Covid19'lu Hastaya Rastgele İlaç Veremezsiniz

Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Mobbinge maruz kalan ve emekliye ayrılan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Orhan Kara kendisine yöneltilen eleştirilere adeta ders verircesine cevaplar vererek, Covit 9'un tedavisinde yapılan yanlışlara son verilmesini istedi...

* Hakkımda açmış oldukları "Yoğurt Soruşturması"na, bugüne kadar hiçbir savunma vermek tenezzülünde bulunmamış olmama rağmen, nedense aylardır beklettikleri bu soruşturmanın konusu ile, benim yapmış olduğum “Bilimsel Çalışma Başvurusu” konusu bilinçli olarak karıştırılmaktadır.

* Hastane Başhekimliğine yaptığım "Bilimsel Çalışma Başvurum"un reddedilmesi, bilimsellik titizliği değil, bu kılıf altında şahsıma karşı yıllardır uygulanan, modern, organize ve sistematik bir mobbingin devamıdır.

* Pandemi konusunda, sadece yurt dışına bağımlı olanlara sesleniyorum: Ecnebileri fazla abartmayın. Dünyada en çok itibar edilen Covıd19 tedavi algoritması olan Amerikan Bulaşıcı Hastalıklar Derneği'nin (IDSA) tedavi kılavuzunun bir benzeri ülkemizde de uygulanmaktadır.

Adı geçen derneği, tavsiye ettikleri Covıd19 Tedavi Kılavuzlarındaki yanlışlar hususunda sebepleri ile birlikte uyarmış durumdayım.

Bu kılavuz doğru olsaydı, Amerika Birleşik Devletleri her gün mortalite rekorları kırmazdı.

Kısacası “Amerikalıların ilacı olsa kendi kel başlarına sürerdi.”

* Son uyarı: Resmi Covid19 tedavi algoritmasından, azitromisin (antibiyotik) ve hidroksiklorokin (sıtma ilacı) adındaki ilaçları çıkarınız artık.

Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde mesleki çalışmaları nedeniyle mobbinge ( yıldırma, baskı ve bezdirme muameleleri ) maruz kalarak emekliye ayrılmak zorunda kalan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Orhan Kara, kendisine basın yoluyla yöneltilen eleştirilere adeta ders verircesine cevaplar verdi. Covit 19'un tedavisinde yapılan yanlışlara da dikkat çeken Orhan Kara bazı ilaçların kullanılmasına son verilmesini istedi. Sayın Kara'nın cevabi yazısı:

COVİD19 “CAM İNSAN HASTALIĞIDIR”

Aşağıdaki metni, testiyi kırmadan ve her okuyanın kolayca anlayabileceği şekilde kaleme almaya çalıştım.

Dünyada bilinen Covid19 hastalığının, hem tanı hem de tedavi yaklaşımlarının hatalı olduğunu belirten açıklamam kamuoyunun malumudur.

26.02.2021 tarihinde, Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi tarafından Malatya NET Haber gazetemize bu konuda bir açıklama yapılmıştır. Bürokratik bir lisan ve nezaket kuralları çerçevesinde “idari ve adli tahkikat geliyor” manasında tehdit edilmiş durumdayım.

Başhekimimizin yaptıkları açıklama metninde şahsıma getirdikleri “yoğurt (bildiğiniz sütten yapılan yoğurt) ve laktuloz (Kabızlık rahatsızlığında çok sık kullanılan, kana geçmediği için vücuda zararsız bir ilaç) yasağı” konusu, bilinçli olarak teğet geçilmiştir. Sadece aktif karbon (Barsak gazı giderici ilaç. Odun kömürü gibi bir karbon molekülünden başka bir şey değildir) adlı ilaç üzerinden yorum yapılmıştır.

RESMİ ALGORİTMA (RESMİ TEDAVİ KILAVUZU) KONUSU;

Şahsım ve tedavi yöntemim hakkında; “Bakanlığımızın ve tüm dünyada uygulanan Covid hastalarının tedavi algoritmasında(resmi tedavi kılavuzlarında) olmayan bir ilacı veya tedavi yöntemini kullanan doktor” ifadesi geçmektedir.

