Ağbaba sert konuştu

AKP'li eski Bakan Fatma Betül Sayan Kaya'nın, AKP İstanbul Kadın Kolları Başkanı Rabia Kalender İlhan'ın ve AKP İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı'nın yurt dışı burslarının usulsüz kullanması nedeniyle belediyeyi 5 milyon 833 bin 242 TL zarar ettirdiğini belirten Ağbaba, Kavakçı'ya “gençler intihar ederken bu paraları yediğiniz için utanın” dedi. Atanamadığı için intihar eden öğretmenleri hatırlatan Ağbaba, “Memlekette atanamayan öğretmenler intihar ediyor. Şanlıurfa'da en son Murat Kaya intihar etti, hâlâ ülkenin birçok yerinde atanamayan mühendisler, birçok çocuğumuz psikolojik tedavi görüyor. Bu insanlar intihar ederken, iş bulamazken birileri dayı buluyor, Ankara'da dayı buluyor; ya işe giriyor ya da üç beş maaşla devletin en güzel makamlarında, belediyelerde, kamuda yedi sülalesine garanti hayat yaşatıyor. Bizim gençlerimiz yaşam savaşı veriyor, bunlar hayatını yaşıyor. ‘Bizimkiler iş beğenmiyor'. diye laf atanlar ömür boyu garanti maaş güvencesiyle yaşıyor, kul hakkı yiyor. Tam bir çiftçilik, tam bir çiftlik” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı sınavında torpil iddialarını hatırlatan Ağbaba, şunları söyledi: “Bakın, onlarca mesaj geldi, size de mesaj gelmiştir. Geçtiğimiz gün Diyanet İşleri Başkanlığında bir sınav yapılıyor; alım var, kadro var, para var, ek bütçe var, Diyanetin parası da var ama ne yok? Fakir fukara için torpil yok, torpil. İki milletvekili yazı yazıyor ‘Yakınlarıma, akrabalarıma öncelik tanıyın' diyor. Mülakatta dayısı olmayan herkes elenmiş, mülakatta dayın yoksa devlet kademesine giremiyorsun. Bakın, ne diyor milletvekili? ‘Hemşerilerimin kurumunuzda girecekleri mülakatta yardımlarınızı beklerim'. Burada yapılanlara bakınca, bu çocukların, gençlerin hakkını gasp edecek kadar insanlar utanma duygusunu, ahlak duygusunu kaybetmişler. Önce Diyanette işe başlatmak için torpil yapacaklar, işe başlayınca Allah'ın affetmediği tek günah kul hakkı diyecekler'. Tam AKP'lik bir durum.”

Mülakat barajını 80'e çekip 79'da bırakmışlar

Ağbaba, mülakatta torpil nedeniyle elenen kişilerin mesajını okudu: “Şimdi, bir kadın -ismini vermeyeyim, onu da sürersiniz ya da devlete hiç giremez- diyor ki: “Merhaba Veli Bey. Sesimi duyurmak adına her yere yazdığım gibi size de yazmak istiyorum. Hafızım, hafızlıkta Türkiye 5'incisiyim, İç Anadolu Bölge 1'incisiyim. Yüksek lisans öğrencisiyim. Beni Kur'an mülakatında elediler. Daha ne yapayım?” Belgeler var. Bakın, bu kıza kim vermiş belgeyi? Diyanet vermiş. Türkiye'de 5'inci olmuş, bölgesinde 1'inci olmuş ama milletvekillerinin yakınları üzülmesin diye Bingöl'deki, Kayseri'deki, Doğubayazıt'taki gençlerimiz kan ağlıyor, gençlerimiz ağlıyor. Bu gençleri ağlatan, buraya da torpili sokanlara lanet olsun diyorum. Diyanette kul hakkı yeniyor. Yazık, günah! “Çok muhafazakârız.” diyorsunuz ya, aslında tam tersi. Böyle bir şey olur mu? Bakın, birisi daha yazmış, diyor ki: “Tüm soruları eksiksiz yanız verdim, mülakat barajını bir anda 80'e çektiler, bana da 79 vermişler. Ben bunu hak edecek ne yaptım? Devletin her kademesinde mülakat var, AKP'li vekil bulamıyorsan devlete giremiyorsun; kendi yandaşın olsa bile, sana oy vermiş olsa bile giremiyorsun. Din, iman, bunların hepsi yalan; tek dava para, torpil, talan.”

Yalansa yalan deyin, burs almadık deyin. Kimyanız bozuldu, utanın!

AKP'li isimlerin 5,8 milyon TL karşılığında yurt dışına gönderildiğinin tablosunu gösteren Ağbaba, “Şu resme iyi bakın. Diyor ki mesela günlerden beri “Ekrem İmamoğlu balık yemiş.” Ekrem İmamoğlu balık yemiş ama haram yememiş. Şu tabloya bakar mısınız? Bunlar nasıl şanslı insanlar. Bakın bu tabloya, çıkın, “Yalan.” deyin. Çıkın, “Burs almadık.” deyin; çıkın, “İstanbul Büyükşehir Belediyesinin parasıyla okumadık.” deyin. Oradan bağıracağınıza bunlara itiraz edin, bunlara! Utanın, utanın hâlâ bunu savunuyorsanız! İstanbul Belediyesini babanızın çiftliği gibi yönettiniz. Sadece bu değil, siz de İstanbul Büyükşehir Belediyesinin makam araçlarına bindiniz mi? Onun için mi bağırıyorsun. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin makam aracına AKP Gençlik Kolları Başkanı biniyor, Kadın Kolları Başkanı biniyor, AKP'nin yönetimindekiler biniyor. Niye saldırıyorsunuz biliyor musunuz? Kimyanız bozuldu kimyanız. Daha çok kimyanızı bozacağım.”

Burs almanın usulsüzlük olduğunu bilmiyordum

AKP İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı ise söz alarak “Ben çalışıp burs almanın ve bursun neticesinde doktora yapmanın, burslu olarak doktora yapmanın kanun dışı olduğunu bilmiyordum. Bunun bir usulsüzlük olduğunu bilmiyordum, usulsüzlük neresinde, onu da bilmiyorum. Günlerdir sosyal medyada, aylardır farklı yerlerde bağırıyorlar” dedi.

Burs değil, servet almışsınız

Ağbaba, Kavakçı'nın açıklamasına tepki göstererek şunları söyledi: “Sayın Kavakcı'nın bu bursu alırken kimle yarıştığını merak ediyorum, kimleri geçti, kaç puanla bu bursu aldı merak ediyorum. Ayrıca, almış aldığı burs, burs değil, bir servet almış servet. Almış olduğu para 2 milyon 161 bin 291 TL. Kimle yarışmış, hangi puanla almış bunu merak ediyorum ben. Bu doğru değil. Bakın, bizde de bir sürü milletvekili var, yurt dışına gidip doktora yapan var. Biri burs almış mı, bir sorun bakalım, biri burs almış mı? Bu burs, tamamen bir siyasi partiye, bir siyasetçiye yakınlıktan dolayı alınmış. Bunun iddiaları da var, haklarında suç duyurusunda bulundu. Bunu kamuoyunun vicdanına bırakıyorum.”