Kayısı İhracatçının Elinde Oyuncak Oldu! Çiftçiye Komik Rakamlar Sunuldu!
6 Şubat depremlerinden etkilenen Malatya'daki çiftçiler, kayısı satışında yaşadıkları sorunlarla gündeme geldi. Çiftçinin, ticaretçi ve ihracatçıların elinde oyuncak olduğunu belirten Malatya Ziraat Odası Başkanı Yunus Kılınç, 'Geçen yıl 180 liraya, hatta 200 yüz liraya sattığımız kayısıya utanmadan 80 lira teklif ediyorlar. Bu çiftçi ne yapsın? Üretmesin mi? 11 milyon kayısı ağacını söküp atsın mı?' dedi.
Malatya’da, çiftçiler kayısı fiyatında yaşanan istikrarsızlıktan dolayı isyan ediyor. Malatya Ziraat Odası Başkanı Yunus Kılınç, Akçadağ'da yaptığı açıklamada, kayısının ticaret şirketleri tarafından haksız kazanç elde etmek için kullanıldığını söyledi.
Kılınç, kayısının Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) ve lisanslı depolara alınmamasının çiftçileri mağdur ettiğini belirterek şunları ifade etti:“Malatya olarak dünyada rakibi olmayan bir ürün üretiyoruz. Dünyada 5 milyon ton kayısı üretilir. İncir, üzüm gibi 100 milyon ton üretilmez. Tamamı 5 milyon tondur. Bunun 750 bin tonuyla Türkiye birincidir ve bu 750 bin tonun yaklaşık 650 bin tonu Malatya'da üretilir. Ancak üretim yaparken yıllardır spekülasyonlarla uğraşıyoruz. Ürünümüze sahip çıkılmıyor.
Yıllardır Toprak Mahsulleri Ofisi, fındık alıyor, tahılı alıyor, incir alıyor. Niçin kayısı almıyor diye feveran ettik ve en sonunda Toprak Mahsulleri Ofisi'nin alım listesine kayısıyı zor bela koydurduk. Akabinde devletimiz Malatya'mıza 11 bin tonluk lisanslı kayısı alım deposu yaptı. Bu depolar yapıldığı günden beri sadece 2020 yılında bir taban fiyat açıklandı 21 ve 23 lira olarak. Ancak 1 kilogram kayısı dahi bu lisanslı depolara TMO tarafından alınmadı.Neden alınmadı? Doymak bilmeyen ticaretçi, ihracatçı, depoya malı kaptırmadı. 30 liraya kadar fiyat verdi.Çiftçinin elindeki kupkuru malı alarak, nemlendirip yüzde 30 da arttırarak bunu ranta çevirdiler ve o günden bu yana ne TMO alım yaptı ne de depolarımız.”
“Çiftçi, İhracatçının Elinde Oyuncak Oldu”
Çiftçilerin küresel ısınma başta olmak üzere çeşitli doğal afetlere maruz kaldığını vurgulayan Kılınç, kayısıların konteynerlerde saklandığını ve sıcak havada bozulacağını kaydetti. Malatya’da kurulan lisanslı depoların neye yaradığını soran Kılınç, “Bu lisanslı depolar neye yarıyor? Ne için yaptı devlet bunu? Çiftçi için mi yaptı? Ticaret borsası için mi yaptı? Alım yapmıyor Toprak Mahsulleri Ofisi. Yapmıyor değil. Ben açık konuşuyorum. Aldırtmıyorlar.
Siyasetçilerimize sesleniyoruz. Eğer vicdanınız varsa, 6 milletvekilimizin 6’sı da Sayın Cumhurbaşkanımızın huzuruna çıksın. Desinler ki 'Biz afet yaşadık. Biz şehrimizi kaybettik. Biz kayısı koyacak yer bulamıyoruz. Sıcak konteynerlerde bu kayısılar hepsi bozulacak. Hepsi çöpe gidecek. Ondan sonra da Malatya çiftçisi çöpe atarken vatan hainliği ilan edilecekler. Ne zaman sahip çıkılacak bize?' Bugün 4 tane ticaretçinin, 4 tane ihracatçının elinde çocuk oyuncağı olmuş bu üretici.” dedi.
“Bunlar ticaretçi mi? Mafya mı?”
İşçi yevmiyelerinin geçen yıl 500 lira, bu yıl ise bin lira yükseldiğini kaydeden Kılınç, geçen yıl 180 liradan satılan kayısıya bu sene 80 TL teklif edildiğini vurgulayarak tepki gösterdi. Kılınç, “Bu çiftçi ne yapsın? Üretmesin mi? 11 milyon kayısı ağacını söküp atsın mı? Ne yapmak istiyorlar? Kim sahip çıkacak? Herkes lafta. Kanunları, mevzuatı, her şeyi hiçe sayıyorlar. Biz hangi günleri özledik biliyor musunuz? O maliyecilerin bakkal esnafına gelip 'sen bu domatesi halden on liraya on kuruşa almışsın. Sen on iki kuruştan fazlaya satamazsın. Sana ceza yazarım.' dedikleri günleri bugün arar olmuşuz. Niye denetlenmiyor?
Bugün benim kayısım Avrupa'da 20 Euro’ya satılıyor. Bugün Ankara'da, İstanbul'da kuru kayısının bir kilosu 500 lira. Malatya'daki kayısı ticaretçisinin elinde 300 lira Benim çiftçime 80 lirayı reva gören insanlara buradan sesleniyorum. Sabrımızı taşırmayın. Bu ülkede isyan koparsa çiftçiden kopar. Kirazı dalda bıraktık. Limonu tarlanın başına döktük. Elmayı, salatalığı çöpe döktük. Bugün Yazıhan Ovası'nda 4 bin dönüm karpuzu tarlada terk ettik. Kim bunlara dur diyecek? Bunlar ticaretçi mi? Mafya mı? Buna devlet bir an önce sahip çıksın.”