Deprem korkusundan yorulunca intihar etti

Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinde 62 yaşındaki bir esnaf oğlu tarafından işyerinde ölü olarak bulundu. Şahsın yanında 'Sürekli deprem olacak korkusu ile yaşatmaktan yoruldum' notu bulunurken, ölümü şüpheli bulunan esnafın cenazesi adli tıp kurumuna kaldırıldı.

Olay, 15.30 sıralarında Yeşilyurt ilçesine bağlı Çavuşoğlu Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre sabah saatlerinde Matbaacı sokakta bulunan işyerine gelen Yahya Ö.'den bir süre haber alamayan oğlu daha sonra basına ait işyerine geldiğinde Yahya Ö.'yü tavana iple asılı halde buldu. Çevredekilerin yardımıyla şahıs bulunduğu yerden indirilirken, ihbar üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri yaptığı kontrolde şahsın hayatını kaybettiğini belirledi. Şahsın yanında “Sürekli deprem olacak korkusu ile yaşatmaktan yoruldum” notu bulunurken ölümü şüpheli bulunan esnafın cenazesi Cumhuriyet Savcısı ile polis ekiplerinin incelemesinin ardından adli tıp kurumuna kaldırıldı. Olayla ilgili başlatılan tahkikat sürüyor.

Yorumlar 1
Hakim 03 Ekim 2023 06:08

Yapılan her olumlu iş için emeği geçen herkes varolusun.ancak sade ve yolu yordamı belli olan işlerde ise her şeyi sürüncemede bırakıp çaresizliğe mahkum ettiniz.ekonominin canına ot tıkayan sizler,imkanı olmayıp da tek çıkar yolu evini onarmak olan insanların 8 ayını Reisi Cumhurla bir olup ziyan ettiniz.iktidarlarınız döneminde millete dayattığınız liyakatsiz kişiler tarafından son 20 yılımız bilim dışı ve bir sırtlan anlayışıyla imar çalışmalarında depreme aykırı yol alınmasından dolayı oluşan ranta her gelen başkanın da rezilce ve talan yaklaşımından dolayı, canlarımızın kaybından sonra,maddi olarak büyük çöküşle çaresizliğe gömülmemize sebep olan sizler değilseniz kim o zaman.öyle bir politika sergiliyorsunuz ki iblis parmaklarını ısırıyor bu kıvrak zeka karşınsında.99 depreminden sonrası bir fiil ülkeyi yöneten sizler değil misiniz.Cumhur başkanımız tarafından 99 depreminde yaşananlara bizzat kader diyenlere çıkışıp bu millete yapılanlar revamı dediği günleri bilmiyormuyuz sanıyorsunuz.şimdi de çıkıp güzelleme yapın.onbinlerce canımız gitsin onlarca yılın birikimi yok olsun.kusura bakmayın da sorumluluğunuzun yüzünüze çarpılacağı gün de gelecek.bu garabet düzen de değil maalesef.Mahşerde. 99 depremi sonrası haklı ve doğru eleştiriden sonra.. Kader olur mu ihmal basiretsizlik kabiliyetsizlik de sonra sen gel ülkeyi 20 yılın üstünde kesintisiz yönet ve Elazığ,İzmir,6 Şubat depremlerine kader de.Maden kazalarına varıncaya kadar yaşanan acılara yönetimin liyakatsizliklerini örtercesine kaza de.sen gel ülkenin son 20 yılını aşkın çoğu belediyelere, millete liyakatsizleri seçtirerek şehirleri devasa rant kapılarına çevir ve sonra her şehrin Bostanbaşıları gibi yerlerin yok olmasına sessiz kal ve ardın sıra depremlerde yıkılan zayi olan yapıların ? dan fazlası için 2000 öncesi döneme ait diyerek günah çıkar.bakan bey de böylece yukarıdaki güzellemeleri politika gereği şen şakrak bir keyifle Robin hut hükümetinin ferdi olarak beyan edip milletten alkış beklesin.önce yıkım kan, göz yaşı, rant,israf,yolsuzluklar, kişiye göre işleyen imar çalışmalarında şehrin imarının katliamlarına 20 yıla aşkın ses çıkarmadan kim yapabilirse her türlüsü mubah anlayışı ekseninde milletin zamanını kör et,israf et ve l 6 Şubat depremlerinde de şehirlerin yok olmasına kaderi ilahi de.sonra da zaruriyettin zaruriyeti nedeniyle oturulabilecek şekilde evleri millete reva gör ve kendilerin oturmaya haya edeceği bir çalışmanın ürününü millete öve öve bitiremeyip kendine politikaların şahını sergile.... şehirler gayri ahlaki inşa edilmesinde yıllarca, dolaylı veya direkt, çanak tutup hayatı öneme sahip deprem gerçeğine karşı vurdumduymaz bir ulusal yerel politika anlayışıyla günün sonunda millete kan göz yaşı hediye et sonra çıkıp hiç bir ülke bu denli afet karşısında bu hızda inşaat yapamaz de.halbu ki depremi şiddetli yaşayan ülkelere kıyasla neredeyse en ilkel anlayışa sahip ülkelerin başında geleniz.öve öve bitiremedikleri konut hızı furyası neden ve niye adamlarin böyle bir hızda konut yapma ihtiyacı oluşsun ki.işi usulüne göre yapan imar işine ranta yolsuzluklara milletin birikimini talana kurban etmeyen bir yönetim anlayışı niye yıkım yaşayıp milletini niye tokilere mecbur bıraksın ki.üstelik yıllarca şiddetli depremlerin olabilme bağrışmaları Elazığ deprem sonrası ayyuka çıkmışken, hokkabazlık örneği sergileyerek hiç bir şey olmamış gibi bakın bakın bu ölçekte depremlerle dünyada kim başedebilir diyerek kendilerini öve öve bitiremeyenler liyakatsizliğinin heva heveslerinizin sebep olduğu yıkımlarda vefat edenlere ve devasa maddi kayıplara karşı sonuna kadar sorumlu olduğunuz gerçeğini hokkabazlıklarınız buralarda perdeleyecek elbet ama ötelerde mağdur olan herkesin eli yakanız da olacak.çünkü madem bu kadar Mahirdiniz niye illa yıkımları beklediniz.zaten yönetim kalitenizle devasa maddi kayıplar sebep oldunuz.bari öncesi bir deprem duyarlılığı gösterilecek bilgelik olsaydı insanlarımız yaşardı..halen aynı liyakatsizlikte milletin imkanı var yok demeden orta hasarlı yapıları dilinize dolayarak günah keçisi ilan ettiniz.oysa ki bilimsel analizler ve düşük maliyetler mümkünken ve üstelik yeniden yapma imkanı yokken.evsizlik sorununu biran önce çözüp maffetiginiz ekonominin neden olduğu çaresiz sorunlarla boğuşmaya devam edecek insanlara azap oldunuz.kış geldi çattı.yerinde dönüşümü elbet imkanı olan yapmak için beklerdi.bari tek yolu mecbur evini onarması gerekenlere niye dert oldunuz.niye mi bütün mesele burda.kanaate göre şahsi fikirlere göre yönetilen ve bilim mi şahsi fikrim mi deyip şahsi fikirlere göre yönetilen biz milletin sonu bu maalesef.ilkel ve insanlık dışı yönetilmenin sebep olduğu vefat edenlere Allah rahmet eylesin ve geride kalan bizlere Allah sabır versin.

Bakmadan Geçme