Hepimiz suçluyuz

Malatya Kent Konseyi tarafından ‘Deprem Sonrası Malatya'nın Geleceği' çalıştayı düzenlendi. Kentteki bir otelde düzenlenen çalıştaya farklı şehirlerden katılan akademisyenler 6 Şubat depremlerinde büyük yıkıma uğraya Malatya'nın yeniden inşasın için görüş bildirdiler. Çalıştayın açılışında konuşan Malatya Valisi Hulusi Şahin, çalıştayın hayırlara vesile olmasını diledi kentin yeniden ve depreme dayanıklı bir şekilde inşa edilmesi için Çalıştayda görüş bildiren uzmanlardan destek istedi.

Kaderimizle baş başa bırakıldık

6 Şubat sonrası Malatya'nın devasa bir felaketle boğuştuğunu vurgulayan Vali Şahin, “Herkes zarar gördü. Zarar görmeyen hiç kimse yok. 200 yaşında bir şehir burası ve 2 dakika içerisinde yıkıldı. Şimdi 2 yılda yeniden kurmaya çalışıyoruz. Kolay bir şey değil. Sadece biz olsak bütün Türkiye buraya abanırdı ve hızlıca kalkınırdık. Hollanda büyüklüğünde bir yer. 11 il etkilenmiş. 4 tane il hemen hemen yıkılmış. Malatya bu 4 ilden bir tanesi. Her üç binadan bir tanesi kullanılamaz hale gelmiş. 6 Şubat sabahı hiç bir binayı kullanmamışız ve hiçbir binaya girmemişiz. Büyük bir tipi gözümüzü açamıyoruz. Güneyle bağımız kesilmiş, tünel kapanmış. Kuzey ve batıyla bağımız tipiden dolayı kesilmiş demiryolu hattımız kapanmış Tohma Köprüsü zarar görmüş. Havaalanımızı kullanamamışız, kendi kaderimizle baş başa kalmışız ve bu şekilde mücadele eden enkaz altında canlarımız var. Böyle bir mücadeleyle başladık ve bir arkadaşımız söyledi. 3. günde biz ekmek dağıtacak kimseyi bulamadık dedi. 3. günde biz gıda meselesini çözmüşüz. İlk anda elimizde yeterli ekip yoktu. Elimizde 50 tane profesyonel ekip vardı ama yüzlerce bina yıkılmıştı altında insanlar vardı. Yine şanslıydık. Bizde 400 kadar binanın altında insan olma ihtimaline karşı çalışıldı. Başka şehirlerde binlerce bina üzerinde çalışıldı. Biz yıkılan 6 bin binayla mücadele ettik” dedi.

Her üç binadan bir'i kullanılamaz halde

Kentteki her 3 binadan birinin kullanılamaz hale geldiğini dile getiren Şahin, şöyle konuştu: “Bugün ise ağır hasarlı 36 bin binanın yıkımıyla uğraşıyoruz. 36 bin bina bir şehir demek. Bina diyorum daireden bahsetmiyorum. Bazı binalarda 15 kat oda bir sayılıyor. Küçük bir köy evi de 1 bina ve 36 bin bina ağır hasarlı ve biz bunları yıkmaya çalışıyoruz. 2 yılda 200 yıllık işi yapmaya çalışıyoruz.”

Bugünkü yöneticilerin ne suçu var?

Vali Şahin, Malatya'da bazı çevrelerin günah keçisi arayışı içerisinde olduğunu anlatarak, “Günah keçisi bulmayla kimse günahlarından kurtulmuyor. 200 yıllık bu şehir bu kadar yanlış yere kurulduysa bugünkü yöneticilerin ne suçu var. Bu şehir çok yanlış bir dikey mimari kararıyla dikey yönlere yükseltildiyse bunun bugünkü yöneticiler midir sorumlusu? Dolayısıyla hepimiz sorumluyuz. Hepimiz kefemizi önümüze koyuyoruz. Bu niye başımıza geldi niye bu hatayı yaptık bunu önümüze koyup düşünmemiz gerek. Ders çıkaralım bundan sonra inşa edeceğimiz şehri daha iyi daha dayanaklı yapalım. Bunu yapabilecek hem iradeye hem akla hem de azime sahibiz, en azından sahip olmalıyız” ifadesini kullandı.

Takdir edilmeyi beklemek hakkımız değil mi?

Şahin zor bir iş yaptıklarını vurgulayarak, “Dün 400 bin insana yemek verdik. kolay mı. Şuan konteyner kentlerde 70 bin insan barınıyor. 120 bine çıkacak, yemeğini, elektrik, su her şeyini veriyoruz. 3 bin 500 iş yeri kurduk çünkü yıkım çok büyük. Bu zor işi yaparken bunu yapanlarında takdir edilmesini beklemek hakkımız değil mi. Her türlü eleştiriye alaya, küçük düşürücü ifadelere maruz kalıyoruz. Bu hizmeti yapanlar muhatap oluyorlar. Allahtan reva mı? Size hizmet edenlere bu kadar ağır yüklenmemenizi rica ediyorum. O gece bu kadar işi yapan uyumadan içmeden çalıştılar. Hale çalışıyorlar. En azından takdiri hak ediyorlar. En azından hakaret etmeyelim” açıklamasında bulundu. Malatya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Vahap Erdem de şehri kendi kültürüyle yeniden ayağa kaldırmak için tüm imkan ve kaynakları kullandıklarını söyledi.