Keşmir'e destek
Kürecik NATO Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından Soykan Meydanında NATO'ya ve Üslerine Hayır temalı basın açıklaması düzenlendi. Açıklamada, Keşmirli Müslümanlara destek verilirken Siyonist İsrail'in İslam ülkelerine yaptığı son saldırılar şiddetle kınandı
Kürecik NATO Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından Soykan Meydanında NATO'ya ve Üslerine Hayır temalı basın açıklaması düzenlendi. Açıklamada, Keşmirli Müslümanlara destek verilirken Siyonist İsrail'in İslam ülkelerine yaptığı son saldırılar şiddetle kınandı.
Malatya Soykan Meydanında bir araya gelen Kürecik NATO Üssüne Hayır İnisiyatifi üyeleri , 'Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi', 'Katil NATO Türkiye'den Defol', 'Kürecik İncirlik Kapatılsın', 'NATO Üsleri Kapatılsın', 'Keşmir Halkı Yalnız Değildir', 'Free Keşmir', 'Direne Direne Özgür Keşmir'e', 'Kahrolsun İsrail Kahrolsun Hindistan', 'Hizbullah'a Hamas'a Direnişe Bin Selam', 'Kudüs'e Selam Direnişe Devam', 'Gazze'ye Selam Direnişe Devam' sloganlarının eşliğinde İslam ülkelerine yapılan son saldırılar protesto edildi.
Muharrem ayı matem ve yas ayı
Kürecik Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından Keşmir halkına yönelik zulmün durması için bildiri okundu. Grup adına bildiriyi okuyan Kudüs Günü Sitesi Yayın Yönetmeni Kemal Kemahlı, ‘NATO'ya ve üslerine hayır' demek için basın açıklamasında düzenlediklerini belirterek, “Malumunuz olduğu üzere Hicri Kameri aylardan olan Muharrem ayına girmiş bulunuyoruz. Muharrem'in onunda yani Aşura gününde Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sav)'nın ciğer paresi Hz. İmam Hüseyin, ailesi, akrabaları ve arkadaşlarıyla beraber Kerbela çölünde lanetlik Yezid'in ordusu tarafından hunharca şehit edildi. İslam alemi ve milletimiz bu acılı günü yüzyıllardır matem ve yas günü olarak idrak etmekte ve Kerbela şehitlerine mersiyeler okuyup göz yaşı dökmektedir. Mateminizin, yasınızın ve göz yaşlarınızın dergahı ilahide kabul olmasını ve bu günün İslam aleminin ve insanlığın Tevhid-Nübüvvet-İmamet ve Adalet ekseninde dirilişine ve direnişine vesile olmasını yüce Mevla'mızdan niyaz ediyoruz" dedi.
ABD ile güvenli bölge oluşturmak sonuçsuz bir girişimdir
Ülkemizin ABD ve NATO ile ilişki kurmaya başladığı ilk yıllardan bu yana, Türkiye bu ilişkiden hep zararlı çıktığını söyleyen Kemahlı, Büyük Şeytan Amerika ve bir terör organizasyonu olan NATO, güvenilmez birer ortak olduklarını her defasında ispat etmelerine rağmen, rahmetli Necmettin Erbakan hocamızın iktidar ortağı olduğu dönemler hariç, her dönemde devlet adamlarımız adeta celladına aşık bir mahkum psikolojisiyle hareket etmişlerdir. Bu bağlamda yöneticilerimiz yeni bir akıl tutulması yaşamaktadır. Suriye'nin Kuzeyinde ABD ile güvenli bölge oluşturmak sonuçsuz bir girişimdir. Şimdi biz sormak istiyoruz: ‘90'lı yıllarda Çekiç Güç tecrübesini yaşayıp ABD'nin ne kadar güvenilmez bir ülke olduğunu görmedik mi?' ABD ile ‘Güven' kelimesinin yan yana gelmesi mümkün değildir. ABD bu güne kadar Türkiye'ye verdiği hiçbir sözü tutmamıştır. Amerika sadece Siyonist İsrail'in, desteklediği terör örgütlerinin ve kendi menfaatinin peşinde koşar. ABD'nin Batı Asya'daki nihai hedefi Suriye, Irak, Türkiye ve İran'ı parçalamaktır. Coğrafyamızda yaşanan sorunlar bölge ülkeleri arasındaki diyalog ve işbirliği ile çözülebilir. Bunun dışındaki tüm girişimler bölgedeki kaosu daha da derinleştirir. Bu yüzden bölgede ABD'siz bir çözüm aranmalıdır" diye konuştu.
Keşmir'e yönelik zulmü devam ediyor
Kemahlı, Hindistan'ın Keşmir'e yönelik zulmü devam ettiğine vurgu yaparak, Hindistan'ın bölgede asker bulundurma tutumundan vazgeçmesi gerektiğine dikkat çekti. Hindistan yönetiminin Keşmir halkına karşı kullandığı orantısız şiddete son vermesi isteyen Kemahlı, “Hindistan, aynen Gasıp İsrail gibi Keşmir'deki demografik yapıyı lehine çevirme girişimlerinden vazgeçmelidir. ABD başta olmak üzere küresel güçler, Keşmir'de meydana gelebilecek çatışma ve gerilimler üzerinden çıkar hesapları yapmayı bırakmalıdır. Türkiye hükümeti, İslam ülkeleri ve İslam İşbirliği Teşkilatı Keşmir halkının sesine ses olmalı, Keşmir halkıyla dayanışma imkânlarını artırmalı, bölgede çözüme dair daha etkin bir politika izlemelidir. Keşmir halkının hak ve adalet taleplerinin ve bu yöndeki gösterilerinin Hindistan ya da başka aktörler tarafından terör faaliyeti olarak gösterilmesine engel olunmalıdır. Ayrıca Modi'nin başbakanlığı döneminde Hindistan'ın en büyük silah tedarikçisinin Siyonist İsrail olduğu unutulmamalıdır. Hindistan; Pakistan ve Keşmir topraklarına gerçekleştirdiği operasyonlarda korsan İsrail'in gelişmiş silah ve bombalarını kullanıyor" açıklamalarına yer verdi.