Fay Yasası depremin zararlarını azaltmayacak 'Mağdur edecek'
Paleosismolog Dr. Ramazan Demirtaş, 2020 İzmir depremi ile gündeme gelmesine rağmen 3 yıldır beklemede olan 6 Şubat'ta yaşanan depremlerin ardından yeniden gündeme gelen 'Fay Yasası'nı değerlendirdi. Demirtaş, Fay Yasasının depremin zararlarını azaltmayacağı gibi hukuksal sorunlara da yol açacağını belirterek, 'İleride insanları çok sıkıntıya sokacak bu yasa. Bu iş çok ciddi şekilde mağduriyet doğuracaktır 'dedi.
2020'de meydana gelen Elazığ ve İzmir depremlerinin ardından ilk kez gündeme gelen, 6 Şubat depremlerinin ardından çalışmaya başlanılan fay yasasıyla ilgili tartışmalar devam ediyor. Afet riskini en aza indirmek ve fay hattı geçen kentlerde, insanların can ve mal güvenliğinin sağlanması için gündeme gelen 'Fay Yasası' ile fay hatları üzerinde gerçekleşen yapılaşmaların önüne geçilmesi, mevcutta var olanların ise kentsel dönüşümle yıkılarak vatandaşların daha güvenli bölgelere taşınması planlanıyor.
Her yıkılan bina fay hattı üzerinde değil
Fay Yasasını gazetemize değerlendiren Paleosismolog Dr. Ramazan Demirtaş, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki'nin, deprem bölgelerinde yeni yapılacak binaların fay hattı üzerinde yapılmayacağına dair sözlerine tepki göstererek, her yıkılan binanın fay hattı üzerinde olmadığını vurguladı. Demirtaş, fay yasasının çıkması halinde, fay hattı üzerinde evi olan insanların mağdur edileceğini söyleyerek, “Fay yasası çıkarsa bu ülke çok kişi mağdur edilir, hukuk dosyaları birikir. Diyelim sakinim bandı oluşturuldu. Çevre Şehircilik onay verdi imar paftasına işlendi. Hayatınız boyunca kazandığınız mal varlığınızı kimseye satamazsınız. Çünkü fay geçiyor. Kimse almaz, siz de satamazsınız ama belediye buradan fay geçiyor diye sizi mağdur edecek” şeklinde konuştu.
Binalar birinci derecede depreme direnişsizdi
Fay yasasıyla, kamuoyunun yanlış yönlendirileceğini söyleyen Demirtaş, yüzey faylanmasından dolayı yıkılan bina sayısının çok az olduğun ifade etti. Demirtaş, “ Fay yasası dediğimiz birileri farklı anlatmaya çalışıyor ya da kamuoyunu yanlış yönlendiriyor. Bunları yapan birkaç akademisyen birlikte bu işi 2020 depreminden bu yana sürekli illere rapor göndererek, en son 24 İl için 7"nin üzeri deprem üretecek iller belli oldu diye 24 ile fay yasasıyla ilgili rapor göndermiş durumdalar. 2020 de denediler çok tepki gelince geri çektiler. 6 Şubat depremlerinden sonra tekrar gündeme getirmeye çalışıyorlar ama farkında değiller birçok kişiyi mağdur edecekler. Fay yasasının amacı( dünyada karşılığı da bu), şimdi diyorsunuz ki bir deprem olacak. Bu depremin büyüklüğü en az 6.5 veya 7nin üzerinde olacak. Yüzeyde kırık oluşturacak, bu fay kırığı üzerindeki bina temelinde bir metrenin üzerinde yer değiştirmeye neden olup bu binayı yıkacak. Dolayısıyla 3 faktörün yerine gelmesi gerekiyor. Yani yüzeyfaylanmasından dolayı yıkılacak. 24 ocak 2020 de Doğu Anadolu fayının Doğanyol kesiminde bir deprem oldu 6.8. Burada Elâzığ 35 kilometre sanırım Malatya da 60 kilometre uzaklıkta yıkıldı ve insanlar hayatını kaybetti. Peki, Malatya'nın altında fay mı geçiyordu ya da Elazığ'ın? Hayır. Dolayısıyla bunun yüzey faylanmasıyla alakası yok. Fay yasasını çıkarttığınız zaman doğrudan yüzey faylanmasınınüzerindeki yapılardan bahsediyorsunuz. 17 Ağustos 1999 , 12 Kasım 1999 , 6 şubat depremlerinin de yüzey kırıklarına gidin , yüzey faylanmasından dolayı yıkılan bina sayısı 10'u geçmez. Dolayısıyla 6 şubat depremlerinde binalar yüzey faylanmasından dolayı yıkılmadı. Bu binalar birinci derecede depreme direnişsizdi” şeklinde konuştu.
