İnsanca yaşam
Saadet Partisi Malatya İl Başkanı Mustafa Canbay, 'İnsanca Yaşam' manifestosunu kamuoyuyla paylaştı. Canbay, iktidara geldiklerinde, adil bir düzen inşa edeceklerini söyledi.
Saadet Partisi Malatya İl Başkanı Mustafa Canbay, partisinin ‘insanca yaşam manifestosu'nu açıkladı. Malatya İl Başkanlığı İl Başkanı Mustafa Canbay tarafından basına yapılan açıklamada, “İnsanca Yaşam Manifestomuz, Muhterem kardeşlerim; İşte bugün burada İnsanca Yaşam Manifestomuzu ilan ediyoruz. İktidara geldiğimizde, vatandaşlarımız tarafından yetkiyi aldığımızda; “Gardiyan değil garson devlet” anlayışıyla, devleti asli vazifesine uygun bir şekilde yöneteceğiz. Vatandaşını korkutan ve ezen devlet anlayışı yerine; güven veren ve kalkındıran bir devlet anlayışını hâkim kılacağız. Adil bir düzen inşa edeceğiz. Gelir dağılımında adaleti sağlayarak, refahı yaygınlaştıracağız. Kamu ihaleleri başta olmak üzere, rant düzenini ortadan kaldıracağız. Hiç kimsenin kursağında, bir başkasının ekmeği olmasına müsaade etmeyeceğiz. Hiçbir vatandaşın kalbinde, haksızlığa uğradığı duygusunun yeşermesine izin vermeyeceğiz. Yoksulluk ve yoksunluk düzenini ortadan kaldıracağız. En temel ihtiyaçların dahi karşılanamadığı, yalnızca hayatta kalmaya yeten bu yoksunluk düzenini değiştireceğiz. İnsanımızın yarınından endişe etmediği, çocukları için mutlu ve müreffeh bir yaşam sürebilme imkânına sahip olduğu bir ekonomi kuracağız. İnsanımızın mülksüzleşmesine sebep olarak, kendi ülkesine duyduğu aidiyet duygusunu zedeleyen ekonomi modelini değiştireceğiz. Eğlenmenin, sosyalleşmenin, kendini geliştirmenin, teknolojik imkânlara sahip olmanın lüks olmadığı bir Türkiye inşa edeceğiz. Yolsuzluk düzenini de ortadan kaldıracağız. Sadece milletimiz için çalışacak; devleti, ganimet gibi gören anlayışlara müsaade etmeyecek bir anayasal zemin hazırlayacağız. Türkiye'yi yasaklar ülkesi olmaktan kurtaracağız. Düşüncenin ve fikirlerin yasaklandığı güvenlikçi politikalara tevessül etmeyeceğiz. Toplantı, yürüyüş ve gösteri yapma hakkını “antidemokratik bir suç” olarak gören anlayışın tersine, demokrasinin temel parametreleri olarak yeniden normalleştireceğiz. Basın ve medya başta olmak üzere, her alandaki yasakçı anlayışa son vereceğiz. Sadakati değil, yalnızca liyakat ve ehliyeti esas alacağız.