İkizce'deki deprem konutları fay hattı üzerine mi inşa edildi?
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, 'Orta hasarlı binalara girilmesinin büyük bir risk olması insanların tekrar sokaklarda, parklarda, arabalarda uyumasına yol açmıştır. 10 Ağustos'tan beri Malatya'daki insanlar, sokakta gecelerini geçirmekte, evlerine girememekte. Ayrıca orta hasarlı evlerle ilgili büyük belirsizlik sürmeye devam etmektedir. Tam bir kaos, tam bir belirsizlik' dedi.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, 6 Şubat ve 10 Ağustos'taki depremlerin ardından Malatya'da yaşanan sorunlarla ilgili "Orta hasarlı binalara girilmesinin büyük bir risk olması insanların tekrar sokaklarda, parklarda, arabalarda uyumasına yol açmıştır. 10 Ağustos'tan beri Malatya'daki insanlar, sokakta gecelerini geçirmekte, evlerine girememekte. Ayrıca orta hasarlı evlerle ilgili büyük belirsizlik sürmeye devam etmektedir. Tam bir kaos, tam bir belirsizlik. Bu şartlarda orta hasarlı bina sahipleri kışı dışarıda geçirmeye devam edecek gibi gözüküyor" dedi. Ağbaba, konteynerlerde su ve hijyen sorununun devam ettiğini, bölgede hırsızlık olaylarının arttığına dikkat çekti.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, bugün TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Ağbaba, art arda depremlerle ağır hasar alan Malatya'nın sorunlarına dair şunları söyledi:
"Malatya başta olmak üzere 11 ilimiz, bunlardan 4'ü ağır hasarlı. Büyük bir deprem geçirdik, Malatya'nın şehir merkezi de yerle bir olmuş durumda. Hala şehir merkezinde atılmış bir adım yok. Yine ilçelerimiz; Doğanşehir ilçemiz, Akçadağ ilçemizin Başpınar Mahallesi, Ören Mahallesi, Doğanşehir, Polat merkez. Köylerimiz; Fındık, Mızgı, Çavuş, Topraktepe gibi köylerimiz. Başta Çıllık olmak üzere oba köyleri, Kurucuova, Erkenek adeta enkaza dönüşmüş durumda. Yine Malatya merkeze bağlı eski beldelerimiz; Barguzu, Yakınca, Gündüzbey'de adeta hayat durma noktasına gelmiş durumda. Malatya hem ana merkezi, hem büyük caddelerimiz hala enkaza dönüşmüş tarla yığınları gibi durmakta ve maalesef bu konuyla ilgili ciddi adımlar atılmış değil hala.
"ELLERİNDE BİRER ÇEKİÇLE HASAR TESPİTİ YAPIYORLAR"
Maalesef Malatya'da 6 Şubat depremi sonrasında, iki büyük depremle birlikte hasar tespiti çalışmalarında çok çeşitli eksiklikler oluştu ve kamuoyunda hasar tespitiyle ilgili büyük bir güvensizlik var. Önce ağır hasarlılar verildi, daha sonra onlar ikinci incelemede orta ve hafife çevrildi ama hafif olan da orta olan da ağır alan da maalesef bu hasar tespitine inanmıyor çünkü bu işi yapanların liyakat sahibi olmadığı iddia ediliyor. Ellerinde birer çekiçle bu hasar tespitinin yapıldığı söyleniyor. Malatya'da depremden sonra bir deprem vurdu bir de liyakatsizlik vurdu Malatya'daki insanları. İnsanların 3-4 milyona aldıkları evler ağır hasarlı olarak gösterildi ve ağır hasarlı binaların hemen yıkılacağı ifade edilince o evlerin sahipleri de evlerini boşalttılar. Hatta kapılarını, pencerelerini, mutfak dolaplarını, musluklarını, parkelerini yok pahasına, 15-20 bin liraya sattılar. Daha sonraki yapılan hasar tespitinde bunların ağır hasarlı değil orta hasar ve az hasarlı olduğu, yıkılmayacağı ifade edildi. O insanlar sökmüş oldukları pencereleri, kapıları, muslukları, doğramaları, dolapları, 15 bin liraya satılan bu malzemeleri 500 bin liraya, 1milyon liraya alamadılar. Tüm bu sebeplerden dolayı Malatya'da hasar tespiti çalışmalarının tekrar ve ciddi bir şekilde yapılması gerekiyor.
"BAKANLIK VE MTA'NIN YEŞİLYURT'TAKİ FAY HATTININ BELİRLENMESİ İÇİN BÖLGEDE ÇALIŞMA YAPMASI GEREKMEKTE"
Yeşilyurt ilçesine bağlı İkizce Mahallesi'nde yapımı devam eden TOKİ konutlarının bulunduğu bölgede mikro-bölge çalışması yapılmadan konutlar yapılmaya başlanmıştır ve bizim endişemiz, Yeşilyurt içerisinden geçen muhtemel fay hattının çok aktif olması nedeniyle İkizce mevkisinde yapılan TOKİ konutlarının bu muhtemel fay hattı üzerinde yapılma olasılığı yüksektir. Yetkililerin bir an önce mikro-bölgeleme çalışması yapıldıktan sonra konutlara devam etmesi gerekmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve MTA'nın bu olası Yeşilyurt merkezli fay hattının belirlenmesi için bu bölgede mutlaka çalışma yapması gerekmektedir.
