Malatya'da müteahhitler sorun yaşıyor

Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 7. Meslek Komitesine üye müteahhitlik firmalarının sorun ve talepleri hazırlanan resmi yazı ile ilgili bakanlıklara gönderildi.

Malatya'da faaliyet yürüten tüm sektörlerin depremden etkilendiğini kaydeden Malatya TSO Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş/Pazarcık ve Kahramanmaraş/Elbistan merkezli yaşadığımız depremler binlerce insanımızı hayattan koparırken, geride kalanlar için üstesinden gelmesi çok zor yaşam şartları bıraktı. Odamızın 10 bin üyesi bulunuyor, üyelerimizin yüzde 80'i depremden doğrudan etkilendi. Meslek komitelerimiz tarafından bizlere iletilen tüm sorunları ve talepleri ilgili bakanlıklara gönderiyoruz. Göndermeye de devam edeceğiz. Son olarak 7. meslek komitemiz tarafından iletilen sorunları ilgili bakanlıklara gönderdik. Çözümü noktasında takipçisi olacağız. Müteahhitlik firmalarımızın yaşadığı bir takım sorunlar ve önlerine çıkan engeller doğrudan vatandaşımızın da mağdur olmasına sebep oluyor. Örneğin orta hasarlı binaların güçlendirme projeleri ve inşaatların performans analizlerinin belediyeler tarafından onaylanmaması, bekletilmesi vatandaşımızın evlerine daha geç taşınmasına sebep oluyor. Bu ve buna benzer mağduriyetlerin önüne geçmek için sorunları her platformda dile getirmeyi sürdüreceğiz” dedi.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve TOBB'a gönderilen yazıda, “Deprem sonrası ağır yara alan meslek kollarından biri de hiç kuşkusun müteahhitlik mesleğidir. Odamıza kayıtlı müteahhitlik firmalarının ve yetkililerinin bazı sorunları ve talepleri bulunmaktadır. 7. Meslek Komitemiz tarafından iletilen sorun ve taleplerin ivedilikle çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz” denildi.

Bakanlıklara gönderilen yazıda şu sorunlar ve talepler yer aldı.

" Orta hasarlı binaların güçlendirilmesi ve natamam binaların performans analizlerinin ilgili belediyeler tarafından incelenerek ivedilikle inşaatların devamının sağlanması, onay sürecinin hızlandırılması. Deprem sonrası durdurulan imarın yeniden açılması. İmar planlarının netleşerek yeni kat yüksekliklerinin belirlenmesi. TOKİ'ye deprem konutları ve köy evleri yapan firmaların inşaat aşamalarının sekteye uğramaması açısından hak ediş ödemelerinin düzenli olarak yapılması. Yerinde dönüşümün gerçekleşebilmesi açısından deprem sonrası artan işçilik ve malzeme fiyatlarının kontrol altında tutulması ve ek tedbirler getirilmesi. Parsel kaymalarından dolayı yapılan ölçümlerde şehir merkezlerine öncelik verilmesi."

Yorumlar 1
Ahsaf 02 Ağustos 2023 14:27

Sayın haber sitesi yetkilileri bir zahmet bakana bir sorun.siz ulaşabilirsiniz.Elazig depreminden sonra hasarsız denilen binalar nasıl yıkılmış.orta ağır denilen binalar nasıl dayanmış.agir denilip yıkılan bina nasıl hafife çevrilip yıkılmış.yani kimse şu an dahi bilimin ışığında hareket edelim demiyor.bu bakan değil mi yıkılan ve hasar alan evler 2000 öncesi diyen.fahri Kayhan Bostanbaşi Karakavak acaba 2000 öncesi inşaa edildiğini kim idda edebilir.hep politik hep politik.bize bilim lazım.orta hasarlı yıkılsın veya onarılsin ama bilime göre karar verilsin.kafayi tırlatmamak elde değil.hafif ve hasarsız neye göre karar verildi.agirdan en direkt hafife dönen binalar neye göre karar verildi.kim idda edebilir bilimsel yol alıyoruz diye.yorgun bina diyorlar sarsılmayan bina var mı.tamam orta hasarlılar yıkılsın.peki değerli bakan bey bu kadar adaletsiz yaklaşımı niye düzeltmiyor.şuan yerinde dönüşüm Malatya Adıyaman Hatay Maraş da İstanbulu ikiye katlamışken bu haksızlığa bile dur denmiyorken biz deprem zedelere 150m2 1 milyon diyorken İstanbul 135 m2 1,8 milyon ver ve bunu hiç bir Allah'ın kulu haksızlik var deyip düzeltmiyorken dolamislar diline bir hasar durumu.asil yorgunluk binalarda değil beyinler de adalette.gercekleri dile getirin.isteyen onarmasin isteyen onarsın ancak bilimi ışığında.deprem bölgesinde bir boya badana neredeyse 50 binleri gördü.nerde ekonomik veriler.bakan geliyor bölgeye boş geldin boş gittin olmaya devam ediyor.yazik bilimsel olmayan adalet bile yok olmaya mahkumdur.yerinde dönüşüm için en az İstanbul a ödenecek miktar kadar deprem şehirlerinde ki yerinde dönüşüm verilecek miktara ses çıkarmamak bize zulümdür.Vallahi kendi adıma söylüyorum eğer ki imkanım var da devletin parasına tenezzül ediyorsam namert olayım.peki sorun ne.sorun çok yetersiz olan yerinde dönüşüm parası sanki bakan beye göre bir lutufmuş gibi lanse edip orta hasarlılari yıkma derdinde.iste yerel bir baba siyasetçi demiyor ki sayin bakan verdiğiniz para inşaat yapma işinin maliyetin zulme döndüğü Malatya da hiçbir şey ifade etmiyor.Şu an deprem şehirleri inşaat maliyeti açısından zalim bir fiyat kıskacında bunu göremeyen görüpte makul bir destek çalışmasi yapmayan devletin yetkileri de na hak konumda.ez cümle bırakın isteyen bilim ışığında evini onarsın.nihayetinde devlet malını en fazla hakeden yetimler ve mazlumlardir.butun bu sözün sebebi bakanın yerinde dönüşüm desteğini gözümüze sokup orta hastalıları yıkma gayreti içinde olması.ve bu bilimsel de değil.bizatihi bakanın ağzından, Cumhurbaşkanımızin takdiri de bu yönde,bu bilim dışı yaklaşımla olaya bakmasi.ne acı siyasi mülahazalar ve toplumsal girdaplar

Bakmadan Geçme