Malatya'da Mücbir Sebep Yıl Sonuna Kadar Uzatılmalı! 'Borçlar büyük sorun'
6 Şubat tarihli depremlerden etkilenen Malatya'nın da içinde bulunduğu 11 ilde mücbir sebep hali 30 Nisan'a kadar uzatılmıştı. Malatya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odaları Başkanı Serdar Böke, mücbir sebep halinin yıl sonuna kadar uzatılması gerektiğini belirterek, 'Mücbir sebep süresi uzatılsa dahi belirlenen tarihin bitimi halinde ödenmemiş vergi ve prim borçları büyük sorun olacaktır. Bu borçlarla ilgili en az 36 aylık makul faizsiz bir ödeme planı yapılmalı ve mükelleften teminat istenmemelidir' dedi.
Malatya'da 6 Şubat depremlerinin üzerinden 14 ay geçmesine rağmen ekonomik ve sosyal sıkıntılar devam ediyor. Mücbir sebep halinin sona ermesi esnafın endişelerini arttırıyor. Depremden etkilenen illerde mücbir sebep hali 30 Nisan'a kadar uzatılmıştı. Borçlu olanların 6 Şubat 2023- 30 Nisan 2024 döneminde ödemeleri gereken taksitleri, mücbir sebep halinin sona erdiği ayda dolacak. Mücbir sebep halinin uzatılması ile ilgili herhangi bir resmi açıklama yapılmaması esnafı endişelendiriyor.
Borçlar en az 36 ay faizsiz ödenmeli
Mücbir sebep halinin yıl sonuna kadar uzatılması için Mali Müşavirler İş Merkezi’nde müşavirlerle bir araya gelerek açıklama yapan Malatya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odaları Başkanı Serdar Böke, deprem bölgesinde mücbir sebep halinin yıl sonuna kadar uzatılmasına dikkat çekerek, yapılması gereken çalışmaları açıkladı. Böke, “Deprem bölgesine özel muafiyetler paketi çalışması yapılmalıdır. Deprem bölgesi için özel istihdam teşviki, SGK Prim hizmet belgelerinde bölgeye özel işveren ve işçi prim teşviki hayata geçirilmelidir. Deprem mücbir sebep süresi içinde vergi ve prim borçlarını gönüllü olarak ödeyenlere belirlenecek teşvik edici oranlarda indirim uygulanmalı, süresinde ödeyenle, ödemeyen arasında bir fark görülmelidir. Mücbir sebep süresi uzatılsa dahi belirlenen tarihte bitimi halinde ödenmemiş vergi ve prim borçları büyük sorun olacaktır. Bu borçlarla ilgili en az 36 aylık makul faizsiz bir ödeme planı yapılmalı ve mükelleften teminat istenmemelidir. Tüm Türkiye de Geçici Vergi Beyannamelerinde Enflasyon Düzeltmesi uygulamasından vazgeçilerek yıllık beyannameler döneminde enflasyon düzeltmesi işlemi yapılmalıdır” dedi.
Müşavirlerin yükü arttı
Başkan Böke, Mali Müşavirlerin artan iş yüklerine dikkat çekerek, "Devletlerin vergi gelirlerini toplamak ve hükümetlerin çeşitli alanlarda geleceğe yönelik planlamalar yapmak için bazı verilere ihtiyaçlarının olduğu açıktır. Ancak, bu veriler toplanırken, istenilecek verilerin mümkün olduğunca tek elden alınması, gereksiz bilgi toplamanın önüne geçilmesi ve veri toplama için kullanılan yöntemlerin de sağlıklı çalışması büyük önem arz etmektedir. Ancak bugün Mali Müşavirlerin sırtındaki yük artık dayanılmaz bir boyutlara ulaşmıştır. Meslek mensupları aracılığıyla alınan beyan ve bildirimlerin sayısı her geçen gün artmakta, bu beyan ve bildirimlerin içerikleri kolaylaşacağına zorlaşmaktadır. Gelişmiş ülkelerde iş verimini artırmak için haftalık çalışma günlerinin dört güne indirilmesi tartışılırken biz Mali Müşavirler olarak neredeyse 7/24 ofislerimize hapsediliyoruz. Meslek mensuplarının zaten çok ağır bir iş yükü altında ezilmelerine sebebiyet vermekte iken bir de beyan ve bildirimleri almak için kullanılan sistemlerin sağlık çalışmaması ve yoğunluk dönemlerinde tıkanması, zamanla yarışan meslektaşlarımızın streslerini katbekat artırmaktadır” ifadelerini kullandı. Mali Müşavirlerin iş yükünü hafifletecek çözümleri Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerine ilettiklerini söyleyen Böke, 130 bin meslek mensubunun çığlıklarına duyarsız kalınmamasına söyledi.
Vergi beyan dönem ve sürelerinin, resmi tatil günleri dikkate alınarak düzenlenmesini talep eden Böke, “Kurumlar vergisi beyannameleri bile süresinde hazırlanıp beyan edilemeyecek durumda iken bir de bundan 17 gün sonra geçici vergi döneminde enflasyon düzeltmesi işlemlerinin yapılmasının ve beyanname ekine bilançonun eklenmesinin istenmesi, biz mali müşavirlerin adeta cinnet geçirmesine sebebiyet vermektedir” dedi.
Devlet için her türlü fedakârlığı yaptıklarını belirten Böke, “Bizler, devletimiz için her türlü fedakârlığı yapan tıpkı Pandemi döneminde olduğu gibi ekonominin çarklarının dönmesi için sağlımızı tehlikeye atarak üzerinize düşen görevleri yüksek sorumluluk bilinci ile yerine getiren bir meslek grubuyuz. Devlet bizim devletimizdir. Tabi ki kriz dönemlerinde herkesin elini taşın altına koyması ve var gücü ile çalışması gereklidir. Ancak, hiçbir kamu gücünün de bir meslek grubuna bu kadar yüklenmeye, insanların psikolojilerini bozmaya hakkı yoktur. 130 bin Mali Müşavirin işlerini daha sağlıklı bir şekilde yapabilmesi için haklı ve insani taleplerimizin ivedilikle hayata geçirilmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.