Kısmi kuraklık yaşanıyor

Çiçek, 2017 yılı sonbaharında alınması gereken yağışı alınmadığını, bu nedenle de sonbaharda tarımsal kuraklık yaşandığını belirterek, “2018 yılında Nisan ayında da yeterince yağış alamadık yaklaşık ortalama olarak birim alana 50 kilogram yağış almamız gerekirken geçtiğimiz Nisan ayında 8.3 kilogram yağış aldık. Bu da ciddi anlamda kuraklık. Bunun yanı sıra sıcaklıklarının yüksek seyretmesi bitki gelişimini olumsuz etkiledi. Sadece bu sebzelerde değil diğer meyve türlerinde de gerek gelişme fizyolojik sapmalara gerekse de daha önce yoğunluğunu yaşamadığımız birçok zararlıların ortaya çıkmasına sebebiyet verdi” dedi.

İKLİME BAĞLI SIKINTILAR YAŞANABİLİR

Önümüzdeki dönem için de çiftçileri bu konuda uyaran Fevzi Çiçek, “Bu konuya hazırlıklı olmamız gerekiyor Biz birçok yere bunları çiftçilerimize üreticilerimize ikaz etmeye çalışıyorsak da maalesef yaşanmadan bunu fark etmek mümkün değil, yaşanınca o iş ortaya çıkıyor. Önümüzdeki günlerde de açıkçası buna benzer iklime bağlı ve genel coğrafi değişime bağlı sıkıntıları bekliyoruz. Çiftçilerimize önceden analitik olarak verilerle ortaya koyduğumuz öngörüler ve ikazlarımıza riayet etmelerini tavsiye ediyoruz. Bu yıl kurak bir periyot bekliyoruz. Çiftçilerimizin ise bu uyarıları dikkate alarak suya dayalı ürün çeşidini da daraltmaları gerekir. Yada kuraklığa dayanıklı tohum çeşitlerini kullanmaları gerekiyor. Gerekirse oyun iklim verileri takip ederek, bu tür ürünleri hiç ekmemek, hiç yetiştirmek bazen daha karlı duruma gelebiliyor. Buna dikkat etmek gerekiyor. Bunun tedbirini almak gerekiyor. Bunu her zaman sulanan alanlar için söylüyorum, meyveler için söylüyorum. Her zaman sadece zirai mücadele yapma, ya da çok miktarda su vermek bu işi susuzluktan kurtaracağım daha yüksek verim, daha kaliteli verim alacağım anlamına gelmiyor” diye konuştu.

ZİRAİ MÜCADELE DİKKATLİ YAPILMALI

Diğer bir konunun da zararlılarla zirai mücadele olduğuna değinen Çiçek, “ İlaçlama konusunda ise her zaman söylediğimiz doğru kullandığınızda çare, yanlış kullandığınız da zehir etkisi yapan bir kimyasallar ile karşı karşıyayız. Tedbirler hakeza kültürel tedbirlerde, yine siz doğru zamanda bir planlama ile yaparsanız gelirimiz yüksek olur. Zarar etmezsiniz. Ama geleneksel usulde devam ettiğinizde, bu dediğimiz iklim verileri iklim değişikliklerini dikkate almadan sürdürdüğünüz de buna benzer sıkıntılar yaşarsınız. Artık geçmişte de böyleydi ama günümüzde hissedilir oldu. Teknolojiyi takip etmeden, günceli takip etmeden sadece yaşam değil, Sosyal Yaşam değil tarımsal üretimde artık mümkün değil” ifadesinde bulundu.