Mağduriyet giderilmedi
Malatya Servis Şoförleri Dayanışma Derneği Başkanı Aziz Apaçık, pandemi sürecinde Türkiye genelinde milyonlarca esnafın ciddi anlamda mağduriyet yaşadığını belirterek, 'Bu mağduriyetle ilgili de Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne önerge verildi ancak verilen önergeyle ilgili bir şey çıkmadı, çıkacağına da ihtimal vermiyorum' dedi.
Dernek binasında servisçi esnafının yaşadığı sıkıntılarla ilgili açıklamalarda bulunan Malatya Servis Şoförleri Dayanışma Derneği Başkanı Aziz Apaçık, servisçi esnafının bu eğitim-öğretim sezonunda nasıl bir yol izleneceğine dair yetkililerden bir açıklama beklediğini söyledi.
Ortalıkta kirli bir algı var
Apaçık, 21 Eylül itibariyle okulların açıldığını ifade ederek, "21 Eylül'de sadece birinci sınıflar ve son sınıflar için izin verildi. Türkiye genelinde milyonlarca esnafımız ciddi anlamda mağduriyet yaşamaktadır. Bu mağduriyetle ilgili de Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne önerge verildi ancak verilen önergeyle ilgili bir şey çıkmadı, çıkacağına da ihtimal vermiyorum. Sezon başladıktan sonra okullar açılmasaydı bundan daha iyi olurdu. Çünkü 2 gündür okullara gidiyoruz ve okullarda gelen öğrenci sayısının çok komik bir rakam olduğuna tanıklık ediyoruz. 300-400 tane ilkokul kaydı olan okullar var, o okullara 30-40 öğrenci geliyor. Bu da içler acısı bir durum. Çünkü yaşadığımız pandemi dönemini atlatamadık. Artı ve eksilerimizi bir türlü bulamadık. Zaten ortalıkta kirli bir algı da var. Kimseye nasıl itibar edeceğimizi de bilemiyoruz. Biz en azından okullar gerçek anlamda açılmayacaksa Sayın Bakanımızın net bir açıklama yapmasını istiyoruz. Gerçekten esnaf okul açılacak diyerek borç yapıyor ve sağdan soldan araç almak zorunda kalıyor" diye konuştu.
Esnaf ezilmeye mahkûm
Servisçi esnafının bu eğitim-öğretim sezonunda nasıl bir yol izleneceğine dair yetkililerden bir açıklama beklediğini söyleyen Apaçık, "Esnaflar mağdur durumda. Aynı zamanda esnafların mevcut olan bankalara ve kendi aralarında çok büyük borçları var. Bu borçlanmaya da bir çare bulamıyorlar. Bununla ilgili ne bir yasa ne de bir kanun çıkıyor. Bu da yüzde 50 esnafın iflası demektir. Türkiye'de maliyede, sigortada çok büyük zarar edecek. Bunun için ciddi ve hızlı bir şekilde gelişme sağlanmalı. STK'lar güçlenmemeli, STK'lar çok küçük kalmalı. STK'lar güçlendikçe esnaf ezilmeye mahkûmdur. Ben bu nedenle İçişleri Bakanlığı'nın bu işe de el atmasını talep ediyorum. Maaş adı altında çalışan STK'ların bir an önce gündemden kaldırılması gerektiğini düşünüyorum. Eğer birileri esnaf için gerçekten bir şey yapacaksa bunu gönül işine çevirmeli, gönüllü olmalı, kesinlikle aidat verme zorunluluğu kaldırılmalıdır. Hiçbir oda başkanı, esnafımız bu yıl mağdur, onlardan bu yıl aidat almayacağız diye bir açıklama yapmadılar. Bu içler acısı bir durum. Umarım yetkililer bu konuyla alakalı bir gündem yaratırlar" şeklinde konuştu.