morbid obeziteli 40,00 – 49,99
Süper obeziteli ≥50,00
Birçok sağlık sorununu getiriyor
Obezitenin pek çok sağlık sorununa neden olabileceğini kaydeden Çağıltay, “Sağlığı olumsuz etkileyen kompleks ve multifaktöriyel bir hastalık olarak kabul edilen obezite, günümüzde önlenebilir ölümlerin sigaradan sonra gelen ikinci en önemli nedenidir. Obezite pek çok sağlık sorununa zemin hazırlamaktadır.” ifadelerini kullandı.
Başlıca hastalıkları ise şöyle sıraladı: Tip 2 diyabet ve prediyabet
- Kalp-damar hastalıkları
- Hipertansiyon
- Hiperlipidemi
- Beyin damar hastalıkları
- Çeşitli kanserler
- Obstrüktif uyku-apne sendromu
- Karaciğer yağlanması
- Gastroözofageyal reflü
- Safra yolları hastalığı
- Polikistik over sendromu
- İnfertilite yani kısırlık
- Osteoartroz ( Eklem aşınması)
- Depresyon
Kilo almanın önemli nedenlerinden biri ilaçlar
Kadınlarda, erkeklerle göre daha yüksek oranda vücut yağ yüzdesi olduğunu dile getiren Çağıltay, “Yetişkin hayatta erkeklerle kıyaslandığında kadınlar daha çok yağdan kilo almaya meyillidirler. İnsülin grubu, sulfonilüre grubu, glitazon grubu, glukokortikoid grubu ve antipsikotik gruptaki ilaçların kullanımı kilo almaya neden olabilir. Fizik muayenede guatr olması hipotiroidiyi düşündürür. Proksimal kas güçsüzlüğü, aydede yüzü ve/veya ciltte menekşe renkli çatlaklar Cushing Sendromunu düşündürür. Kadında akne veya tüylenme artışında polikisitik over sendromu ( PKOS) açısından değerlendirme yapılmalıdır. Hastanın öyküsünden, fizik muayenesinden ve başlangıç kan testlerinden yola çıkarak ileri değerlendirme yapmak da gerekebilir. Hipotalamik obezite, büyüme hormonu eksikliği ve hipogonadizm gibi durumlarda hipotalamus-hipofiz aksı da değerlendirilmelidir.” dedi.
Obezite önlenebilir, tedavi edilebilir
Obezitenin önlenebilir bir hastalık olduğunu ifade eden Çağıltay, şu şekilde konuştu: “Obezite öncelikle önlenebilir, daha sonrasında da tedavi edilebilir bir toplum sağlığı problemidir. Erken çocukluk döneminde ve yetişkinliğe geçiş dönemindeki çocuklarda obezite sıklığının artması bu hastalıkla toplum olarak mücadele edilmesi gerekliliğini net bir şeklide ortaya koymaktadır. Kim tarafından tanımlanırsa tanımlansın; global bir epidemi olarak kabul edilmektedir. Obezite hastalığı için tarama yüksek riskli hastaların tespit edilmesini sağlar. Yüksek riskli hasta grubu böylelikle sağlık riskleri, yaşam tarzı değişiklikleri, obezite tedavi seçenekleri ve sağlık risklerinin azaltılması konusunda profesyonel destek alabilir. Kilo fazlası veya obeziteli olan bireyler muayene edilmeli ve laboratuvar testleri istenmelidir. Bu kombine değerlendirme; obezitenin tipini ve ciddiyetini, oluşturduğu sağlık risklerini ve tedavi seçenekleri konusundaki yol planını belirlemede yardımcı olur. Obeziteli bireyin tedavisinde damgalayıcı (stigmatizma) diyalogları kullanmamak gerekmektedir. Kural koyucular, gönüllü kuruluşlar, eğitim unsurları, sağlık otoriteleri yani toplumun tüm unsurları bu gittikçe artan sağlık problemi için güçlerini birleştirerek ellerinden geleni yapmalıdır.”