Esnaf unutuldu mu?
6 Şubat merkezli meydana gelen depremlerden en fazla zarar gören Malatya'da Mısır Çarşısı esnafı, işyerlerinin akıbetinin belirsizliğinden dert yanıyor. Malatya kent merkezinde çoğu işyerleri yıkılırken hafif hasarlı olan Mısır Çarşısı esnafına dokunan ise bin ah işitiyor. Unutulmuşluktan yana dem vuran esnaflar, 'Bizim bürokratlar, Maraş ve Hatay'daki bürokratlar kadar seslerini duyuramadılar. Malatya'nın sesinin duyurulması gerekiyor' dedi.
6 Şubat merkezli depremlerden ağır hasar alan illerden olan Malatya'da enkaz kaldırma çalışmaları ve ağır hasarlı binaların yıkımı sürerken, kent merkezinde yıkılmayan ve hafif hasarlı olan Mısır Çarşısı'nın yıkılıp yıkılmayacağı belirsizliğini koruyor. Mısır Çarsısı esnafı ise belirsizlikten dert yanarken yıkılsa bile yerinde dönüşümle hak sahiplerine haklarının verilmesini istedi. Geçim sıkıntısı çektiklerini, ertelenen ancak ödenmesi gereken borçlarının olduğuna dikkat çeken esnaf, ‘can suyu' istiyor. Mısır Çarşısında 53 yıldır konfeksiyoncu esnafı olarak çalışan Levent Merdivenli, depremde memleketlerini terk etmediklerini ve memleketin biran önce ayağa kaldırılması gerektiğini söyledi. Merdivenli, “ Konfeksiyoncuyum, giyim ve ayakkabı üzerine dükkanlarımız var. 60 yaşındayım. 7 yaşından beri tam 53 yıldır burada çalışıyorum. Biz memleketimizi terk etmedik. Gidecek yerimiz de yok. Esnaflar sitesinde 7-8 dükkanımız var yıkılmış. Bunlar ne olacak ne olmayacak biz bilmiyoruz. Yıkılırsa da yerimizde verilmesini istiyoruz. Çünkü burada tanınmışız. Biz deprem olduğu günden beri buradayız var ve gidecek yerimiz de yok memleketimiz de burası kendimiz de burada doğmuşuz büyümüşüz” dedi.
Esnaf unutuldu
Yetkililer tarafından ziyaret edilmediklerini ve unutulduklarına vurgu yapan Merdivenli, “Büyüklerimizden, yetkililerimizden biri gelip bize demedi ki ne yapıyorsunuz? Nasılsınız? Ne yapacağız? Ben Mısır Çarşısının yıkılmasını istemiyorum. Yıkılırsa da şehrimizi biran önce ayağa kaldıracağız derlerse de yıksınlar benim dükkanımı yerinde versinler. Biz mekanımızı değiştirmek istemeyiz. 50 yıllık birikimim burada. Evlerimiz gitti, dükkanlarımız gitti canımız sağ. Devlet büyüklerimizden en kısa zamanda şehrin ayağa kaldırılmasını istiyoruz. Ramazan bayramında iki gün buradaydık. Bütün köylülerimiz, akrabalarımız, dostlarımızda bir heyecan vardı. İki günde en azından bizi görüp sevindiler. Malatya'da deprem az diyorlar. Hatay ve Maraş'ta her şey işliyor. Bizim memleket toz toprak. Memleketimiz sahipsiz. İş adamları gezip dolaştı gelip kayısı alıp gitti. İş adamlarının memleketime katkısı olması lazım” şeklinde konuştu.
Memleketimize sahip çıkılsın
Mısır Çarşısında 8 dükkanı olduğunu ancak çarşı yıkılınca kendisine 1 dükkan verileceğini ifade eden Merdivenli, yıkım olsa bile esnafın mağdur edilmemesi gerektiğini ve herkesin hakkının verilmesi gerektiğini belirtti. Merdivenli, “ 3 aydır cebimizden, eşten dosttan para alıp yiyoruz. Bankalara başvuru yaptım kredi alayım. Borcum var ödemem var. Kimse gelip sormuyor. Alacaklarımız bize zaman tanıyorlar. Borçlarımızı da ödeyeceğiz. Memleketimizi ayağa kaldıracağız. Ben burada ayrılmam. Sabah 7'den gelip akşam 7'de gidiyorum buradan başka yer bilmem. Selahattin başkanımızın dediği gibi yerinde dönüşüm istiyoruz. Memleketimiz yıkılıp güzelleşecekse yıksınlar. Burada verilen dükkanlar eksik olur fazla olur fiyat farkını alırlar ona bir şey demiyoruz. Ama geçen gün Vali Hulusi Şahin, geldi ‘adam başı bir dükkan' dedi. Benim burada 8 dükkanım var. Nasıl bir dükkan verecek. Devletimize karşı gelmeyiz ama yıkılsa bile herkesin yerini versinler. Devlet büyüklerimizden memleketimize sahip çıkılmasını istiyoruz. Şehrimizi hep birlikte biran önce ayağa kaldırmamız lazım” diye konuştu.
