Kaplan: 'Hastaların Geleceği Tehlikede!'
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Çalışanları Sendikası (SES) Malatya Şube Başkanı Cansu Kaplan, Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın toplum sağlığını tehdit ettiğini söyledi.
(SES) Malatya Şube Başkanı Cansu Kaplan, Para odaklı yaklaşımıyla bebeklerin yaşamlarını olumsuz yönde etkileyen bir durum yarattığını belirterek, “Gelinen aşamada özellikle de para için bebeklerimizin yaşamlarına kadar el uzatan bu programın toplum sağlığına yararı olmadığı herkesçe. Sağlıkta dönüşüm programı ve programa yön çizen kar ve rant amaçlı, özelleştirmeci, halkın geniş kesimlerinin çıkarlarını sermayenin ihtiyaçlarını için gözden çıkartan anlayış ülkemizde de benzer uygulamaları uygulayan tüm dünya ülkelerinde de çökmüştür” dedi.
Hastaların bedenleri kar adına sürekli istismar edilir hale getirildi
Hastaların bedenleri kar adına sürekli istismar edilir hale getirildiğini dile getiren Kaplan, “Önemli bir diğer değişim de Sağlıkta Dönüşüm Programı öncesinden başlayan ve SDP ile patlama yapan özel sağlık sektörü oldu. Sermaye kesimlerinin sağlığa ilgisi büyük oldu. Sağlıktan artı değer sızdırma. Hükümetin teşvikleri ile oldukça cazip hale geldi. Güvencesiz sağlık emek gücü bu hastanelerde derin sömürüye maruz kalırken, hastaların bedenleri kar adına sürekli istismar edilir hale getirildi. Sağlık hizmetlerinin genel bütçeden karşılanması gerekir, sağlıktan tasarruf yapılamaz dedik” şeklinde konuştu.
Güvencesiz ücretlendirme getirdiklerini söyleyen Kaplan, “Sağlık emekçilerinin insanca yaşanacak bir temel ücreti olmalıdır dedik. Sürekli olarak sağlık emekçilerin temel ücretini düşük tutarak performans, teşvik vb. güvencesiz ücretlendirme getirdiler. Gelirleri arttırmak için fazla mesai ve fazladan nöbetler tutmaya başladık. 2-3 kişinin işini tek kişiye gördürdüler” ifadesini kullandı.
Gözaltına alınan tek bir hastane sahibi ya da şirket yöneticisi yoktur
Sağlık Bakanı dahil denetimden sorumludur soruşturmaya dahil edeceksiniz diyen Kaplan, “Ankara'da en yetkili makamın önünden ve tüm illerde sağlık kurumları önünden, kentin meydanlarından haykırıyoruz. Yaşanan bu katliamı birkaç kişiye yıkarak birkaç hastane kapatarak örtemezsiniz.
O hastanelerde çalışan suçsuz evine ekmek götüren emekçileri işsiz bırakamazsınız. Bu hastaneleri kamulaştıracak ya da işsiz kalacak suça bulaşmamış emekçileri Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde görevlendireceksiniz! Dönemin il sağlık müdürü olan Sağlık Bakanı dahil denetimden sorumlu yerelden bakanlığa kadar tüm bürokratlar sorumluluğu gereği görevden el çektirilerek adli ve idari soruşturmaya dahil edeceksiniz!
Kar ederken ses çıkarmayan hastane patronları ya da özel hastane şirketlerinin yöneticileri de aynı derecede sorumludur. Gözaltına alınan tek bir hastane sahibi ya da şirket yöneticisi yoktur. Bunları da soruşturmaya dahil edeceksiniz!” dedi.
Bizleri dinlemeyi öğreneceksiniz!
Bizleri dinlemeyi öğreneceksiniz diyen, “Kamu hastanelerinde ki istihdam açığını hızla giderip liyakatsiz yöneticilerinizi geri çekeceksiniz! Kamusal, nitelikli, erişilebilir, ücretsiz ve anadilinde sağlık sisteminin garantisini vereceksiniz! Özel hastaneleri ya kamulaştıracaksınız ya da SGK ile yapılan tüm anlaşmaları iptal edecek ve hiçbir özel sağlık kurumu ile SGK'nın bir daha anlaşma yapmasının önüne geçeceksiniz! Madem özel hastane istiyorsunuz bırakın özel kalsınlar.
SGK'dan yani halkın vergilerinden beslemeyeceksiniz! Yönünüzü sermaye tekellerine değil halka, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine döneceksiniz! Sağlık ve sosyal hizmet alanında yaşanan vurgunları, hırsızlıkları ve olumsuzlukları açığa çıkaran üye ve yöneticilerimize soruşturma açmaktan sürgün etmekten vazgeçeceksiniz. Bizleri dinlemeyi öğreneceksiniz! Sağlık emekçileri ve halkı karşı karşıya getirip bu skandaldan sıyrılmanıza izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.