Konutumu kuşattılar
Malatya'da 15 Temmuz darbe girişimi davasında savunma yapan 2.Ordu Kurmay eski Başkanı Tümgeneral Avni Angun, 'Pencereden baktığımda başka askerler tarafından konutumun kuşatıldığını gördüm. Konutumda hürriyetimden yoksun bırakıldığımda Adem Huduti'den yardım talebinde bulundum' dedi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili tutuklanan aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti, 2. Ordu Kurmay Başkanı Avni Angun'un da bulunduğu 76 sanığın yargılanmasına devam edildi. Avni Angun, Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yaptığı savunmada, Adem Huduti'nin kendisini karargaha çağırdığını, üzerini değiştirip konutundan çıkmak için kapıyı açtığı sırada elinde piyade tüfeği olan binbaşı İbrahim Dede'nin "dur" çıkamazsın ikazıyla karşılaştığını iddia etti. Binbaşı Dede'nin darbecilerin sözünü dinlediğini öne süren Angun, “Pencereden baktığımda askerler tarafından konutumun kuşatıldığını gördüm. Konutumda hürriyetimden yoksun bırakıldığımda Adem Huduti'den yardım talebinde bulundum. Olay doğrudan benim ve ailemin can güvenliğini tehdit eden bir gelişmedir. Huduti'nin emri doğrultusunda da bu olay sonlandırılmıştır. Sıkıyönetim mesaj emirleri geldiği halde bana bilgi verilmemiştir. Silahlı askerler tarafından konutum basılarak vazife yapmam engellenmiştir. Planlı olarak darbeciler tarafından bertaraf edilmeye çalışılıp, karargahtan uzak tutulmaya çalışıldığım ortadadır” dedi.
Sıkıyönetim mesajını en son ben öğrendim
“Türkiye'de sıkıyönetim mesaj emrini öğrenen en son kişilerdenim” diyen Angun sözlerini şöyle sürdürdü: “16 Temmuz'da saat 00.05 civarı güçlükle girebildiğim ordu karargahında sıkıyönetim mesajının geldiğini Adem Huduti ile makamında yaptığım görüşmede gördüm. Benim tüm bu gelişmelerden haberdar edilmeyişimin art niyetli oluşu ortaya çıkmıştır. Türkiye'de sıkıyönetim mesaj emrini öğrenen en son kişilerdenim. İlk görmesi gereken kurmay başkanı iken benden gizlenmesinin izahı yok. Kamera kayıtları incelendiğinde darbeye benim gibi karşı koyan kimsenin olmadığı görülecektir.”
Darbe mesajını gördüğümde tavrımı bozmadım
Angun, Adem Huduti'nin gelen mesaj emrine uyulmaması emrini verdiğini ifade ettiği savunmasında, "Ordu komutanı as birliklere hiyerarşik düzende kalmaları yönünde emir vermiştir. Adem Huduti'nin de benim gibi darbe karşıtı olduğunu anladığımdan onunla birlikte faaliyetlerime devam ettim. Cebir ve şiddet altında olsam da sıkıyönetim mesaj emrini gördükten sonra tavrımı bozmadım ve darbeyi önleyici faaliyetlerime devam ettim. Benim bu davranışım sonucu karargâhtaki darbecilerle hareket ettiğimi söylemek hayatın olağan akışına uymaz" dedi.
Malatya'da bir şey olmadığını söyledim
Mahkeme 15 Temmuz günü 2. Ordu Komutanlığında Muhabere Elektronik Bilgi Sistemler (MEBS) Alay Komutanlığını devreden ancak kalkışma sırasında kışlada olan Albay Mehmet Ergün'ün savunmasına geçti. Tutuklu sanık Albay Mehmet Ergün, darbe gecesi kışlaya hiç kimseyi çağırmadığını öne sürerek, Genelkurmay ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan kimseyle görüşmediğini söyledi. Dönemin 2. Ordu eski Harekat Başkanı Albay Erkan Varol ise, “O gece 22.00 civarında izne ayrılan Kurmay Başkanı Avni Angun beni aradı Malatya'da bir şey olmadığını söyledim. Beni aradığı saatte hiçbir mesaj gelmemiş, hareketlilikte yoktu. Gelen mesajları teknik olarak görmeme imkanım yok. O gece amirim olan Mustafa Serdar Sevgili ve Avni Angun'dan emir almadım, kendi aslarıma da darbeyle ilgili hiçbir emir vermedim” dedi.