Bu ifade kesinlikle doğru değildir. Favipravir dahil olmak üzere, resmi kılavuzda mevcut olan yaklaşık tüm ilaçları, endikasyon ( tıbbi gereklilik) dahilinde hastalarıma verdim. Resmi algoritmada-kılavuzda kabızlık için herhangi bir tedavi önerisi yoktur. Barsak gazının tedavisi için de öneri yoktur. Hastanızın bulantı kusmasını, şiddetli sırt-bel ağrısını hangi ilaçlarla kesebileceğiniz de yazılı değildir. Gıda önerileri de yoktur. Yedi gündür aç olan bir covid19 hastasına neyi nasıl yedireceksiniz diye bir açıklama da yoktur.

Bu hususlarda doktorun kendi tecrübe ve görüşleri devreye girmek zorundadır. Benim yaptığım, sadece resmi kılavuzda mevcut olmayan bu gibi klinik sorunları çözmeye çalışmaktan başka bir şey değildir.

Ağır Covid19 hastalarımda kısa süren belli belirsiz bir ishal atağını takiben, hastanın klinik durumunun kötüleşmesine sebep olan bir kabızlık dönemi olmaktaydı. Mecburen laktuloz adındaki kabız ilacını verdim ve kısa süre içerisinde iyileşerek taburcu olduklarını gözlemledim. Kabızlık döneminde, eşzamanlı olarak aşırı bağırsak gazları oluşunca en iyi gaz absorbanı-emicisi olduğundan dolayı, ilave olarak uygun süreli ve yeterli dozda karbon şurubunu da kullandım. Hastalarım bu ilaçlardan olağanüstü fayda gördüler ve hemen hemen tümünün iyileşerek taburcu oldukları hususu hastane kayıtlarında mevcuttur. Bu ilaçları kullanma sebebim deneme yapmak değildi. Yıllardır kullanılmakta olan ruhsatlı ilaçlarla semptomatik tedavi yapmak, özel izin gerektiren bir konu asla değildir.

BİLİMSEL ARAŞTIRMA TALEBİM HAKKINDA:

Bilimsel araştırma “ön onay” başvurusunda bulunduğum araştırma talep dosyalarımın hiç birisinde, “Hastalarıma “aktif karbon “ veya “ laktuloz” kullanabilir miyim*”şeklinde bir talebim olmamıştır. Böyle bir bilimsel çalışma yapmadım, yapmak için girişimde de bulunmadım. Bu ilaçları sadece ihtiyacı olan hastalara verdim.

ONAM FORMU KONUSU:

Her hastaya yatış sırasında rutin olarak imzalatılan onam formları, her türlü semptomatik tedavi yetkisini doktorlara vermektedir ve bu ilaçları kullanabilmek için yeterlidir. Yatan hastalarımda gördüğüm lüzum üzerine, saptadığım bulgulara istinaden, tıbbi gereklilik varlığında laktuloz ve aktif karbon adlı iki ilacı bekletmeden derhal kullanma yetkim vardır.

Resmi algoritmada mevcut olmamasına rağmen, asetilsistein, metpamid, paracetamol, Cvit, D vit gibi birçok ilaç, yaklaşık olarak her hastaya özel onamsız şekilde verilmektedir.

Laktuloz ve aktif karbon adlı ilaçlar da bu gruba dahildir.

Tıp ve Tıpda Uzmanlık diplomalarım mevcuttur. Basit bir kabız veya gaz ilacını yazabilme yetkim yoksa, her ikisini de derhal saygıdeğer hocalarıma iade etmeye hazırım. Yapılan bilimsellik değil, bu kılıf altında şahsıma karşı yıllardır uygulanan, modern, organize ve sistematik bir mobbingin devamıdır.

YOĞURT VE VİTAMİN

“Yoğurt ve vitaminleri” içeren ve ne hikmetse reddedilen asıl bilimsel araştırma izin talebimin, TC Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Kurumunca, sadece iki günde olumlu bulunarak onaylanmış olduğunu belirtirim. Başvuru yapabilmek için bahsi geçen kurumdan aldığım ilk onay belgesi, idarenin elindeki başvuru dosyasının içindedir. Bir nüshası halen benim elimdedir.

TC Sağlık Bakanlığının izin verdiği bir çalışmayı reddetmek, kendini adı geçen kurumumuzun üstünde görmek anlamı taşımaktadır.

A, B, C ve D vitaminlerinin ve yoğurdun nesi hastalara sakıncalıdır halen anlayamamış durumdayım.

Bu vitaminler, adı geçen hastanedeki tüm yatan covidli hastaların günlük tedavi tabelalarında, adeta olmazsa olmaz ilaçlar arasındadır?

