Ali dede hayır duası alıyor
Müteahhitlikle uğraştığı dönemden kalan ceviz kerestelerini değerlendirmek için başladığı minber yapımında yaklaşık 40 yılı geride bırakan 86 yaşındaki Ali Önder, bugüne kadar 16 camiye minber yaparak hayır duası aldı.
Malatya'nın Darende ilçesi sınırına yakın Sivas'ın Gürün ilçesine bağlı Suçatı Beldesi Boğaziçi Mahallesinde yaşayan Ali Önder, elindeki keresteleri, büyük camilerde gördüğü minberleri örnek alarak dönüştürerek 40 yılda 16 camiye minber bağışladı. Yapımı devam eden Darende Yazıköy Camisi ve Gürün Tepecik köyündeki cami için hazırladığı minberleri tamamlayan Önder, mekanlar hazır olunca minberleri gönderecek. Yaklaşık 4 ayda tamamlayabildiği minberleri Malatya, Sivas, Kayseri ve Trabzon'daki camilere bağışlayan Önder, insanlığa kalıcı bir eser bırakmanın gururunu yaşıyor.
Hayrıma yapıyorum
Ali Önder, yaptığı açıklamada, gençliğinden bu yana marangozluğa ilgisinin olduğunu söyledi. Eskiden babasıyla ahşaptan kapı, pencere gibi işler yaptığını anlatan Önder, babasından öğrendiği marangozluğu bugüne kadar sürdürdüğünü ifade etti. İnşaat ustalığı ve müteahhitlik yaparken, hobi amacıyla mahallelerinde ailesine ait, daha önce değirmen olarak kullanılan mekanı atölyeye çevirdiğini anlatan Önder, mesleği bıraktıktan sonra o dönemden elinde kalan ceviz kerestelerini hayırlı bir işte değerlendirmeye karar verdiğini kaydetti. Önder, daha sonra çevresindeki camilerde kullanılan, sedirden yapıldığı için dayanıksız olan minberleri ceviz ağacından yapılan daha dayanıklı ve estetik minberlerle değiştirmeye karar verdiğini belirterek, "Allah bana büyük bir zevk ve gönül verdi. Sıhhatim yerinde, kerestem de vardı. 1982'den bu yana camilere hayrıma minber yapıyorum. 18'inci minberi bitirmek üzereyim. İki minberlik daha kerestem var ondan sonra herhalde bu işi bırakırım." dedi.
Amacım örnek olmak
Yaptığı minberleri Malatya, Sivas, Kayseri ve Trabzon'daki camilere bağışlayan Önder, "Allah rızası için bu işi yapıyorum. Amacım örnek olmak. Bir kişi dahi olsa heveslenir 'ben de yapayım' derse ne mutlu bana." diye konuştu. Önder, şöyle devam etti: "Minberin her parçasını öperek yapıyorum. 'Ben gideceğim, siz kalacaksınız, beni unutmayın' diye severek yerlerine monte ediyorum. Camiye yolcu ederken de bir kız gelin edermiş gibi oluyorum. Bir kızı büyütür, evlendirip gönderirsin, o ayrılık var ya, aynen onun gibi oluyor. Yaptığım minberi atölyeden arabaya yükleyince bir zaman arkasından bakıyorum. Kızımı gelin etmiş gibi bir haz veriyor bana. Hiçbir şey gönlümde kalmıyor. Yaptığım minberde hocanın her cuma çıkıp hutbe okuması ne güzel. Allah bunu bana nasip etti, herkese de nasip etsin. Allah herkesin hayrını kabul etsin."
Para, mal, mülk hepsi boş
Minber yapımının incelik ve hassasiyet gerektirdiğini belirten Önder, daha güzel işçiliğinin olması için çoğu zaman gecelere kadar çalıştığını ifade etti. Önder, "Hayatımda her şeyi gördüm, geçirdim ama en güzel iş Allah'ın evine hizmet etmek. Bu kadar daha ömrüm olsa yine minber yaparım. Başka hiçbir iş görmem. Para, mal, mülk hepsi boş." şeklinde konuştu. 7 çocuğu ve 26 torunu bulunduğunu anlatan Önder, "Gençlere tavsiyem hayırlı ne iş varsa yapsınlar. 'Şunu yapın, bunu yapın' demiyorum, yeter ki beşeriyete hizmet etsiler. Beşeriyet hizmet en kutsalıdır." ifadelerini kullandı.