Lütfü Caner

Zamlarla milleti canından bezdirip Erdoğan'ı devirme projesi

Lütfü Caner

Yazımızın başlığı ile ilgili kullandığımız bu ifade ile neyi kast ettiğimizi değerli okurlarım çok iyi hatırlayacaklardır. 2019 yerel seçimlerinde CHP, HDP, İP ve bazı STK’lar çok sinsi bir tezgâh kurmuşlardı. Marketlerde, semt pazarlarında gıda meyve ve sebze fiyatlarını yükselterek milleti zamlarla bezdirip tüm (BELEDİYELERİ) Ak Partinin elinde almayı hedeflemişlerdi…
Evet, 2019’da kurdukları bu tezgâh tam olarak tutmadı, fakat kısmi olarak bazı amaçlarına ulaştılar. Mesela İstanbul, Ankara, Adana, Antalya gibi bazı büyükşehir belediyelerini az bir farkla da olsa almayı HDP’nin oylarıyla başardılar ve şimdi belediyelerde bunun diyetini ödüyorlar… Fakat bu 2023 seçimlerinde, mesele Türkiye için birkaç belediyenin el değiştirme meselesi değildir.

Bu defa Türkiye 2023 seçimlerinden sonra bir yüz yıl hesaplaşması sonucu; masaya güçlü ve tam bağımsız bir ülke olarak mı oturacak?  Yoksa geçtiğimiz son yüz yılda olduğu gibi, yine her 10 yılda bir darbelerle ABD, Batı ve İsrail'in güdümün de adeta bir müstemleke ülkesi gibi pasif, zayıf, Amerika ve Batının her dediğini yapan zayıf bir iktidarla mı Türkiye masaya oturacak meselesidir…

2002’ye kadar 80 yıl boyunca, Türkiye’yi çeşitli şekillerde istediği gibi kullanan ve sömüren Amerika; 2002’den sonra Erdoğan iktidarı ile yavaş yavaş Türkiye'deki sömürü mevzilerini bir bir kaybetti. Evet, işte 15 Temmuz Amerika destekli Fetö'cü darbe girişimi bunun bir intikamıydı. Fakat çok şükür yüce milletimiz buna fırsat vermedi. Eğer o, gece başara bilselerdi; Türkiye’yi işgal edip üç parçaya böleceklerdi ve bir oldubittiye getirerek, birleşmiş milletlere çok kolay bir şekilde kabul ettireceklerdi. Koca Osmanlıyı da, içimizdeki (İttihattı Terakki Cemiyeti) zihniyeti vasıtasıyla bu şekilde içten yıkıp yok etmediler mi?

Evet, Amerika 2002’de tek başına iktidara gelen (ERDOĞAN’A,)  geçmişte ki eski liderlere yaptığı gibi her istediğini yaptıramıyor ve kabul ettiremiyordu. Onun için Amerika kararını vermişti ve 15 Temmuz’da Erdoğan’ı devirecek ve Türkiye’de istediği gibi kullanacağı kukla bir iktidarı 15 Temmuz gecesi kuracaktı. Fakat Yüce milletimiz Amerika’ya bu fırsat vermedi çok şükür. Çünkü Amerika; Türkiye’nin 80 yıl boyunca dışa bağımlı ancak % 20 civarlarında olan savunma sanayini yerli ve milli olarak son 19 yılda % 85’lere çıkaran bir R. Tayyip Erdoğan’ı asla istemiyordu.

Ve yine Amerika: 80 yıl boyunca ancak 36 milyar dolar olan, Türkiye’nin ihracatını 19 yılda 225 milyar dolara çıkaran bir R. Tayyip Erdoğan’ı asla istemiyordu. Ve yine Amerika, kısa sürede sağlıkta, ulaşımda, sosyal yaşamda, Türkiye’nin yer altı ve yer üstü kaynaklarını hızlı bir şekilde hizmete açma çalışması başlatan bir Erdoğan asla istemiyordu.

Evet, Amerika Güneydoğu’da teröre vurduğu büyük darbe ile İsrail karşısında güçlenen bir Türkiye’yi asla ve asla istemiyor ve Erdoğan’ı  mutlaka devirmek istiyordu.
Amerika Erdoğan’a ve Türkiye’ye demek istiyordu ki; ben süper gücüm. Geçmişte senin ülkenin siyasi liderleri ve iktidarları bana nasıl boyun eğdiler ve her istediğimi yaptılar ise sende bulunduğun bölgede benim çıkar ve menfaatlerime aykırı hareket edersen ben seni bir şekilde yok ederim mesajı veriyordu Türkiye’ye ve Erdoğan’a…

İşte bundan dolayıdır ki; Türkiye’de son bir yıldır yaptıkları (FAHİŞ FİYATLARLA) vatandaşı adeta canından bezdirip (İKTİDARA) karşı kışkırtan (semt pazarları ve haller,) çoğunlukla PKK’nın kontrolündedirler. Gıda sektörü; Fetöcülerin kontrolündedir.

Yani anlayacağınız; ABD, CHP, İP, HDP ve diğer küçük bazı muhalefet partileri ve bazı eski egemen sermeye baronları ve bazı STK’lar her ne pahasına olursa olsun, Erdoğan’ı düşürmek için, mümkün mertebe 2023 seçimlerine kadar bu yüksek zamları devam ettirmek istiyorlar. Allah korusun; Türkiye’nin başına Amerikancı kukla bir iktidarın gelmesi halinde; Ak Deniz ve Kara Denizde yapılan petrol ve doğal gaz aramalarına Amerika ve Batının bir şekilde el koyacağı kesindir.


Güneydoğu sınırımızda Amerika ve İsrail'in kurmak istediği ERMENİ PKK devletinin hemen kurulacağı kesindir…  Evet, nasıl ki Mustafa Kemal Paşanın bin bir zorluklarla kurduğu uçak fabrikasını İsmet İnönü 1940’tan bir şekilde kapattı ise şu anda % 85’lere çıkan Türk milli savunma sanayimiz ve daha birçok kazanımlarımızın kukla bazı iktidarlar tarafından yok edileceğini milletimizin mutlaka ama mutlaka bilmesi gerekir. Onun için 2023 genel seçimlerinde milletimizin çok ama çok milli duyarlılıkla davranması gerekiyor…

Saygı ve Selamlarımla…

Yazarın Diğer Yazıları