Hakkımda açmış oldukları halde, bugüne kadar hiçbir savunma vermek tenezzülünde bulunmamış olmama rağmen, nedense aylardır beklettikleri yoğurt soruşturmasının konusu ile, benim yapmış olduğum “bilimsel çalışma başvurusu” konusu bilinçli olarak karıştırılmaktadır.

AKTİF KARBON (Tıbbi kömür karbonu):

Aktif karbon denilen ilacın içinde, herkesin yakından tanıdığı odun kömürünün bir benzeri olan karbon molekülleri mevcuttur. Kana geçmeyen, bağırsaklardan emilmeden atılan birkaç ilaçtan birisidir. Onlarca yıldan beri ruhsatlı olarak tıbbi amaçla kullanımdadır. Bu ilacın iki temel özelliği vardır:

1- En iyi bağırsak gazı emicisi (absorban)ilaçlardan birisidir. Bağırsaklarda biriken aşırı gazları içine çekerek, söndürererek etki eder. Bağırsak hareketlerini hızlandırıcı etkisi vardır. Bu etkileri sebebiyle kabızlığı olan hastalarda bağırsak boşluğundaki zararlı basıncı azaltır. Bu özelliği sebebiyle, aşırı barsak gazı olan tüm hastalık durumlarında kullanılabilir. Adı geçen ilacı uygun süre ve miktarda vererek hastalarımın yakınmalarını başarıyla tedavi ettim. Aktif karbon için hiçbir yazılı izin başvurum yoktur. Aktif karbon, gaz giderici bir ilaç preparatıdır. Hangi hastaya verebileceğimi üst idari mercilere sormam gerekmez.

2- Aktif karbon ilacı, bağırsaklardan geçerken ne kadar toksik madde ve zehirlenmeye sebep olmuş ilaç kalıntısı varsa siler süpürür. Bu özelliği sebebiyle ilaç zehirlenmelerinde tedavi amacıyla kullanılır. Örneğin;

COVİD19 “CAM İNSAN” HASTALIĞIDIR. RASTGELE İLAÇ VEREMEZSİNİZ.

Lütfen Google'da “Hipokalseminin kardiyak yan etkileri nelerdir” yazınız. Çıkan ilk makalenin sadece özet kısmını okuyunuz. Sonra yazacaklarımı dikkatli bir şekilde tekrar tekrar okuyunuz.

Aşağıda anlatacaklarım, herhangi bir doktorun, dahiliye uzmanının, hele de bir kardiyoloğun çok kolay anlayabileceği temel tıp bilgileridir.

1- Sıvı-elektrolit denge bozukluğu, kalpte ritm bozukluğu sebebidir. Covid19 hastası ilk günden itibaren elektriki dengesizlik=elektrostatik instabilite hastasıdır ve bu sebepten “cam insan” gibidir. Her önünüze gelen ilacı rastgele veremezsiniz.

2- İstisnasız tüm ağır covıd19 hastalarında kanda kalsiyum düşüklüğü (Hipokalsemi) vardır. Ağır Covid19 tanılı hastamda hipokalsemi yoksa, doğru tanı konulmamış olduğunu düşünürüm. Kalsiyum iyonları, vücuttaki elektrik üretimi için olmazsa olmaz bir elektrolittir. Kalsiyum düşüklüğü, kalpte ritim bozukluğu (aritmi) sebebidir. QT mesafesini uzatır. Ani kalp durmasına sebep olabilir.

3- Sodyum, potasyum ve klor düşüklüğü her ağır Covid19 hastasında vardır ve her biri tek başına da olsa kardiyak aritmi yapabilecek olan faktörlerdir. Potasyum yüksekliği kalp durmasına sebep olur. Ağır covıd19 hastalarında potasyum değeri süreç içerisinde yükselir.

4- Hipovolemi (serumdaki sıvı seviyesinin aşırı düşmesi)kardiyak aritmi sebebidir. Tüm Covid19 hastalarında ilk gelişte hipovolemi vardır. Bu hipovolemi sebebiyle gözden kaçırılan ve sonuçları hayati önemde olan “relatif elektrolit düşüklüğü” mevcuttur.

5- Her Covid19 hastasında ilk günden itibaren yukarıdaki laboratuvar bulgularının hemen hepsi meydana gelir. Hayatında hiç Covid19 hastası tedavi etmeyen birisinin bu gerçekleri bilmemesi normaldir.

