Malatya'da Ortak Akıl Yerine Tek Adam Dönemi: Eleştirmek Yasak!
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er'in Kent Konseyi başkanlığını üstlenmesiyle ilgili olarak Prof. Dr. İbrahim Gezer, önemli eleştirilerde bulundu. Gezer, kent konseylerinin şehir yönetiminde ortak aklın ve katılımcılığın en önemli araçları olduğunu belirterek, bu kurumların bağımsız çalışmasının engellenmesinin büyük bir kayıp olduğunu ifade etti.
31 Mart seçimlerinde Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne bağımsız aday olan Prof. Dr. İbrahim Gezer, Sami Er'in Kent Konseyi başkanlığını üstlenmesini sert sözlerle eleştirdi. Gezer, bu durumun kent konseyinin bağımsızlığını ortadan kaldırarak, şehrin ortak akıl mekanizmasını felç ettiğini savundu.
Gezer, yapılan seçimle kent konseyinin bağımsız kalmadığını ve Malatya’nın büyük bir fırsatı kaçırdığını söyledi.
Prof. Dr. İbrahim Gezer, Malatya'da kent konseylerinin bağımsız çalışması gerektiğini ve bu sayede şehrin daha demokratik ve katılımcı bir yönetim modeline kavuşabileceğini vurguladı.
Gezer'in başlıca tespitleri şöyle sıralanabilir:
-
Kent konseylerinin ölü doğması: Büyükşehir Belediye Başkanının aynı zamanda kent konseyi başkanı olması, konseyin bağımsızlığını ortadan kaldırarak, eleştirel bir bakış açısının oluşmasını engelliyor.
-
Ortak aklın engellenmesi: Kent konseyleri, şehir sorunlarının tartışıldığı, farklı görüşlerin bir araya geldiği platformlardır. Belediye başkanının bu kurulu kontrol altına alması, ortak aklın oluşmasını ve katılımcı bir yönetişimin önünü kesiyor.
- Güç zehirlenmesi riski: Belediye başkanının tüm kurumların başında yer alması, güç zehirlenmesi riskini artırıyor ve demokratik süreçleri zayıflatıyor.
- Malatya'da yerleşik yanlış: Malatya'da kent konseylerinin bağımsız çalışmaması, uzun yıllardır devam eden yanlış bir gelenek haline gelmiş durumda.
- Yeni aktörlerin ortaya çıkmasının engellenmesi: Belediye başkanlarının tüm kurumları kontrol altında tutma isteği, yeni fikirlerin ve yeni nesil siyasetçilerin ortaya çıkmasını engelliyor.
Gezer, Malatya'nın bu durumdan büyük zarar gördüğünü belirterek şunları söyledi:
- Malatya, deprem gibi büyük bir felaketin ardından yeniden yapılanma sürecinde ortak akla en çok ihtiyaç duyan şehirlerden biri.
- Kent konseyleri, bu süreçte önemli bir rol oynayabilirdi ancak bağımsız çalışamamaları nedeniyle bu fırsat kaçırıldı.
- Malatya'da yıllardır yeni aktörler ortaya çıkamıyor ve siyaset aynı kişiler tarafından yönetiliyor.
- Bu durum, şehrin gelişimini olumsuz etkiliyor ve farklı görüşlerin ortaya çıkmasını engelliyor.