En kaliteli pilici üretiyoruz

Beyaz et ihracatı ile ilgili gazetecilere değerlendirmelerde bulunan Malatya Kanatlı Et Üreticileri Birliği Başkanı Serdar Yıldız, ülkemizin beyaz et üretiminde kendi kendine yetebilen ve %40 ihracat yapabilen bir ülke konumda olduğunu kaydetti.

Üreticinin ihtiyaçları var

Yıldız, ülkemizde yem girdilerinin yüksek olduğunu ifade ederek, ya da mazot fiyatının yükselmesi kırmızı et sektörü için de bizim için de olumsuz etki yapıyor. Biz beyaz et üretiminde kendi kendine yetebilen ve %40 ihracat yapabilen bir ülke konumundayız. %40 ihracatımızı komşularımız olan Irak ve Suriye'ye yapıyoruz. Ama Brezilya gibi bir ülke on binlerce kilometre öteden gelip bizden daha ucuza mal satabiliyor. Bizim dış pazarda rekabet edebilmemiz, daha fazla ihracat yapabilmemiz için yem ham maddelerimizin dünyayla rekabet edebileceğimiz bir seviyeye gelmemiz gerekiyor. Mesela şimdi Çin'den, Japonya'dan tavuk talebi var ama uygun fiyat olmayınca rekabet edemiyorsun. Adam Brezilya'dan getiriyor, orada mısır, soya fasulyesi gibi yem hammaddeleri ucuz. Türkiye'de maalesef bu konuda büyük bir eksik var. Bütün hayvancılık girdilerinin yem maddesi soya fasulyesi. Bu ürünün %90'ını ithal ediyoruz. Tarım Bakanlığımızın biran önce bu ürüne ciddi teşvik vermesi gerekiyor. Bunun yanında ihracatta şu an ton başına 18 dolar kadar bir destek veriliyor ama yeterli bir destek değil bizim ihracat yapabilmemiz için devletimizden destek almamız, yem hammaddesini daha ucuza temin etmemiz gerekiyor. Türkiye, her anlamda dünyanın en kaliteli pilicini üretiyor. Müslüman ülkelerin helal kesim talebini karşılıyoruz. Özellikle Arap coğrafyası helal kesim yapılan Türkiye'nin ürettiği tavuğu tüketmek istiyor ancak bu kez de yüksek fiyatlarla karşılaşıyor. Bu nedenle devletimizden, bakanlığımızdan destek istiyoruz. Özellikle üreticinin ihtiyaçları var. Kırmızı et, süt, koyun, keçi üreticilerine ürettikleri ton başına bir devlet desteği var ama beyaz ete böyle bir destek yok. Defalarca bakan beye bu konuyu bildirdik. Kesimhaneye teslim ettiğimiz et tonajı karşılığında, diğer üreticilerimize olduğu gibi cüz-i de olsa bir destek istiyoruz. Bizim daha kaliteli üretim yapabilmemiz için, kümeslerimizin modernizasyonu için de desteklere ihtiyacımız var. Bu konuda TKDK'dan da taleplerimiz oluyor. Malatya'da yaklaşık 70-80 tane yaşı 10'u geçmiş kümeslerimiz var, bu işletmelere yeni teknolojilerin sağlanması ve çatılarının güneş enerjisi sistemleriyle kapatıp üretim girdilerinin düşürülmesi için TKDK Malatya İl Koordinatörümüzle ortak bir çalışmamız var" diye konuştu.

Yüzde 90 dışa bağımlıyız

Yazıhan Ovası'nda soya fasulyesi üretilmesi için öneride bulunduklarını aktaran Yıldız, “Bu ovayı komple soya fasulyesi üretimine ayıralım. İlimizde bu fasulyeyi toptan alabilecek 3 firma vardı. Biz bunu Büyükşehir Belediyesi'nin Tarım Projeksiyonu Değerlendirme Toplantısı'nda gündeme getirdik. Bu ovada daha önce denenmiş kaliteli bir fasulye verimi alınmış ama o zamanlarda Pazar olmadığı için üretici ekmekten vazgeçmiş. Şu an öyle bir durum yok, ilimizdeki tavukçuların hepsi, burada üretilecek soya fasulyesini tek kalemde alabilecek durumda. Özellikle Tarım İl Müdürlüğümüz ve Bakanlığımızın çiftçiyi bu üretime teşvik etmesi ilimizin cari açığının önüne geçecektir. Umarım böyle bir konuya önem verilir ve ithalattan kurtuluruz. Brezilya bize soya fasulyesi vermeyi durdurduğu anda bizde hem büyükbaş hem küçükbaş hem de yumurta üretimimiz durur. Çünkü bu konuda %90 dışa bağımlıyız" şeklinde konuştu.