Özet olarak şunu söyleyebiliriz:

a-Covid19 hastalığı tepeden tırnağa kadar bir “elektrostatik instabilite (elektriki dengesizlik)” hastalığıdır. Kendiliğinden durduk yerde ani kalp durması gelişebilir.

b-Covid19 hastası “cam insan” gibidir. Bu hastalara yanlış ilaçla dokunduğunuzda, siz de ani kalp durmasına sebep olabilirsiniz.

Hipokalsemisi (kalsiyum düşmesi) olan bir hastanız varsa, siz de iyi bir kardiyologsanız, ilk etapta yapmanız gereken tek bir şey vardır: İlk önce hastanızın kullanmakta olduğu ilaçları sorgulamak. Varsa QT uzaması yapan herhangi bir ilacı kullanmasına derhal son vermek.

Hipokalsemisi olan hasta, size QT süresini uzatan bir ilaç kullanarak gelmişse, üstelik her çeşit kalp aritmileri varsa, ilk yapmanız gereken şey, mevcut arızayı hemen tedavi etmektir. Eksik olan sıvı ve elektrolitleri vermekle işe başlayarak, içerisinde bolca kalsiyum bulunan yoğurt ve kefir gibi gıdaları önermekle devam etmektir. Aksi halde “Yakınımı sağlıklı olarak hastaneye götürdük, aniden kalbi durdu” diyenlerin sayısı çok olacaktır. Son dalgada olduğu gibi mavi kod rekoru kırarsınız.

Böyle bir hastaya acilen yapmanız gereken tıbbi tedavi ise; zarar veren ilacı bağırsaklarda yakalayarak etkisiz hale getiren aktif karbon şurubunu vermektir.

Aksi halde,“Hipokalseminin ani kardiyak arrest yapabileceğini bilmenize rağmen, hastanıza neden aktif karbon ilacını vermediniz” sorusuna cevap veremezsiniz. Tıpta yapılan hatalar bireyseldir ve yanlış algoritmalar hukuk önünde gerekçe olarak kabul edilemez.

AÇIKLAMAMI AŞAĞIDAKİ SORULARLA BİTİRMEK İSTİYORUM:

1- Yoğurt gibi Allah'ın mucize bir nimetini, hastalarıma tavsiye etmem, nasıl ve hangi mantıkla soruşturma konusu edilmiştir?

2- Tabelasında “Eğitim ve Araştırma” yazan bir hastane içerisinde, basit bir sunum yapmama izin verilmemesinin bilimsel gerekçesi nedir? Sağlık çalışanları arasında bilgi ve deneyim aktarımı yapmak yasak mıdır?

3- Tamamen başhekimliğin yetkisinde olan basit bir bilimsel sunum konusunu, il sağlık müdürlüğüne havale etmek mecburiyetini neden hissettiniz?

4- Toplam 34 yıl boyunca sağlık konusunda ülkeme hizmet vermiş bir Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanıyım. Müdürlük kanalıyla TC Sağlık Bakanlığı'na ve dolayısıyla Bilim Kurulu'na iletmek istediğim “ivedilik arzeden resmi evrak” niteliğindeki dilekçelerimi, neden yırtıp çöpe attınız ve ilgili yerlere iletmediniz?

5- Servislerde yatarken, ani kardiyak arrest gelişen hastaların serum kalsiyum, potasyum, klor ve sodyum değerlerinden haberiniz var mıydı?

6- Yatış sırasında ve sonrasında, serum kalsiyum seviyesi normal olarak ölçülmüş olan bir tek ağır Covid19 hastanız olmuş mudur?

7- Bir kardiyolog olarak; hipokalsemi, azitromisin, hidroksiklorokin, aktif karbon kavramları ve ani kardiyak arrest etyolojileri konusunda son görüşlerinizi öğrenmek isterdim. Mutlaka bilimsel olması kaydıyla.

AMERİKAN BULAŞICI HASTALIKLAR DERNEĞİ (IDSA) HAKKINDA :

Pandemi konusunda, sadece yurt dışında yapılacak olan bilimsel araştırmalara bağımlı olanlara sesleniyorum: Ecnebileri fazla abartmayın lütfen. Yayınlanmış her makale, mutlak bilimsel gerçek demek değildir.

Dünyada en çok itibar edilen Covıd19 tedavi algoritması olan Amerikan Bulaşıcı Hastalıklar Derneği'nin (IDSA) tedavi kılavuzunun bir benzeri ülkemizde de uygulanmaktadır.

Adı geçen derneği, tavsiye ettikleri Covıd19 Tedavi Kılavuzlarındaki yanlışlar hususunda sebepleri ile birlikte uyarmış durumdayım.

