Nesibe Aldemir

Bir virüs bin muhasebe

Nesibe Aldemir

 Dünyaya korku salan koronavirüs nedeniyle insanlar panikledi. Marketlerdeki rafları boşaltanlar mı dersiniz, bu salgın hastalığı hafifi alarak gülüp eğlenenler mi dersiniz…

 Durumun ciddiyeti sarih bir şekilde kendini gösteriyor. Bilişimin ve teknolojinin verdiği imkânlar sayesinde dünyadaki gelişmelerden anbean haberdar oluyoruz. Bunun olumlu yanlarıyla birlikte olumsuz yanları da var. Bilgi kirliliği, yalan yanlış haberler, resmiymiş gibi oluşturulan sahte belgeler ve dahası… 

 Yol açtığı ölümlerle binlerce kişinin can kaybına sebep olan bu salgın hastalığı eğlence haline dönüştürmek durumu önemsizleştirdiği gibi kişinin olaylara ve olgulara yaklaşım kalitesini de ortaya koyuyor. Karalar bağlayıp yas tutmak değil anlatmak istediğim. Hastalık yayılsa da kayıplar versek de hayat devam ediyor. Bunu unutmayalım. Fakat önlemler almayı asla ve asla ihmal etmeyelim. Gülüp eğlenecek başka malzemeler bulalım. 

Devletimiz durumu en iyi şekilde yönetiyor. Sağlık Bakanlığımız bir dizi önlemler alıyor. Bize düşen bunlara en iyi şekilde uymak. OHAL söylentilerini yaymak yerine kendimiz OHAL ilan edelim. Mecbur kalmadıkça evimizden çıkmayalım. O akraba darılır, bu arkadaş güceniri bir kenara bırakalım. Sarılmak, tokalaşmak ve dahası hastalığın yayılmasını hızlandıran durumlardan kaçınalım. Bu konularda uzman kişilerin tavsiyelerini kayda alalım. Aksi takdirde daha zor günlerin gelmesine yol açarız. Açtığımız bu yolda yürürken yapılan yakınmalar kimseye bir fayda sağlamayacaktır. 

 Şimdi yapmamız gereken felaket tellallığı değil. Üzerimize düşeni yapmak, faydalı bilgileri paylaşmak. Onun dışındaki tiz seslerimizi kısalım. Koronavirüs gibi yayılan sosyal medyadaki paylaşımlarımızı durduralım. Camide cemaatle namaz kılmakta ısrar etmek yerine evlerde aile bireyleri ile cemaat olmanın hazzına varalım. Sağlığımızı korumak için alınan önlemlere sağduyu ile yaklaşalım. Kaos ortamı yaratmanın anlamı yok. 

 Bu süreçte çocuklarımız okula ara verdi. Eğitimin her daim devam ettiğini unutmayalım. Onların psikolojisini, ruhunu her türlü olumsuzluktan uzak tutalım. Hastalıkla mücadele ederken yaşama sevincimizi kaybetmemek için elimizden geleni yapalım. Evde geçirilen vakitleri en güzel şekilde değerlendirelim. Zamanı dolu dolu yaşamak için gayret edelim. 

Virüsle ilgili birçok söylenti ortada dolaşadursun. Biz evlerimizde kalmaya özen gösterilim. Gerek devlet olarak gerekse sosyal çevre olarak mağdur olanlara el uzatalım. İş yerlerini kapatmak zorunda kalan esnafa, saatlik ve yarım zamanlı çalışanlara, maaş kesintisi yaşayanlara kısacası koronavirüs nedeniyle mağdur olan tüm çalışanlara acil ihtiyaçlarını ve sorunlarını gidermek adına yardımcı olalım. Zor günler elbette ki zor geçecek. Fakat maddi ve manevi birbirimize destek olarak her şeyin üstesinden gelebileceğimizi unutmayalım. 

 Ne demişti atalarımız; “Bir musibet bin nasihatten iyidir.” Bu durumu da böyle değerlendirmekte fayda var. “Bir virüs bin muhasebe.” Kim bilir temizlikte daha özenli sergilediğimiz davranışlar kalan ömrümüzde alışkanlık olarak devam edecek. Hayat muhasebesi yapmak için bol vaktimiz olacak. Dünyanın gelip geçiciliğini daha şeffaf bir şekilde görebilme imkânını bulacağız. Bütün bu ihtiraslarımız, çekişmelerimiz, hırslarımız, dünya telaşımız… Sahi nereye koşuyoruz soluksuz? Binlerce masum çocuğun ahına kulak tıkamıştı dünya. Bu virüsle tıkanan kulaklar açılır mı bilinmez değerli dostlarım. Yapacağımız şey telaş etmeyerek önce tedbir almak sonra tevekkül etmektir. Rabbim ömründe ölümünde hayırlısını versin.(Amin)
 

Yorumlar 1
lisanı hal 24 Mart 2020 09:52

muhasebesini haramzadeler yapsın; harama helal diyenler yapsın. ana baba evladlarına haram yedirirse o nesilden hayır gelmez.

Yazarın Diğer Yazıları