Ekonomik ömrünü tamamlayan binalar kendiliğinden yıkılacak
Her fayın yıllık kayma hızı ve kayma hızına göre deprem tekrarlama aralıkları olduğunu kaydeden Demirtaş, depremin tekrarlanma süresinin uzun zaman sonra olacağı illerde sakınım bandı oluşturmanın ve sakınım bandı oluşturulan bölgedeki yapıların yıkılmasını mantıksız bularak şunları söyledi: “Türkiye'de MTA'nın yayınladığı 2011 haritasına göre 485 tane deprem üreten fay var. Siz bu fay yasasını çıkardığınız zaman 485 fay için uygulayacaksınız. Peki, bu 485 fayın, bazılarının söylediğine göre 27 İl bu fayın üzerinde demek. Buradaki tüm binaları sayın. Kentleri ve bina sayısını düşündüğünüz zaman belki on binlerce bina çıkacak. Siz diyelim bu yasayı oluşturdunuz hatalı bir şekilde. Aslında oluşturmamanız lazım ama oluşturdunuz. Oluşturunca 7269 sayılı afet yasasına göre afete maruz bölge kararı alınması gerekiyor. Yani o binaları depremden önce yıkıp ortadan kaldırmanız gerekiyor. Yani binanın ekonomik ömrünü tamamlayıncaya kadar bir şey olmaz. Şimdi bu 27 İl 110 ilçe 500 kırsal yerleşim yerindeki tüm binalar için geçerli olacak bu yasa çıkar ve etrafına sakınım bandı oluşturulursa. Hâlbuki 485 fay Türkiye'de, binaların ekonomik ömrü içerisinde meydana gelmez. Her fayın bir yıllık kayma hızı var. O yıllık kayma hızına göre deprem tekrar olma aralıkları vardır. Mesela ben Bolu'yu örnek vereyim. Bolu'da kuzey Anadolu Fayı geçiyor. En son 1944 yılında 7'nin üzerinde deprem oluşturdu. Bu deprem bir daha 280-300 yıl boyunca tekrar olmaz. Buradaki binaları yıkmanın mantığı yok. Zaten ekonomik ömrünü tamamlayan binalar kendiliğinden yıkılacak.”
Doğu Anadolu Fayı‘nda fay yasası uygulanmalı
Fay yasasının uygulanacağı iki fay hattının olduğunu dile getiren Demirtaş, 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerin bin yıl sonra tekrarlanabileceğini vurguladı. Demirtaş, “Fay yasası uygulanacağınız iki fay var. Biri Doğu Anadolu Fayı, diğeri Ölüdeniz Fay Zonu. Onun dışında uygulayamazsınız. Doğu Anadolu Fayı için bir daha 6 Şubat depremlerine benzeyen deprem burada bin yıl boyunca olmayacak. 7.5 in üzerindeki depremler en az bin yıl sonra tekrarlanır. O zaman 50 yıl ömrü olan binaları neden mağdur edeceğiz. Neden burayı yapılaşmaya yasak edeceğiz. Bu fayın geçtiği yerler kayalık zemindi. 6 Şubat depremlerinde burada yıkılan bina yok. Fay geçmesine rağmen yıkılan bina yok. 6 Şubat depremleri burayı test etti. 6 Şubat'ta yıkılmayan binayı kent planı yaparken yüzey kırıklarından uzak duracağız diye yıkarsınız yanlış.6 Şubat depremlerine bakalım. Fayın çok yakınındaki binalar yıkılmazken 200 kilometre uzaklıktaki Malatya yıkıldı, Hatay yıkıldı. Bunları fay mı yıktı? Onun için mağduriyet yasası derken bunu söylüyorum” ifadelerini kullandı.
Çok kişi mağdur edilir, hukuk dosyaları birikir
Fay yasasının çıkması halinde çok sayıda insanın mağdur edileceğini aktaran Demirtaş, fay hattı üzerinde mal varlığı olan insanların sıkıntı yaşayacağını vurguladı. Demirtaş, “Mesela Malatya Fayı diyelim. Malatya fayıyla ilgili çok detaylı veri yok. Malatya fayının aktif olup olmadığı ciddi tartışma konusuyken, hadi diyelim Malatya Fayı 2 bin 250 yılda bir deprem üretsin. 2 bin yılda deprem üretecek fayın üzerindeki bina niye yıkıyorsunuz. En son ne zaman deprem üretmiş bilmiyorsunuz depremin yüzyıl sonra mı 500 yıl sonra mı olacağını da bilmiyorsunuz. O zaman fay geçiyor diye etrafını kafanıza göre sakinim bandı oluşturup içindeki insanların mal varlığını sıfıra indirgeyeceksiniz. Fay yasası çıkarsa bu ülke çok kişi mağdur edilir, hukuk dosyaları birikir. Diyelim sakinim bandı oluşturuldu. Çevre Şehircilik onay verdi imar paftasına işlendi. Hayatınız boyunca kazandığınız mal varlığınızı kimseye satamazsınız. Çünkü fay geçiyor. Kimse almaz, siz de satamazsınız ama belediye buradan fay geçiyor diye sizi mağdur edecek” dedi.
Sizi kim denetleyecek?
Fay yasasını çıkaracak kurumsal yapının mevcut olmadığını açıklayan Demirtaş, çalışmayı yürütecek kişilerin kimler tarafından denetleneceğini sordu. Demirtaş, şunları ekledi: ”İleride insanları çok sıkıntıya sokacak bu yasa. Bu iş çok ciddi şekilde mağduriyet doğuracaktır. Fay yasasını çıkaracak kurumsal bir yapılamamız mevcut değil. Peki, bunu yapacak teknik insan sayısı var mı? Herkesin yapabileceği bir olay değil bu. Tüm faylarla ilgili çok ciddi bilgi birikiminin olması lazım. Akademik çevre bu işin hukuksal boyutunu bilmiyor. Kurumsal yapılanma mevcut değil. Bu yasayı çıkarmaya çalışan arkadaşlar, bu işi yapacak 5 kişi var diyor. Bu işi 5 kişi mi yapacak? Peki, sizi kim denetleyecek? Denetim yok. Yanlış yapıyorsanız ne olacak? Akademik olmanız sizin bu işi doğru yapacağınız anlamını vermiyor. Bu 5 kişi mi kendi kendini denetleyecek.” Haber:Foto: Sena Saka