Bu kılavuz doğru olsaydı, Amerika Birleşik Devletleri her gün mortalite rekorları kırmazdı.

Kısacası “Amerikalıların ilacı olsa kendi kel başlarına sürerdi.”

Tek amacım, milletime ve tüm insanlara faydalı olmaktı. Fakat tecrübesiz ve sorumluluk hissi taşımayan bir ekibin engellemesiyle karşılaştım. Sesimi duyurmama engel oldular.

Son bir uyarı yapmam gerekirse: “Lütfen resmi Covid19 tedavi algoritmasından, azitromisin (antibiyotik) ve hidroksiklorokin (sıtma ilacı) adındaki ilaçları çıkarınız artık” demek istiyorum.

Testiyi bir miktar kırmak zorunda kaldığım için üzgünüm.

Değerli kamuoyuna saygılarımla arz ederim.04.03.2021

Uzm Dr Orhan Kara
Battalgazi -MALATYA

Yorumlar 5
Mehmet 09 Mayıs 2021 15:28

bu şekilde gerçekleri bastırmaya çalışan bir bakanlık görüyorum kime hizmet ediyorlar sizce bakanlık ve bilim kurulu satılmıştır başka söze gerek yok

Elmer 09 Mayıs 2021 12:36

Hocam sizi tebrik eder başarılarınızın ve çalışmalarınızın devamını dilerim. Malesef ülkemizde birşeyler yapmak isteyenleri teşvik etmek yerine, aşağı çekmeye çalışanlar ve bazı ilaç kartellerine yaranmak için fedailik yapanlar bol bulunuyor. Testlerin tutarlılığı tartışma konusu olsa da ağır hastalar kadar hastalığı hafif geçirenler, hiç semptom göstermeyenler de takibe alınıp, mineral dengeleri yönünden araştırma yapılmalı. Saçma sapan ne olduğu belirsiz sıvılara ülkece tonlarca para dökmek yerine bu testlerle anlamlı sonuçlar elde etme şansı çok daha yüksek olabilir.

Battalgazinin Torunu 09 Mayıs 2021 09:24

Orhan hocamın dediklerinizi okuyunca kahroldum geçtiğimiz yıl ağustos ayında babamı covid illetinden kaybettim. Malatya eğitim araştırma hastanesinde yatıyordu ölümü ani oldu dediğiniz semptomların hepsi babam da vardı bir haftalık hasta iken hastaneye başvurdu bizzat eşlik ettim o süreçte kendi ellerimle yatırdım. Önce iki gün servis de yattı sonrasında koroner yani kalp yoğun bakıma alındı ikinci gününde aniden kalp krizi ile vefat etti. İlk gün test için başvuru yaptığımız doktor gece MR çekti yoğun şekilde akciğer de covid var dedi eve gönderip diğer gün teste çağırdı ve onun akşamına yatışı yapıldı bu doktor ve devamında ki servis de ki ilgili göğüs hastalıkları doktoru ve yoğun bakımda ki kardiyoloklara iki çift lafım var batsın sizin uzmanlığınız doktorluğunuz resmen ölüme terk edildi babam hastaneye geç yatış yapılmış olabilir evet ama kendi ayağı ile geldi ağır bir durumu yoktu. Alakasız ilaçlari ile resmen öldürüldü 60 yaşında idi ama birgün kalp rahatsızlığı olmadı ve kronik hiçbir hastalığı yokturdu. Özet olarak giden gitti maalesef tıp dünyası sınıfta kaldı aciz duruma düştü DSÖ'nün uzaklığını yapıyorlar aşı ile çare arıyorlar. Orhan hocanın tezi hava da kalırsa çok insan daha kaydedilir yaşlı nüfus ile toplum hafızası kaydedilmeye devam eder.

Ayşe kapısız 19 Nisan 2021 12:24

Tebrik ederim korkmadan doğruları söylediğiniz için,şuan bir özel hastane sahibi olmadığım için çok üzgünüm,eğer olsaydım sizi başhekim olarak görmeyi çok isterdim.

Fatma 10 Nisan 2021 10:23

Hocam, Bizi çok mutlu ettiniz .Doktor demek düşünebilen hastaya göre konsültasyon yapan hastanin özelliklerine, geçmişteki verilerilerine göre tedavi edebilen mesleki tecrübe ile hasta için en iyisini gereken zamanda yapabilmesidir.yoksa ünvanı doktor olmaz .

Bakmadan Geçme