Esnafa can suyu gerekli
Yetkililer tarafından unutulduklarına da değinen Merdivenli, “ Bir tane milletvekilimiz yokmuş demek ki hiçbiri gelmedi. Vekillerimiz var diye sevinmeyelim. Vekiller bizimle var. Bu deprem memleket meselesi, vekillerimizden hiç kimseyi görmedim. Esnafın geçim sıkıntısı var esnafın borcu var. Çekimiz var senedimi vardı tamam erteliyorlar. Devlet memuru gibi değiliz biz her ay maaşımız yatsın. Esnafa can suyu gerekli” şeklinde konuştu.
Malatya yalnız bırakıldı
Malatya'nın gündemde çok yer almadığını ve vatandaşların kendi imkanlarıyla sosyal medyada seslerini duyurmaya çalıştığını ifade eden esnaf Mesut Adanur, “ Malatya, çok yalnız bunu sosyal medya, televizyonlar, ulusal kanallarda en son ismi geçen illerden bir tanesi. İlk etapta, Maraş ve Hatay kadar yıkım olmadı. Belki can kaybı oralardan da daha az. Fakat Malatya'nın yerleşim yerleri özellikle çarşı kısmı eski binalardan oluşur yani yaklaşık 50-60 yıllık dükkanlar var. İlk depremlerde az hasar alan çarşı, Malatya merkezli meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki depremde ağır hasar aldı ve yıkımlar başladı. 3 ay geçti hala yıkımlar devam ediyor. Biz sesimizi duyurmak için sosyal medyada bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Gördüğümüz kadarıyla bizim bürokratlar, Maraş ve Hatay'daki bürokratlar kadar seslerini duyuramadılar. Malatya'nın sesinin duyurulması gerekiyor” dedi.
Çarşının akıbeti ne olacak?
Mısır Çarşısının, Malatya'da ticaretin döndüğü en önemli yerlerden olduğunu vurgulayan Adanur, “İnsanların geçim kaynağı kayısı olduğundan dolayı, esnafta kayısıcıların kazandığı paradan geçimini sağlıyor. Burası Malatya'nın Eminönü bütün ticaretin döndüğü kısım burası. Şire Pazarı, Bakırcılar Pazarı, Mısır çarşısı, sonra yeni cami etrafı peynirciler baharatçılar, bir insanın gelip de her şeyini temin edeceği yer burası bu çevre. Herkes burayı biliyor. Şimdi kalkıp da bizi Çavuşoğlu Mahallesine gönderirlerse biz insanlar oraya getiremeyiz. Ben, baharat, çerez satacağım, gelip ayakkabı alacam ayakkabıcıya ayakkabısını satacak gidecek kıyafetten konfeksiyonda kıyafet alacak bir şeydir kelebek etkisi de var böyle şarkılara dönmesi gerekiyor. Dolayısıyla, çarşının akıbetinin ne olacak. Sabah geliyoruz açıyoruz gelen burası da yıkılacak mı? diye soruyor. Ankara'dan buranın planı ve projesiyle ilgili bir şeyler şekillenmiştir. Bunu bize açıklayın. Biz buna karşı çıkmayız. Devlet nasıl karar verdiyse bize anlatın biz de kendimizi ona göre şekillendirelim.” ifadelerini kullandı.
Bizi sorduklarında mutlu oluyoruz
Yetkililerin kendilerini ziyaret etmelerinden mutluluk duyduklarını belirten Adanur, “ Geçen gün Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı, Muğla Belediye Başkanı CHP milletvekili Veli Ağbaba, getirdi burayı gezdirdi. Ben mutlu oldum yani hani bana bir şey mi yaptılar hayır geldiler elimizi sıktılar üzgün olduğunu söylediler. Mutlu olduk yani en azından gelip elimizi sıktılar. Şu dönemde büyüklerin devlet büyüklerinin siyasilerin belediye başkanlarının dışarıdan gelenlerin gelip elinizi sıkması bir insanı mutlu ediyor. Siyasi düşüncesi ne olursa olsun biz insanız ya insani değerlerimizden ve bunları gördüğümüz zaman mutlu oluyoruz” diye konuştu.
Ekmeğiniz var mı diyen soran olmadı
Ayakkabıcı esnafı Lokman Aras da esnafın kimsesiz olduğunu belirterek, “Milletin duyarlılığını gördük. Yalnız en değersiz, en itibarsız ve en kimsesiz esnafmış. Normalde memur gitti maaşını aldı. Çalışan bir yerlere tutundu. Ama esnafa, ödemen var mı veya ekmeğin var mı hiç soran olmadı bu bizi çok üzdü” dedi. Haber-Foto: Nevzat Kanar- Hatice Yetmen