Uzm. Dr. Orhan Kara

Gerçek Covid-19 Nedir?

Uzm. Dr. Orhan Kara

Geçen yazımda kısaca bahsetmiştim. Yakın zamanda mecburen emekliye ayrılmak zorunda bırakılmış, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzman doktoruyum. Eski adıyla Bulaşıcı Hastalıklar Uzmanıyım. Cerrahpaşa Tıp Fakültesinden diplomalı ve aynı zamanda ihtisaslıyım. Meslekte örnek aldığım hocam rahmetli Prof. Dr. Ekrem Kadri Unat’tır.

Rahmeti bol, mekanı cennet olsun. Ecnebi ülkelerinde eğitim görmüş, fakat milletinden memleketinden kopmamış, hizmetten geri durmamış gerçek bir bilim ve fikir insanıydı. Emeklilik günlerinde bile Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin mikrobiyoloji laboratuvarında bilimsel çalışmalarına devam ederdi. Bir taraftan da Tıp Tarihi kürsüsünde seminerler verirdi. Vefatından bir gün öncesine kadar, o sırada görev yapmakta olduğum laboratuvarın tam karşısındaki odada spiroketler ve immun floresans üzerine çalışmalar yapmaktaydı. Ertesi gün vefat haberini almıştık. Allah (CC) gani gani rahmet eylesin.

Şimdi gelelim covid konusuna ve şahsıma ait özgün tezime. 

Bundan sonraki izahlarımda mümkün olduğunca tıbbi terim kullanmamaya gayret edeceğim. 

Daha önce tüm kavramları tıp diliyle anlattığım bir tezimin varlığından bahsetmiştim. Gerçek Covid-19 adlı kitabımın 8. Bölümünü bu bilimsel teze ayırmıştım. Bu tez, yaklaşık olarak 100 ayrı bilimsel kaynakla desteklenmiştir. Tıp diliyle yazılmış olan tez metnini merak edenler varsa oradan ulaşabilirler.

Anlı şanlı bilim insanlarımız ve tıp mensuplarımız, aradan geçen bir buçuk seneye rağmen, tezimi henüz merak etmedikleri için bu hususu özellikle belirttim. 

Hastalarımızı tezimde geçen bakış açısıyla tedavi etselerdi, belki de bu hastalıktan hiç kimse ölmeyebilirdi. Tanı yanlış olunca tedavi de yanlış olmuştur. Tedavide hedef organ yanlış olduğu için başarısızlık kaçınılmaz olmuştur. Zaman tüm bu gerçekleri ortaya çıkaracaktır. Herkes payına düşeni almaya hazır olsun.

Bundan sonraki yazılarımda doğru tedavinin nasıl yapılması gerektiği konusunda dilim döndüğünce ayrıntı vermeye çalışacağım. Lütfen takip ediniz

Covid-19 hastalığına yanlış tanı konulduğu için faturası büyük olmuş, tedaviler dünya çapında fiyaskoyla sonuçlanmıştır. Bu sebeple milyonlarca insanın boşu boşuna ölümüne sebep olunmuştur. 

Önce hastalığın kendisini çözümlemeleri gerekirken, alelacele aşısını geliştirmeye çalışmışlardır. Genetik yapısı sürekli değişen bir virüs türüne karşı aşı üretmek zordur. Böylesine en temel bir bilimsel gerçeği bile dikkate almamışlardır.

Önce hastalığı doğru tarif etmekle konuya başlayalım isterseniz.

Covid-19 hastalığı üç ayrı klinik tablodan meydana gelmiştir: 

1-Rinosinüzit,

2-Bronşit,

3-Gastroenterit.

Bunlardan ilk ikisi hafif, sonuncusu ise ağır bir klinik durumdur. Üçüncü klinik tablo zamanında ve doğru tedavi edilmezse ağır ve ölümcül sonuçları vardır. Ölüm, akciğerlerin hücreler arası bölümünde lenf sıvısı birikmesine bağlı solunum yetmezliği ile meydana gelir. 

Bu durum tıp dilinde “pnömoni” (diğer adıyla zatürre) olarak adlandırılır. Kısacası pnömoni, bu hastalığın kendisi değildir. Bu duruma tıp dilinde “komplikasyon” denilir. Komplikasyon, “Bir hastalığın devamı sırasında oluşan başka patolojik (tıbbi arıza) olaylar veya hastalıklar” manasındadır. Covid-19 hastalığının son döneminde gelişen ve nefes darlığına sebep olan bu komplikasyonu hastalığın kendisi zannettiler. 

 Akciğerlerin hücre aralığında biriken ve nefes darlığına sebep olan sıvının toplamı en fazla bir su bardağı kadardır. Daha fazla değildir.

Başarılı bir tedavi için, bu sıvıyı oluşmadan önceki dönemde engellemek zorundasınız.

Doğru tedaviyi uygulamakta gecikirseniz söz konusu yerde aşırı miktarda sıvı birikir ve nefes darlığına sebep olur.

Doğru tedavi doğru hedefe yönelik olan tedavidir. 

Dişi ağrıyan hastanın ayak tabanına tedavi uygularsanız sonuç alamazsınız. Ağrıyı kesemezsiniz. Problemin kaynağı mide bağırsak sistemi iken, akciğerlere yönelik tedavi yaparsanız işte sonuç böyle olur. Aciz ve acuzeler gibi sadece ölenleri sayar durursunuz.

Konuya kaldığımız yerden devam etmek üzere sağlıcakla kalınız.

Yorumlar 2
Mustafa 14 Şubat 2022 00:33

Çok Ağır bir tabloda Covid ile mücadele ederken, buzdolabının kapağında birkaç ay önce meraktan alıp bir miktarını tükettiğim Turşu suyunu içmem bağırsaklarımın çalışması ile oluşan rahatlık ve hastalığımdaki düzelme tablosunu unutamam.Hocamın dediği Covid aslında bir bağırsak tutulumudur söylemi çok doğru bir tespit.Covid hastalığı olanlar mutlaka Turşu suyu bulup tüketsin. Hatta su yerine içsinler o derece faydasını görecekler.

ilknur 11 Şubat 2022 02:53

cok ilgi cekici ve hem kendi hemde cevremdeki insanlarda gördügüm mide barsak sorunlari tam uyusuyor. Ilgiyle takip edecegim

Yazarın Diğer Yazıları