Kerem Yıldırım

Darbe'nin imâsı bile ihanettir

Kerem Yıldırım

Bugünlerde hem dışarıdan hem de içerden şer odakları tarafından darbe dönemlerine özlem iması sadedinde açıklamalar yapılıyor.

Ülkemizin ayağa kalkması köhnemiş vesayetçileri rahatsız ediyor. 

Şarjını emperyalizme ve siyonizme bağlamış olan haşereler hareketlenmeye, uşaklık ettikleri efendilerine yaltaklanmaya başladılar.

Yegane dertleri bu güzelim ülkeye diz çöktürmek. 

Oysa bu güruhun unutmaması gereken bir şey var; Bu Milletin damarına basmaya kalkarsanız sizi emperyalist ve siyonist ağababalarınız bile kurtaramaz. 

Ey yerli işbirlikçiler önce sizi güvendiğiniz dış mihraklar satar.

Meşhur bir atasözümüz şöyle der:" Eceli gelen it camii duvarına bevledermiş."

Değişik zamanlarda darbe girişimleri yaşandı.

Bu rezilliğe meyledenler toplum tarafından lanetle ve nefretle anılıyorlar. 

En son 15 Temmuz 2016'da darbe girişimi ve işgal hareketiyle birlikte ülkemizde bir travma yaşandı.  Ancak milletimiz bu soysuz hareketi yapan rezillere kırmızı kart göstererek saha dışına attı. 

Olayın sıcaklığıyla meydanlara inen, Milletimizin göstermiş olduğu asil duruşu onayladığını ifade eden birçok kişinin ve grubun yavaş yavaş saf değiştirdiğini görüyoruz ve bu durumu ibretle izliyoruz.  

Bu kişilerin darbesavarlıktan darbe severliğe doğru evrildiğine şahitlik ediyoruz.  

Hiç bir darbe girişiminin mazur görülecek bir tarafı olmadığı gibi,  darbeye teşebbüs eden, destekleyen ve sessiz kalarak onaylayan herkes aynı suç işlemiş demektir.  

Ülkemiz insanının bu çirkin ve kalleş saldırıya göstermiş olduğu asaletli duruş karşısında hala eğilen bükülen ve dökülenler olduğunu görmek vicdanları kanatıyor. 

Peki, yüzlerce şehidimizin ve gazimizin canıyla, kanıyla ödediği bedeli nereye koyacağız. 

Bu ülke ne çekmişse yönü ve kıblesi belli olmayan, küçük menfaatini ülkenin menfaatine tercih eden ruhsuzlardan çekmiştir. 

Basit bahanelerle ve grup taassubu ile süreci sulandırmaya çalışanların ne kadar büyük bir vebal altına girdiklerini idrak etmeleri gerekiyor. 

Darbesavarlık milli ve yerli olmaktır. Darbeseverlik aklını ve ruhunu ruhsuzlara kiralamaktır. 

Darbesavarlık şehadete ve izzete talip olmaktır. 

Darbeseverlik zillete düçar olmaktır. 

Ülkemizin ve milletimizin çıkmış olduğu bu kutlu yolda bütün engellerin berhava olacağını 15 Temmuz Milli İrade Şahlanışı net olarak göstermiştir. 

Hiçbir kişinin ve grubun menfaati bu toplumun birlik-beraberliğinden daha önemli ve değerli değildir. 

Kimse şunu unutmasın ki, darbenin iması bile vatana ihanetle eşdeğerdir. 

Duygumuzu aklımızın, aklımızı İmanımızın emrine vererek geleceğe güvenle yürümek zorundayız. Hep birlikte daha güçlü olacağımızı asla aklımızdan çıkarmamalıyız. 

Selam olsun darbesavarların safında yer alanlara.  

Yuh olsun bu ülkeye kumpas kurmaya çalışan ruhu ve kanı bozuklara.

.................................................

Bu ülkenin birliğine kasteden
Kanı bozuk soysuzdan muzdaribim
Doğruyu bırakıp yanlışa giden
Din düşmanı uyuzdan muzdaribim.

Toplumu kirleten köpek soyundan
İçi nefret dolu namert huyundan
Gezi zekalıdan, kokmuş beyinden
Yaltaklanan kuduzdan muzdaribim.
 

Yazarın Diğer Yazıları