"ORTA HASARLI BİNA SAHİPLERİ KIŞI DIŞARIDA GEÇİRMEYE DEVAM EDECEK GİBİ GÖZÜKÜYOR"
Ayrıca 10 Ağustos'ta Malatya'da arka arkaya gelen depremlerden sonra çözülmeyen barınma sorunu tekrar artarak karşımıza çıktı.Orta hasarlı binalara girilmesinin büyük bir risk olması insanların tekrar sokaklarda, parklarda, arabalarda uyumasına yol açmıştır. 10 Ağustos'tan beri Malatya'daki insanlar, sokakta gecelerini geçirmekte, evlerine girememekte. Ayrıca orta hasarlı evlerle ilgili büyük belirsizlik sürmeye devam etmektedir. Orta hasarlı binalarla ilgili herhangi bir yönetmelik olmadığı için orta hasarlı binaların ne olacağı belli değildir. Depremin üzerinden 6 buçuk ay geçmiş, hala yönetmeliğin çıkmasını beklemekte deprem bölgesinde orta hasarlı binası olan insanlar. Önceki Sayın Bakan Murat Kurum, orta hasarlı binaların güçlendirilmesini savunurken; yeni bakan, orta hasarlı binaların yıkılmasından bahsediyor. Tam bir kaos, tam bir belirsizlik. Bu şartlarda orta hasarlı bina sahipleri kışı dışarıda geçirmeye devam edecek gibi gözüküyor. Aynı belirsizlik ve kaos yerinde dönüşüm için geçerli. 500 bin TL hibeye, 500 bin TL krediyle 100 metrekarelik evin yapılması mümkün değildir. Bu 1 milyon lirayla ancak bir evin balkonuyla tuvaleti yapılabilir. Bir evin maliyeti şu anda 2 milyon TL civarındadır. Bu nedenle ya verilen hibe miktarı 2 milyona çıkarılmalı ve bu miktar enflasyona karşı güncellenmelidir ya da devlet yeniden dönüşüm isteyen vatandaşların evlerini rezerv alanlarındaki gibi yapıp teslim etmelidir.
"MALATYA'NIN SU KAYNAĞI TAHRİP OLMUŞTUR, BU NEDENLE ACİL ALTERNATİF SU KAYNAKLARI BULUNMALI"
Enkaz kaldırma çalışmaları çok yavaş ilerliyor. Ağır hasarlı binaların yüzde 80'i hala yıkılabilmiş değil. Bu hızla enkaz kaldırma çalışmaları devam ederse 8-10 yılda şehirlerde enkazın kaldırılması mümkün gözükmüyor. Ayrıca su serpilmediği için, zaman zaman binalar yerinde ayrıştırıldığı için halk sağlığını tehdit etmekte, kentlerimiz adeta toz bulutuyla karşı karşıyadır. Son depremle birlikte dünyanın en güzel su kaynağına sahip olan Malatya'nın su kaynağı tahrip olmuştur, içilememektedir. Bu nedenle acil alternatif su kaynakları bulunmalı.
KONTEYNER SORUNU DEVAM EDİYOR
Bir diğer sorun konteyner meselesi, bir taraftan maalesef konteynerlerimize hala klima verilmediği için 40-45 derecede konteynerde kalan insanlar sıcakta adeta kavrulmaktadır. Ayrıca son depremle birlikte çok sayıda konteyner ihtiyacı doğmuştur, insanlar sokakta kalmaya devam etmektedir. Malatya'da yaşanan önemli bir sorun, hırsızlık meselesi. Ağır hasarlı ve orta hasarlı binalarımız adeta yağma edilmekte, hırsızlık sayısı çokça artmakta ve bunula ilgili maalesef güvenlik sağlanamamakta, hırsızlık önlenememektedir.
"ESNAFLARIMIZA MADDİ DESTEK SAĞLANMALI"
Malatya'da esnaflar için dağıtılan 3 bine yakın konteynerin sadece 900'üne yakını faal. Bu konteynerlerde sadece lavabo yok, musluk yok, su yok, altyapı yok. İnsanlar konteynerleri kullanamamakta, kullanılan konteyner de maalesef işlevsel değildir. Depremden önce 23 bin esnafın faaliyet gösterdiği Malatya'da ayakta kalan bir elin parmakları kadar esnaf, işyerinde faaliyete devam ediyor. Esnaflarımıza en az 1 yıl maddi destek sağlanmalı, esnafın yanında çalışan emekçilerin maaşları devlet tarafından karşılanmalı, esnafın en az 1 yıl süreyle BAĞ-KUR primleri devlet tarafından karşılanmalı, deprem bölgesindeki orta ve ağır hasarlı raporları dikkate alınmadan mağdur olan tüm esnaf ve zanaatkarımıza kısa çalışma ödeneği verilmelidir, depremde zarar gören esnafın kredi kefalet borçları silinmelidir."